Çok minnettarım tradutor Francês
735 parallel translation
Ve çok minnettarım.
Et je vous en suis reconnaissant.
Israr etmemem gerektiğini biliyorum, ama size çok minnettarım.
C'est peut-être prétentieux... mais je vous suis reconnaissant.
Gerçekten çok minnettarım.
Je vous suis très reconnaissante.
Paltomu geri getirdiğin için sana çok minnettarım.
Je te remercie de m'avoir rendu mon manteau.
- Size çok minnettarım Mösyö La Rue. - Ne?
Je vous suis très reconnaissant.
Cidden, çok minnettarım
Je vous suis reconnaissant.
Öyle iyisiniz ki, çok minnettarım...
Vous avez été très gentille.
İkinize de yaptıklarınız için çok minnettarım.
Je vous remercie tous les deux.
Çok minnettarım baba.
Tu es jeune. Continue à faire des efforts.
Çok minnettarım Bay Burns.
- Pas de rime. Merci du fond du cœur, M. Burns.
Çok minnettarım.
Toujours.
- Çok minnettarım efendim.
Je vous suis reconnaissant.
Evet, yolculuk biraz sarsıntılıydı ama o uçağı İsveç'e gönderdiğiniz için çok minnettarım. Aksi halde...
Oui, un peu secoué, mais merci d'avoir envoyé l'avion en Suède.
Bir eşin ve iki çocuğunun ağladığını duydum ve ağzımdan bazı kelimeler döküldü. Çok minnettarım buna.
J'ai imaginé une veuve et 2 orphelins, alors...
Çok minnettarım, mösyö.
Merci, monsieur.
Size çok minnettarım.
Je vous suis très reconnaissant.
Çok minnettarım.
En toute gratitude.
Sadakatiniz için çok minnettarım.
Je vous remercie de votre fidélité.
Gayretine çok minnettarım.
Merci de ton dévouement!
İyiliğinize çok minnettarım ama sizi zahmete sokmak istemem.
Votre offre me touche beaucoup, mais je crains de vous déranger.
Çok minnettarım.
Merci infiniment.
Size çok minnettarım...
Je vous suis très obligé de...
Gerçekten çok minnettarım.
Vraiment. Je vous remercie pour elle et pour moi.
Size çok minnettarım.
Tant mieux! Tant mieux! Au revoir!
Çok minnettarım.
Je vous remercie.
Çok minnettarım.
Je suis votre obligé.
İlgilendiğiniz için size çok minnettarım.
Votre geste m'a beaucoup touchée.
Çok minnettarım ve bu onura layık olmaya çalışacağım.
Je vous suis reconnaissant et m'en souviendrai toujours.
Çok minnettarım.
Je vous suis très reconnaissant.
Çok minnettarım.
Merci beaucoup.
Sana çok minnettarım Giju Usta.
J'apprécie vraiment, Maître Giju.
- Sana karşı çok minnettar olacağım.
Je vous suis reconnaissant.
Bir zamanlar tertemiz kalbi olan, çok duygusal küçük bir kız varmış... ve çok minnettar olan bir adama yardım etmiş.
Il était une fois une fillette sentimentale, qui avait très bon cœur. Elle a aidé un homme qui en a été très reconnaissant.
Size çok minnettarım.
- Vous avez ma gratitude.
Bayan Gracie, bir bardak su getirirseniz çok minnettar kalırım.
Mlle Gracie, je peux avoir un verre d'eau?
Profesör, bu davayı çok güzel çözdünüz ve size minnettarım ama ülkenin size Yüksek Mahkemede ihtiyacı var.
Vous avez résolu cette affaire et je vous remercie. Mais on a besoin de vous à la Cour Suprême.
Çok büyük bir risk almışsın, sana minnettarım.
Merci d'avoir pris des risques pour moi.
Çok işe yaradı, Madam. Size minnettarım.
C'était d'un grand intérêt, madame.
Size çok minnettar kalırım.
Je vous en saurai gré.
Çok ani oldu. Çok duygulandım. Minnettarım, ancak tekrar evlenme olasılığını dahi aklımdan geçiremem.
Je suis surprise très touchée... mais je ne saurais envisager même la possibilité de me remarier.
Çok iyi davrandınız buna, buna minnettarım.
Vous avez été gentil avec Henrietta et je vous en remercie.
Pek çok şeyin yanında bunun için de sana minnettarım.
Je vous en remercie, comme pour tout le reste.
Size çok minnettarım.
Merci infiniment.
Çok düşüncelisin Eve. Minnettarım.
C'est une attention touchante, Eve.
- Çok ince düşüncelisin, minnettarım.
Vous êtes très délicat, merci.
Tabii ona da minnettarım ama daha çok...
Bien sûr je l'apprécie aussi, mais c'est plus- -
Çok minnettarım.
Je vous suis très reconnaissante.
Ben... çok teşekkür ederim, anne, pirzolalarımı sevdiğiniz için. Size minnettarım.
Merci, maman, d'avoir aimé ma viande.
Pekala, akşam yemeği için, Bay Breckenridge çok minnettar kalacağım.
Je serais très reconnaissant envers M. Breckenridge pour mon souper.
Tanrım, siz ikiniz Larry'ye pek çok kere hayatınızı kurtardığı için minnettar olmalısınız.
Vous devriez être tous les deux très reconnaissant envers Larry pour vous avoir sauvé la vie tant de fois.
Sana çok minnettarım.
Je vous suis reconnaissant.
minnettarım 143
çok memnun oldum 229
çok mutlu oldum 39
çok mutluyum 368
çok mutlu 51
çok merak ettim 29
çok mu komik 18
çok merak ediyorum 37
çok makbule geçti 20
çok memnun olurum 68
çok memnun oldum 229
çok mutlu oldum 39
çok mutluyum 368
çok mutlu 51
çok merak ettim 29
çok mu komik 18
çok merak ediyorum 37
çok makbule geçti 20
çok memnun olurum 68