English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ D ] / Dinle ahbap

Dinle ahbap tradutor Português

144 parallel translation
Dinle ahbap... sen sarhoşsun. Ben de hasta bir adamım.
Oiça, amigo, você está bêbedo e eu sou um homem doente.
Dinle ahbap...
Escuta, amigo...
Dinle ahbap, bes dakika içerisinde Escobar beni tutuklamaya çalsacak.
Ouve, o Escobar vai tentar prender-me dentro de cinco minutos.
Dinle ahbap, uyku zamanım geldi geçti.
Ouve, já devia estar na cama há muito.
Dinle ahbap.
Deves-me uma gaja.
- Şimdi beni dinle ahbap.
Agora me escute seu desgraçado!
O zaman beni iyi dinle ahbap!
Então oiça-me bem, grande animal!
Dinle ahbap, burada şov yapıyorum.
Escute, Buttinski, tenho que dar um espéctaculo.
Beni iyi dinle ahbap?
Ouve isto, amigo :
Dinle ahbap, sakin ol.
Tem calma, rapaz.
Dinle ahbap, 10 yıldır hapisteydim...
" Ouça, passei 10 anos na prisão.
Dinle ahbap, çok kötü, ıslak, berbat bir gün yaşıyorum.
Ouve, "meu", estou a ter um dia extremamente lixado, molhado, mesmo mau.
Dinle ahbap, öyle araya dalamazsın!
- Não pode fazer isso, meu caro. - Sai fora!
Dinle ahbap, sana birşey vermek istiyorum.
Escuta, amigo, eu quero levantar a cabeça em qualquer coisa.
Dinle ahbap.
Ouve lá o que eu digo, amigo.
Hey, Smoke, dinle ahbap.
"Fumo", olha.
Dinle, ahbap.
O quê?
Dinle, ahbap. Ara sıra savaş anılarını anlatırsan mutlu olurum.
Meu amigo, um dia gostava de ouvir as suas experiências de guerra.
Dinle, ahbap, niye bir içki daha içmiyorsun?
Amigo, tome outra bebida.
Şimdi, dinle beni, ahbap, bugün yüzümü kara çıkartmasan iyi edersin.
Ouçam-me, é melhor não me decepcionarem.
Dinle, Joe, bünyen heyecan kaldırmaz, ahbap.
Joe, meu amigo, não podes fazer grandes esforços.
- Dinle, ahbap...
- Ouve, meu...
Dinle, ahbap, şu araba nerede?
- Ouça, meu, onde está o carro?
Dinle, ahbap.
Ouçam, meus.
Dinle, ahbap...
Pára! Não!
Ahbap dinle, dinle.
Ei, meu.
Dinle, ahbap, beni tanımıyorsun.
Ouve, avozinho, tu não me conheces.
Dinle beni ahbap! Mutlu değilim ve paramı geri istiyorum. - Çok güzel.
Ouça-me amigo, não estou satisfeito e quero o meu dinheiro de volta.
Hey, dinle, ahbap, sakin ol.
- Ouça, amigo...
Ahbap, dinle, bu klüpte millet böyle giyinir, tamam? Bizde uyduk.
Os frequentadores deste clube são assim.
Rob... ahbap, adamım. Demek istediğim... dinle.
Rob... meu, Quero dizer... ouve.
Şimdi, burayı dinle, ahbap, Buraya hakaret dinlemek için gelmedim.
Ouve amigo, não vim aqui para ser insultado.
Dinle, ahbap, bu zencileri, onları kutunun içine koymadan önce gördüm.
Ouve, vi esses pretos antes de os porem nos caixões.
Tamam, dinle ahbap.
Muito bem, ouve.
Dinle, ahbap.
Escuta!
Ahbap, dinle. Sen kovulmayacaksın, tamam mı?
Tu nunca vais ser despedido.
- Dinle ahbap...
- Ouve...
Tanrı aşkına. Dinle beni ahbap.
Por amor de Deus.
Dinle beni ahbap
Escute aqui, amigo.
- Dinle, ahbap. Romantik jestinden hoşlanmadı.
- Ouça, amigo ela não gostou das expressões românticas.
Dinle, ahbap, neden sen benim şeyimi öpmüyorsun... kıçımı!
Escuta, parvalhão, porque não me beijas o rabo!
- Dinle, ahbap.
- Oi cara.
Ahbap, beni dinle.
Tambores, escutem.
Dinle beni ahbap.
Ouve-me, homem.
Dinle, ahbap. Buradayım, çünkü sana hodri meydan diyorum.
Olha, estou aqui porque vim chamar-te.
Dinle, ahbap, parasına yarışmayacaksan... Lanet olsun, hiç olmazsa kendine saygıdan yarış.
Repara se não vais correr por dinheiro raios, pelo menos fá-lo por respeito próprio.
Dinle, ahbap. Eğer birşeye ihtiyacın olursa beni gör. Tamam mı?
Ouve-me, qualquer coisa que precises... eu sou o homem indicado.
- Yapma dostum. Dinle, üç filmlik anlaşmayı duydum ahbap.
Eu fiquei sabendo do teu contrato com o estúdio.
- Beni iyi dinle. Ailene o kadar değer veriyorsan sekreterinden uzak durursun ahbap.
Se se rala com a família, afaste-se da sua secretária.
Ahbap, şunu bir dinle.
Ouve isto, pá.
Dinle beni, ahbap, aklından zorun mu var senin?
Ouve uma coisa, o que é que se passa na tua cabeça?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]