Hay tradutor Português
568,850 parallel translation
- Hayır. - Sadece güzel, iğrenç zihnim kirlendi.
Não, só a minha mente brilhante e nojenta.
- Hayır, hayır.
- Sujámo-la?
- Ve hayır, yalancı değilim!
- Certo. Mentirosa.
- Hayır.
Não.
Hayır!
- Não.
O fosilleşmiş. Hayır!
Ele está fossilizado.
- Hayır, hayır. Ondan sonra!
Não, depois disso.
- Hayır. Sen bebeklerinle ilgileneceksin.
Não, tu vais tomar conta dos teus bebés.
Hayır cevabını kabul etmiyoruz.
Não aceitamos um não.
Hayır, Dr. Nimitz'in saat beşte eve gittiğini biliyorum.
Não, creio que o Dr. Nimitz foi para casa às cinco.
Hayır, hayır. Onu rahatsız etmeyin.
- Não, não o incomode.
- Hayır, değilsin.
- Não, não lamentas.
- Hayır. - Hayır, değiller. - Evet.
A água mágica verte para mim.
Araştırdığını biliyorlar. Araştırmak zorundayım. Hayır.
Mas vamos pô-la em perigo se fizeres perguntas a mais.
- Hayır, olmaz.
- A sua gente manda cumprimentos.
- Hayır. - O şey, Ray'e gece saldırmıştı. - Buradan pek uzak değildi.
... que desiludira o pai médico e a mãe adorada.
- Ses tonuna dikkat et. - Hayır, hayır. Dinleyelim onu!
Lamento ter interrompido o vosso encontro.
- Hayır, hayır. Bilmiyorum.
Mas está ferido.
- Hayır. - Yapma...
É por isso que isto tudo está a acontecer.
- Hayır.
- Não.
Yine yapıyorlar, bir başka kadın nesli daha. Hayır.
Vão fazê-lo outra vez a mais uma geração de mulheres.
Hayır, yapmayacaklar.
Não, não vão.
- Hayır. Umarım iyileştiğini bir işaretidir.
Um sinal de que pode ter resultado.
- Hayır, bu malzemelerle işim bitti.
- Não, os trabalhos manuais acabaram.
Hayır, çünkü o zaman davranışlarına yansır...
Porque manifestam-se no nosso comportamento.
Hayır.
Não.
Hayır! Hayır!
Não, não!
Hayır, Sarah, bunu bilmeni istiyorum, S'in yaptığı... Fedakarlıktı...
Sarah, quero que saibas que o que a S. fez, este sacrifício, também foi pela minha família.
Oh hayır.
- Não.
Hayır, yok. Ama meselenin özüne ineceğim.
Não, mas vou descobrir.
Hayır, bekleyemem.
Não. Não posso esperar.
Hayır, lütfen, bırak beni.
Não, por favor. Deixe-me sair.
Hayır, lütfen, bırak beni bırak.
Não, por favor. Deixe-me sair.
Hayır, çocuk...
Não, minha querida.
- Hayır, şimdi.
Pronto, já está.
- Hayır! - Evet.
Acham boa ideia neste momento?
- yanlış yaptığım için beni azarlayacaksın. - Hayır!
Vou fazer qualquer coisa e fico de castigo por ter errado?
- olduğunu bilmiyor, değil mi? - Hayır sadece dördümüz.
A Sarah não sabe que vocês estão aqui, pois não?
Hayır, ancak Neolution ayarlanmış ve reklamlı yapılmış evrimi karşılayabilecek herkese satmak istiyor.
Não, mas a Neo-evolução quer vender evolução de ponta comercializável ao 1 % da população que pode comprá-la.
Hayır, bulamadım.
Não. Não consegui encontrá-la.
- Oh, Felix, hayır!
A Sarah chegou. - Felix.
- Hayır, öyle söyleme.
- Não. Não digas isso.
- Hayır!
Ouve...
Hayır.
Não, mas ouvimo-lo.
Muhtemelen hayır.
Provavelmente não.
Hayır! Hiçbir şey görmedim!
- Não, não vi nada.
Hayır, Film ve Fare'nin araları güzeldi, değil mi?
É isso?
Hayır, Rachel!
Não, Rachel...
Hayır!
Não!
Tanrım, hayır.
Ela trouxe o Korg.
- Cosima'nın görünmesine bir şans ver. - Hayır. - Evet!
- Deixa a Cosima aparecer.
hayır 154433
hayir 1030
hayïr 50
hayırlı sabahlar 20
hayatım 3662
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayes 28
hayat devam ediyor 42
hayir 1030
hayïr 50
hayırlı sabahlar 20
hayatım 3662
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayes 28
hayat devam ediyor 42
hayal 40
hayırlı olsun 23
hayırdır 75
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımın aşkı 18
hayat nasıl gidiyor 25
haydi 22462
hayat kısa 24
hayat güzel 31
hayırlı olsun 23
hayırdır 75
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımın aşkı 18
hayat nasıl gidiyor 25
haydi 22462
hayat kısa 24
hayat güzel 31
hayatta 78
hayatımda 29
hayatın 30
hayalet 78
hayatını yaşa 16
hayata 34
hayır canım 120
hayaller 22
hayat dolu 30
hayır bilmiyorum 44
hayatımda 29
hayatın 30
hayalet 78
hayatını yaşa 16
hayata 34
hayır canım 120
hayaller 22
hayat dolu 30
hayır bilmiyorum 44