Duruma göre tradutor Português
686 parallel translation
Duruma göre.
Depende.
- Duruma göre.
- Depende.
- Ne yapacağız? - Duruma göre.
- Que vamos fazer?
Duruma göre uydurursun.
Decide-se à medida que vamos avançando.
- Duruma göre.
- Bem, depende.
Duruma göre değişir.
Isso depende das circunstâncias.
- Duruma göre.
Depende.
Şu andaki duruma göre, büyük bir olasılıkla asılacaksınız.
Neste momento, têm uma excelente oportunidade de serem enforcados.
Bu duruma göre değişir.
- Tudo depende
Kadeh kaldıralım, madama ya da matmazele, duruma göre.
Um brinde... A senhora ou a menina, para o caso, tanto faz...
Duruma göre belki, çırağımın yanında olmalıyım.
E nestes casos, por vezes defendo os meus pupilos.
Emirler duruma göre iptal edilebilir.
Essa ordem pode ser revogada dadas as circunstâncias.
Hangi duruma göre?
Que circunstâncias?
Belki de ona duruma göre bir söz vermeliydiniz.
Talvez lhe deva dar a promessa condicional que ele pretende. Creio que eu o faria.
Duruma göre değişir oğlum.
Isso depende, meu rapaz.
Bu tuhaf duruma göre, eğer gözlüyorsa, neyi gözlüyor? Zaman diyebilir miyiz?
Nessa estranha condição, o que observaria ele se observasse o tempo?
Duruma göre değişir.
Depende do seu ponto de vista.
- Yani içinde bulundukları duruma göre...
Então, matam quando lhes apetece?
Bu duruma göre değişir.
Nomes diferentes para objectivos diferentes.
Tabi duruma göre değişir.
Evidentemente essa cifra pode variar.
- Duruma göre, iyi sayılır.
- Ele está como se poderia esperar.
Duruma göre şartlı tahliye edilecek.
- Ao Julian? - Dado o caso, pena suspensa.
- Duruma göre değişir.
- Isso depende.
Şey, duruma göre değişir.
Tenta dizer isso a uma criança de seis anos sentada ao colo do Pai Natal. Depende.
Duruma göre... ne kadar kişisel olacağına bağlı.
- Depende... se têm cobertura.
- Duruma göre değişir.
- Depende. - De quê?
Duruma göre değişir! Saat kaç Max?
Que horas são, Max?
Duruma göre kabul ettiğimiz de oldu, etmediğimiz de!
Alguns trabalhos aceitámos, outros não.
Şimdi, şunu unutmamalısın, duruma göre... sert ya da yumuşak kullanacaksın.
Agora tens de guiar à defesa... ou ao ataque, conforme os casos.
— Duruma göre değişir.
- Depende do seu uso.
Olağandışı bir durum mevzubahis bu duruma göre, poliçe hamili büyük ve kızıl bir peruk giymek ve muharebe alanında İskoç aksanı kullanmak zorunda.
Existe uma cláusula pouco habitual que indica que o tomador da apólice deve usar uma grande peruca ruiva e usar um sotaque escocês na zona de combate.
Duruma göre değişir.
Bem, isso depende.
Duruma göre değişir.
- Isso depende.
- Bakalım, duruma göre.
- Logo se vê como corre.
Şu andaki duruma göre evler bana kalıyor ama bütün para Inglethorp'a kalıyor.
Como as coisas estão neste momento, eu fico com as casas, mas o Inglethorp fica com o dinheiro todo.
Duruma göre.
Bom, isso depende. Depende.
Duruma göre değişir. ... bakışların derinliğine göre...
Tudo depende da sobreposição, do brilho e humidade dos olhos...
Duruma göre sen başkan olmayacaksın.
Parece que não vais ser Presidente.
Duruma göre hareket ederiz. Belki de sadece bana ceza kesecektir.
Talvez ele só nos passe uma multa.
Selam Mike, ne haber? Duruma göre değişir.
Ei, Mike, e o que diabos você está fazendo?
Duruma göre değişir.
Depende.
Duruma göre tavır alırım.
De direita a esquerda.
Zararsız bir duruma kazara karışan bir adama vurabildiğinize göre..... aynı adam Madam Grandfort'a şantaj yaptığı zaman..... daha şiddetli bir tavır takınmanız mümkün.
É capaz de bater num homem que meramente se depara com uma situacão inofensiva? Então, deve ser capaz de um acto muito mais violento quando esse mesmo homem chantageia a Sra. Grandfort, a sua boa amiga.
Bu duruma geldiğimize göre, bence, düşmanlığı bırakalım, hatta kötü dostlar olmayalım.
Bem, já que estamos unidos, Eu acho que devemos tentar, não ser inimigos, Ou mesmo maus amigos.
Her ne kadar delinin peşinden çöle gitmeyi denediğine göre bunun duruma bir faydası yok ve soru hâlâ geçerli değil mi? - Aynen katılıyorum.
No entanto, já que aparentemente Ihe parece necessário... entrar no deserto e procurar a um louco... que não teria nenhum valor prático para este projeto... a pergunta não tem nenhuma transcendência.
- Duruma göre.
- Sai!
Bu nedenle, üretimimizi ve yapımızı... duruma ve koşullara göre... ayarlamaya çalıştım daima.
Por essa razão, tentei sempre adaptar o nosso trabalho... e a nossa estrutura, de acordo com as circunstâncias.
Emin değilim, Duruma göre değişir.
Não sei exatamente, isso depende.
- Duruma göre değişir.
- Depende.
Onlara göre böyle devam etmekte kendini komik duruma düşürdüğünü sanıyorlar.
Pensam que estás a dar um espectáculo ridículo ao esforçares-te assim.
Duruma göre.
Fale-me do Coronel, ele era violento de alguma forma?
duruma göre değişir 91
gore 22
görev 62
göreceğiz 617
görevli 39
göreceğim 28
görevi 115
görev tamamlandı 49
göremedim 51
göreceksin 766
gore 22
görev 62
göreceğiz 617
görevli 39
göreceğim 28
görevi 115
görev tamamlandı 49
göremedim 51
göreceksin 766
göreyim seni 19
göremiyorum 394
görevin 17
görevim 43
göreviniz 18
görevimiz 59
göreyim 23
görebiliyorum 215
göremezsin 24
görelim 143
göremiyorum 394
görevin 17
görevim 43
göreviniz 18
görevimiz 59
göreyim 23
görebiliyorum 215
göremezsin 24
görelim 143