Bundan şüpheliyim tradutor Português
464 parallel translation
- Bundan şüpheliyim.
- Duvido.
Bundan şüpheliyim, ama buraya zekâmı geliştirmek için gelmediniz, değil mi?
Duvido, mas não veio aqui para melhorar a minha mente, pois não?
- Ama bundan şüpheliyim.
- Mas duvido muito que...
Bundan şüpheliyim. Son rapor oldukça berbattı unuttun mu?
Não, o último relatório foi pavoroso.
- Ne yaptığınızı biliyorsun! - Ama ben bundan şüpheliyim.
- Você sabe o que fez.
Bundan şüpheliyim.
Francamente, não.
- Bundan şüpheliyim.
- Suspeitava que irias.
Bundan şüpheliyim.
Duvido-o.
Bundan şüpheliyim Bayan Sullivan.
Duvido.
Bundan şüpheliyim.
- Bêbado?
Ben bundan şüpheliyim.
Pessoalmente, não creio.
Bundan şüpheliyim.
Duvido disto.
- Ben bundan şüpheliyim.
- um velho amigo. - Duvido muito.
Bundan şüpheliyim, efendim.
Duvido, Sr.
- Bundan şüpheliyim.
- Duvido disso.
Şey, bundan şüpheliyim, Frank.
Duvido, Frank.
Bundan şüpheliyim...
Duvido que seja verdade...
Bundan şüpheliyim.
Não me parece.
Bundan şüpheliyim. Dinle, annem arabasını almama izin verdi.
A minha mãe deixa-me usar o carro.
- Bundan şüpheliyim.
- Porque será?
Babamın gönderdiğini söylüyor ama bundan şüpheliyim.
Ele diz que o pai o enviou... mas eu estou desconfiado.
Bundan şüpheliyim.
- Duvido.
Bundan şüpheliyim.
- Dúvido.
- Bundan şüpheliyim. - Evet öyle.
- Duvido disso.
Bundan şüpheliyim hayatım.
Eu duvido, querida.
Bundan şüpheliyim doktor.
Duvido, doutor.
Bundan şüpheliyim.
Duvido disso.
Bundan şüpheliyim.
- A sério? Duvido.
- Bundan Şüpheliyim.
- Isso eu duvido.
Oh, bundan şüpheliyim.
Duvido disso.
- Bundan şüpheliyim, efendim.
- Duvido disso, senhor.
- Bundan şüpheliyim. Ama bu toprağı geri istiyor.
Duvido que fosse tão insensato, mas quer mesmo recuperar aquele território.
Bundan şüpheliyim.
Duvido disso seriamente.
Kalbinden bıçaklanmaktan kaçınabilirsen, bu kez, ki ben bundan şüpheliyim, seni şimdiki zaman olarak düşündüğün şeye geri götürürüm. Hayatına gerçek bir kalple devam edersin.
Se esta vez evitar ser apunhalado, coisa que duvido, levarei-lhe de volta ao presente e seguirá com sua vida, mas com um coração real.
Böyle bir şey söylemişse bile, ki bundan şüpheliyim.
- Se assim fosse, mas duvido...
38,000ft'de ki bir 747... Bundan şüpheliyim.
Um 747 a 38.000 pés, duvido.
Bundan şüpheliyim Elçi.
Duvido, Emissário.
Bundan şüpheliyim.
Preciso falar com o Midas.
Bundan şüpheliyim.
- Vou dormir.
Barbara'yla çok mutlu olmanız şerefine ki bundan çok şüpheliyim.
Espero que tu e a Barbara sejam muito felizes, o que duvido muito.
- Bundan şüpheliyim.
Quero saber se me pode ajudar?
Bundan şüpheliyim.
Duvido.
Bundan şüpheliyim.
A sério.
- Bundan süpheliyim.
- Duvido. - Quem duvida?
Tabii eğer avukatsa, bundan da şüpheliyim. Adamın bir ofisi bile yok.
Se ele é mesmo advogado, o que eu duvido.
Bundan sonra yaşamamıza izin vereceklerinden şüpheliyim.
Depois disto, duvido que nos deixem viver de todo.
Nasıl becereceksen, bundan feci halde şüpheliyim...
Não sei porquê, mas duvido...
Bundan şüpheliyim efendim.
Duvido, senhor.
Bundan şüpheliyim.
Duvido que o faça.
Bundan oldukça şüpheliyim.
Tenho as minhas dúvidas.
Bundan şüpheliyim.
- Não acredito.
şüpheliyim 91
bunda 22
bundan daha iyisini yapabilirsin 29
bundan 49
bundan sana ne 67
bundan böyle 140
bundan sonra 238
bundan bana ne 21
bundan başka 26
bunda ne var 29
bunda 22
bundan daha iyisini yapabilirsin 29
bundan 49
bundan sana ne 67
bundan böyle 140
bundan sonra 238
bundan bana ne 21
bundan başka 26
bunda ne var 29
bundan emin misin 175
bundan eminim 469
bundan dolayı 56
bundan emin olabilirsin 58
bundan daha fazlası var 16
bundan bahsetmek istemiyorum 21
bunda yanlış bir şey yok 34
bundan nefret ediyorum 188
bundan kesinlikle eminim 16
bundan haberim yoktu 20
bundan eminim 469
bundan dolayı 56
bundan emin olabilirsin 58
bundan daha fazlası var 16
bundan bahsetmek istemiyorum 21
bunda yanlış bir şey yok 34
bundan nefret ediyorum 188
bundan kesinlikle eminim 16
bundan haberim yoktu 20