English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ D ] / Dinleniyorum

Dinleniyorum tradutor Português

101 parallel translation
Bir gün savaşıyorum, sonra iki gün dinleniyorum.
Batalho um dia... e sofro dois.
Dinleniyorum.
Estou só a descansar.
- Biraz dinleniyorum.
- Estou a fazer uma pausa.
İşimden emekli oldum. Dinleniyorum.
Reformei-me e levo a vida com calma.
Annene söyle tüm gece Sidney'le dans ettikten sonra, dinleniyorum ve müsait değilim.
Diz à mãe que, depois de tudo o que dancei com o Sidney, estou a descansar e indisponível.
Bıraktığından beri burada dinleniyorum.
Estive aqui a descansar desde que me deixou.
Dinleniyorum.
Eu descanso.
İyi olduğunu görün. - Ben dinleniyorum.
- Vês como está bem?
" Dinleniyorum.
" Nós? Estamos descansando.
Hayır, şimdi dinleniyorum.
Não, agora vou descansar.
Biraz... Biraz dinleniyorum.
Estou apenas a descansar.
İyi besleniyorum ve dinleniyorum.
Tenho comido bem e repousado.
Adam gelip "Burada ne yapıyorsun?" dedi, ben de "Dinleniyorum." dedim.
Ele disse : "Que fazes?" Eu disse : "Descanso."
Burası ne plaj ne de park. "dedi. " Dinleniyorum. " dedim.
Não está na praia ou no jardim. " "Estou a descansar!"
Dinlendiğimi biliyorum. Dinleniyorum.
Sei que estou a descansar.
- Evet, sadece dinleniyorum.
Eu estava a pôr a leitura em dia.
Burada çok dinleniyorum.
Isto é tão relaxante.
Ben burada azıcık dinleniyorum.
Estou só a descansar um bocadinho.
Dinleniyorum zaten.
- E estou.
Dinleniyorum.
Estou descansando.
- Geceleri de yatıp dinleniyorum.
À noite, eu durmo.
Dinleniyorum.
Estou a descansar.
- Dinleniyorum.
- A curtir.
Cennette dinleniyorum.
Estou a enregelar no Céu.
- Buradayım, dinleniyorum. Nerede?
- Estou aqui, a descansar.
- Senin dinlenmen gerekiyor. - Dinleniyorum.
- Devias estar a descansar.
- Dinleniyorum.
Eu só estou a descansar.
- N'aber, çocuk? - Dinleniyorum.
Como vai isso, meu?
Burada dinleniyorum ben.
Este é o meu cantinho para relaxar.
Hayır, Auvergne'de dinleniyorum.
Não, estou em Auvergne, relaxando.
Bir üçüncü olunca ben de dinleniyorum.
Assim tenho uns intervalos, um descanço.
Dinleniyorum.
Foi o que eu fiz.
Sadece biraz dinleniyorum baba.
Estou a dosar o ritmo, está bem?
Sadece dinleniyorum, bazı şeyleri toparlıyorum.
Tenho andado só a descansar e a resolver umas coisas.
Gerçekten biraz dinleniyorum.
Não tirei só uma folga.
Hayır. Sadece dinleniyorum.
Não, não, estou só a descansar.
- Dinleniyorum.
- Descansando.
Sadece dinleniyorum.
Estou só a descansar.
- Yatılı bir okuldamısın? - evet, fakat bir süredir dinleniyorum.
Sim, mas acabei de ser suspensa.
Çünkü o kanepede dinleniyorum.
Porque descanso no sofá.
- Dinleniyorum şimdi.
- E tudo o resto.
Sadece... biraz dinleniyorum.
Estou a apenas... a tirar umas férias.
Evet, dinleniyorum.
Sim, tenho fios.
Dinleniyorum.
Estou a fazer uma pausa.
Dinleniyorum.
Eu estou a descansar.
Dinleniyorum.
A rezar.
- Ben biraz dinleniyorum.
- Está bem.
Biraz vaktim var, dinleniyorum.
Apeteceu-me descansar um pouco.
İki gündür dinleniyorum ve biraz hareket bana iyi gelir. Simülasyonu ilkmaddeye bulduğumuz zamanda başlaması için ayarladım.
Minha conexão com os Borgs foram cortadas, mas a coletividade ainda possui minhas recordações.
Dinleniyorum.
- A descansar.
- "Dinleniyorum" - "Tanrıya şükür geceleri"
Hmm? - Sinto-me relaxado - Senhor pelo anoitecer

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]