Bundan daha fazlası var tradutor Português
199 parallel translation
Ben bundan daha fazlası var sanmıştım, yanılmışım.
Gostavaa de pensar que havia algo mais, mas não havia.
Sanırım, bundan daha fazlası var.
Creio que há mais alguma coisa.
Bana öyle geliyor ki, işin içinde bundan daha fazlası var.
Suspeito que seja mais que um namorico.
Bundan daha fazlası var.
É mais do que isso.
Fakat bundan daha fazlası var.
Mas há mais estalidos do que seria de esperar.
Ama bundan daha fazlası var.
Mas parece ser mais do que isso.
Bundan daha fazlası var.
É muito mais que isso.
Bundan daha fazlası var, Bay Holmes.
- Mas há mais, Sr. Holmes.
Ama bundan daha fazlası var.
Mas é muito mais que isso.
- Canım, bundan daha fazlası var.
É muito mais do que isso.
- Fakat bundan daha fazlası var.
- Mas é mais do que...
Hayır, bundan daha fazlası var.
- Mais do que isso.
Hayır, bundan daha fazlası var. Bir adamın elinden özgürlüğünü, ailesini, mahremiyetini kendine saygısını alırsanız, kendisine sadece ısınma zamanı kalır.
É mais que isso, nega a um homem sua liberdade, sua família, sua privacidade, sua dignidade, e o único que fica é tempo para resentirse.
Hayır, bundan daha fazlası var.
É mais do que isso.
Bundan daha fazlası var.
Existem mais factos, além disso...
Bundan daha fazlası var.
Sim, mas é mais do que isso...
Bundan daha fazlası var.
Há mais desta substância.
Bundan daha fazlası var.
e mais do que isso.
- Bundan daha fazlası var.
- É mais do que isso.
Evet, ama bundan daha fazlası var.
É muito mais que isso.
Ama bence işin içinde bundan daha fazlası var.
E acho que não foi bem assim.
Aslında, bundan daha fazlası var.
Na verdade, é mais do que isso.
Bence bundan daha fazlası var Zack.
Acho que é mais que isso.
Bundan daha fazlası var ve ne olduğunu bilmek istiyorum.
Tem mais que se lhe diga e eu quero saber o quê.
Bundan daha fazlası var.
É mais que isso, a Julie ama-me.
İnsanın bundan daha fazlasına gereksinimi var.
Um homem tem de ter algo mais.
Bundan daha fazlasını yapmaya da hakkım var.
- Tenho o direito de fazer mais do que isso.
Bundan daha fazlasını yapmaya güçünüz var!
- Tem o poder de fazer mais do que isso!
- Bundan daha fazlası da var.
- Mas há mais.
Bundan başka bir şey yok değil mi senin için? Zaten yeterince oğlun var. Daha fazlasını ne yapacaksın ki?
Aí está a única coisa que eu julgava que tinhas que chegasse.
Bundan daha fazlasına ihtiyacım var.
Preciso de mais alguma coisa.
Evet bir sürü özellik var ama bir jet uçağında bundan en az 10 kat daha fazlası var dedi.
Tinha que ter visto os mostradores do avião! Num jato deve haver dez vezes mais.
Ama hayat bundan çok daha fazlasını sunuyor, keşfetmek ve öğrenmek için o kadar çok şey var ki.
Há muito mais na vida, além disso, muito mais para descobrir e experimentar.
- Bundan daha fazlasına ihtiyacın var, benim küçüğüm. - Siparişinizi alabilir miyim?
Precisas mais do que isso, hombre...
Bundan daha fazlası var.
E os pequenos problemas de nossa família
Balkıda mesafe gerekli. Belki bundan daha fazlası, bu geniş hayat için bana ihtiyaçları var.
Estava a pensar em fazer ovos Benedict com espargo, morangos e creme...
Biliyorum ve eminim o taşlı noktada bundan çok daha fazlası var.
O meu nariz diz-me que há mais coisas destas na ponta rochosa.
Bundan daha fazlasına ihtiyacımız var.
Precisamos mais do que isso.
Bundan çok daha fazlası var.
Há muito mais.
Bundan daha fazlasına ihtiyacım var.
Preciso de mais do que isso.
- Bundan daha fazlasına ihtiyacın var, benim küçüğüm.
- Precisas mais que isso, meu pequeno hombre.
Üstelik bundan çok daha fazlası var.
Mas há muito mais.
Bundan çok daha fazlası var.
Há muito mais para além disto.
- Blob'u durdurmak için bundan daha fazlasına ihtiyacın var!
Precisas mais do que isso para parar o Blob!
Arama izni çıkarabilmek için bundan daha fazlasına ihtiyacınız var.
Melhor que tenha mais que o dobro de Hollywood Hills. O juiz me disse de tudo por essa.
Ama Amerika'nın kendisini yöneten kişiden bundan daha fazlasına ihtiyacı var.
Mas a América precisa de algo mais do seu chefe supremo.
Kızların kasedi, yeterli değil. Bundan daha fazlasına ihtiyacımız var.
A cassete das raparigas é circunstancial.
Bundan biraz daha fazlasına ihtiyacımız var ama
Acho que precisaremos de um pouco mais do que isso, não?
Ama bundan çok daha fazlasıyız. Tezgahlarımızın ardında öykülerimiz var çarpıcı şeyler değil belki, ama anlatmaya değer.
Porém nós sabemos que somos muito mais do que uma loja, que atrás de nossos balcões temos algumas histórias, que ainda que não sejam grande coisa, merecem ser contadas.
'Ama bundan daha fazlası da var.'
Quem demonstrar este teorema será recordado para sempre.
Bundan daha fazlasına ihtiyacım var.
O Keith que beijaste na outra noite.
bundan daha iyisini yapabilirsin 29
bundan daha fazlası 17
fazlası var 17
bunda 22
bundan 49
bundan sana ne 67
bundan böyle 140
bundan sonra 238
bundan başka 26
bundan bana ne 21
bundan daha fazlası 17
fazlası var 17
bunda 22
bundan 49
bundan sana ne 67
bundan böyle 140
bundan sonra 238
bundan başka 26
bundan bana ne 21
bunda ne var 29
bundan emin misin 175
bundan eminim 469
bundan dolayı 56
bundan emin olabilirsin 58
bundan bahsetmek istemiyorum 21
bunda yanlış bir şey yok 34
bundan nefret ediyorum 188
bundan kesinlikle eminim 16
bundan haberim yoktu 20
bundan emin misin 175
bundan eminim 469
bundan dolayı 56
bundan emin olabilirsin 58
bundan bahsetmek istemiyorum 21
bunda yanlış bir şey yok 34
bundan nefret ediyorum 188
bundan kesinlikle eminim 16
bundan haberim yoktu 20