Ama bu gece tradutor Português
2,328 parallel translation
- Ama bu gece gideriz.
Mas vamos esta noite.
İyi bir plan ama bu gece sadece uydu görüntülerini izleyeceksin.
Parece uma boa, mas hoje, terá que ser imagens de satélite.
Ama bu gece kör kütük sarhoş olacağım.
Mas esta noite vou embebedar-me.
Yanlış anlama, ama bu gece randevun yok muydu?
Não que esteja a reclamar, mas pensei que tivesses um encontro este noite.
Ama bu gece vazgeçemeyeceğim tek şey sensin.
Hoje à noite, não quero vomitar... em ti.
Teşekkürler, ama bu gece için başka planlarım var.
Obrigada, mas tenho planos para esta noite.
Luau'da fazla kaldığım için üzgünüm, ama bu gece kendi kendimize olalım istedim.
Desculpe te ter tirado do luau, mas queria-te só para mim esta noite.
Pekâlâ, bu şu an muhtemelen yapmak isteyeceğin son şey ama bu gece olanlar hakkında konuşmalıyız.
Sei que isto deve ser a última coisa que queres fazer agora, mas temos de falar sobre o que aconteceu esta noite.
Ayın başka bir gecesi durum tam tersi olurdu, ama bu gece.. ... benimle kavgaya girişeceğin gece değil.
Noutra noite qualquer do mês, a situação seria inversa, mas hoje não é a noite para te meteres comigo.
Olabilir ama bu gece değil.
Talvez sim, mas não vai ser esta noite.
- Görmeyi çok isterim. Ama bu gece kutlama var.
Mas hoje comemoramos.
Yarın, birkaç günlüğüne gidiyorum. Ama bu gece, yatak odanı ziyaret edeceğim.
Amanhã parto por uns dias, mas esta noite irei visitar-vos.
Ama bu gece sesimizi duyuracağız.
Mas esta noite, as nossas vozes serão ouvidas.
Ama bu gece takılmaya gelmek için meşgul olmamana memnun oldum.
Mas... fico contente por não estares assim tão ocupada para vir sair esta noite.
Ama bu gece olmayacak.
Bem, esta noite não.
Ama bu gece....... huzur hissettim.
Mas, hoje à noite, senti esta... Esta... paz.
Bu gece onu görmeyi umuyorum ama çok kuralcı bir kız, saat 10 olmadan uyumak istiyor.
Queria vê-la hoje à noite, mas ela vai dormir antes das 22 horas.
Üzgünüm bayan ama Bay Crump bu gece Skelton mülkünde kalacak.
Lamento, mas Mr. Crump passará a noite na propriedade Skelton.
-... ama sen nereye gidiyorsun bu gece dostum?
- mas aonde está indo?
Yarın gece bu bina pekâlâ saldırıya uğrayabilir. Ama pes etmeyeceğiz.
O edifício poderá ser atacado amanhã, mas não nos renderemos.
Yani ne yaptığını bilmiyordum. Bu gece ne yapıyoruz onu da bilmiyorum ama seni tanıyorum.
Não sei o que raio estamos a fazer esta noite, mas eu eu conheço-te.
Bu gece bunu telafi edeceğim ama.
Vou compensar-te esta noite.
Hiç bir detay verme, ama onlara, bir askeri temsilcinin, bu gece bizimle buluşması gerektiğini söyle.
Não dê qualquer detalhe, mas diga-lhes que preciso um representante militar para se encontrar connosco esta noite.
Bu sizin istediğiniz sonuç değil, ama Reggie'nin dün gece tetiği niye çektiğini, kesin olarak biliyoruz.
Então, este não é o resultado que você queria, mas agora sabemos porque Reggie disparou ontem à noite.
Son 5 yıldır ev sahipliğini Gil Thorpe yapıyordu ama şans bu ya aldırması gereken bir polip varmış. Bu yüzden benden herkese "Phil-m" gibi bir gece yaşatmamı istediler.
Nos últimos 5 anos o Gil Thorpe foi o apresentador, mas por azar, ele vai remover um pólipo, por isso pediram para me "inPhiltrar".
Harika, buna gerçekten minettarım, Sweets. Ama Hannah, bu gece bütün eşyalarını getirecek.
Agradeço-te muito, Sweets... mas a Hannah vai mudar-se esta noite lá para casa.
Onu bu gece neredeyse kaybediyordum ama tanrıya şükür kendimize ev yapımı bir Şükran Günü yemeği verebiliyoruz.
Quase a perdi esta noite. Mas... Graças a Deus, todos nós vamos ter...
Madem o kadar şey biliyorsun, neden bu gece benim bir randevum var ama senin beni randevuma götürmekten başka yapacak bir şeyin yok?
Se sabes tanto, porque é que eu tenho um encontro e tu não tens nada melhor para fazer do que me levar?
Evet, evini aradım ama karısı dün gece eve gelmediğini söyledi. Bu hiç yapacağı bir şey değil.
Sim, tentei ligar-lhe, para casa também e a esposa dele disse que não voltou na noite passada e que isso... não é normal nele.
Biliyor musun, Dan'ı ve Nate'i öptüğümü ya da Blair'i kızdırdığımı hatırlamıyor olabilirim ama biliyor musun, bu benim bir gecede iki erkekle beraber olduğum ya da en iyi arkadaşıma ihanet ettiğim ilk gece olmazdı.
Posso não me lembrar de beijar o Dan ou passar pela Blair... Esta não seria a primeira vez que estive com dois rapazes numa noite, ou que traí a minha melhor amiga.
O gece yaşananları telafi etmek için hiçbir şey yapamam, biliyorum ama bu, yıllar öncesinde kaldı.
Não posso remediar o que fiz, mas isso foi há muitos anos.
Evet, ama bu benim hatam değildi, ona e-mail gönderdim bu gece bana beş dakika ayırması için yalvardım.
Mandei-lhe um e-mail a pedir para falar com ele hoje à noite.
Evet. Her neyse, birbirimizden uzak durmaya karar verdik ama, bu gece ikimizin de Blair'in doğum gününe gitmesi gerek ve dekan da dahil fakülteden çok fazla kişi geliyor.
Pois, mas nós combinámos ficar longe um do outro, mas hoje temos de ir à festa da Blair e vai a faculdade toda, até a reitora.
- Hayır ama bunu bu gece konuşsak olur mu?
- Não, mas podíamos falar sobre isto logo à noite?
Gece kilitli oluyor sanıyorduk ama sanırım bu konuda yanılmışız.
Pensávamos que tudo estivesse trancado, mas parece que estávamos enganados.
Hadi ama hala önünde bu gece var.
Não percas a esperança ainda tens esta noite.
Tamam, bu gece tek başıma olabilirim, ama daha aramayı bırakmadım.
Posso estar sozinha esta noite, mas não acabei de procurar.
Ama dün gece bu işi şehre bıraktı.
Mas deixou a cidade fazê-lo ontem.
Bu çok güzel olmuş. Ama içemem. Bütün gece ayakta dikilirim yoksa.
Está uma delícia, mas não posso beber tudo, se não fico acordada a noite inteira.
Ama kulağa öyle geliyor ki kırıcı binada ve anlaşma bu gece Ernesto'nun adamı parayla birlikte burada olduğunda yapılacak.
Mas parece que o dispositivo está no edifício, que o negócio vai ser concluído esta noite, quando o sócio do Ernesto chegar com o dinheiro.
Tanrım, Frankie, şehirdeki en ücra gece klüplerini bulmada ustasın, biliyorum, ama bu saçmalık!
Jesus, Frankie, sei que gostas de procurar os melhores ângulos nocturnos da cidade, mas isto está aborrecido.
Öyle olmadığını biliyorum ama sanki bu gece randevumuz var gibi geliyor.
Eu sabia que não era, mas parecia um encontro.
Max, hadi gel ve beni dövmeye çalış, dostum, ama sana söz veriyorum ki, her şey bittiğinde, bu gece taşakların benim elimde olacak.
Max, podes ir em frente e tentar pontapear-me, meu, mas prometo-te uma coisa. Quando a poeira baixar, vou ter as tuas bolas hoje à noite.
Bu soruyu sorduğum için üzgünüm, Bay Dupree ama dün gece 10 : 30 da neredeydiniz?
Lamento ter de lhe perguntar isto, Sr. Dupree, mas onde estava ontem à noite, por volta das 22 : 30?
Nasıl bilmiyorum ama, bu gece bana yardım etti.
Não sei como, mas ele ajudou-me hoje.
İster inan, ister inanma ama geçirdiğim en garip gece bu değil.
E acredite ou não, esta não é a noite mais estranha que já tive.
Bu gece ev ödevi yok, ama yarın ki geri tepmelere başlamak için hazır olun.
Hoje não há trabalhos para casa, mas preparem-se para começar uma nova peça amanhã.
Bu gece tüm istediğim şey seni daha iyi tanıyabilmekti. Ama onun yerine, senin eski deli sevgilinle beraber... -... yatmaya mahkum oldum.
Sabes, tudo o que queria esta noite era conhecer-te melhor, mas em vez disso foi-me atribuído um espaço de 2 por 2 com a lunática da tua ex.
Ayrıca döndüğümüzde Gibbs'in deli gibi kahve içeceğinden ya da senin bir deyimi yanlış söyleyeceğinden ya da McGee'nin bu gece yalnız uyuyacağından da emin olamayız ama insanların aynı şeyi yapma huyu vardır.
- Também não podemos ter a certeza que Gibbs estará a tomar café quando voltarmos ou que vais errar uma simples expressão americana ou que o McGee dormirá sozinho hoje a noite, mas as pessoas tendem a seguir padrões.
Çok isterdim, ama toplantı bu gece.
Adoraria, mas a reunião é esta noite.
Evet. Geçen gece de bu kadar sesli ağlamıştı ama iki dakika sonra kendi kendine uyudu.
Sim, e ontem à noite chorou assim tão alto, mas passados dois minutos, adormeceu sozinha.
ama bu imkansız 78
ama bu imkânsız 18
ama bu 445
ama burada 97
ama bu sefer 44
ama bunu yapamam 24
ama bu arada 26
ama bunlar 19
ama bu sabah 17
ama bu kez 23
ama bu imkânsız 18
ama bu 445
ama burada 97
ama bu sefer 44
ama bunu yapamam 24
ama bu arada 26
ama bunlar 19
ama bu sabah 17
ama bu kez 23