Kanaması var tradutor Português
518 parallel translation
15 numaralı hastanın kanaması var, efendim.
A cama 15 está com uma hemorragia, senhor.
- Kanaması var!
- Está a sangrar!
- Kanaması var.
- Está a sangrar.
Adamın kanaması var Ski.
Ele sangra, Ski.
Şok, radyasyon yanıkları, iç kanaması var.
Choque, queimaduras de radiação, provavelmente ferimentos internos.
Kyle Tobler, gastrointestinal kanaması var.
Positivos. O Kyle Tobler tem hemorragias gastrointestinais.
Herhangi bir ilerleme var mı peki? Evet, bebeğin kan durumu normal Tobler'ınsa mide kanaması var ve asit oranı çok yüksek.
Sim, o exame de sangue do bebé está normal... e o Tobler é anémico e o pH dele está muito ácido... não sei porquê.
Adet kanaması var.
Está com o período.
Kanaması var ama kimse gelmiyor.
Está a sangrar e ninguém vai ter com ele.
İç kanaması var, ne kadar ciddi emin değilim.
Ela tem lesões internas, mas não tenho a certeza da extensão.
İç kanaması var.
Possível hemorragia interna.
Çok fazla kanaması var.
Ele está a perder muito sangue.
Mahzen kapısı niye açıktı ki? Kanaması var.
Por que estava a porta aberta?
İç kanaması var.
Está a sangrar da barriga.
Kanaması var, yerdeki camlardan olmalı.
Está sangrando. Cuidado com os vidros!
Subaraknoid kanaması var.
Terá uma hemorragia subaracnóide?
- Kanaması var.
- Meu Deus, ele tem uma hemorragia.
Çok kanaması var.
Isto é grave.
Kanaması var
Ele está sangrando.
İç kanaması var.
Hemorragia interna.
Ne oldu? Karınızın kanaması var.
Sua esposa está com hemorragia vaginal.
Beni dinle. İç kanaması var.
Está com um hemorragia interna.
Kanaması var.
Está a sangrar.
Kanaması var!
- Vistam as batas!
Sağda büyük bir kanaması var.
Grande hemorragia no lado direito.
Oldukça kanaması var, basınç 60 / 40.
Tem uma grande hemorragia. Pressão 60 / 40.
Kanaması var.
Está a esvair-se.
- Yine kanaması var.
- Ele está a sangrar outra vez.
Kahretsin, kanaması var!
Bolas! Está com hemorragia!
Kanaması var.
Está com hemorragia.
Biraz acele et, kadının kanaması var!
Vamos... O senhor despache-se, que esta mulher está a perder sangue!
Kanaması var.
- Está a sangrar!
Çok fazla iç kanaması var.
- Emorragia interna muito forte.
Belki de bir bağlantı vardır. Muhtemelen içinde bulunduğu ruhsal durumdan kaynaklanan basit bir göz zarı altı kanaması var.
Tem uma hemorragia subconjuntival, causada pelo seu estado emocional.
- Biraz kanaması var.
- E está a sangrar.
Kanaması var.
Uma hemorragia!
Kanaması var.
Está com hemorragia!
Bu adamın, büyük bir iç kanaması var.
Este homem tem muitos ferimentos internos.
Albay - iç kanaması var.
O Coronel, ele tem uma hemorragia interna.
Bir hayli kanaması ve acısı var.
Perdeu muito sangue e está com muitas dores.
İlerlemiş sirozu delinmiş ülserleri, kalp yetmezliği var. İç kanaması olduğundan da eminim.
Ele tem um histórico de cirrose em estado avançado úlceras perfuradas, problemas de coração e tenho a certeza que tem uma hemorragia interna.
Ölümcül bir kanaması var.
Está a sangrar muito.
Beyin kanaması riski var.
Corre o risco de uma hemorragia cerebral.
Kocanız şu anda iyi, ama kanaması olan bir ülseri var.
O seu marido já está bem, mas ele tem uma úlcera sangrante.
- Kanaması var.
Está a sangrar.
Kanaması olan biri var, serum vermeliyiz.
Vá para ali. Você, tenho um rompimento de uma artéria que precisa de um I.V.
Çok kanaması var.
Ele está sangrando muito.
Kanaması mı var, yoksa hemodilüsyon mu bilmiyorum.
Não sei se é hemorragia ou eritrócitos baixos.
Yani var ama yerim, burun kanamasına neden olacak kadar yüksekte.
Não tenho bilhete. Ou melhor tenho mas é lá em cima. Não via nada e por isso...
Beyin kanaması geçirdiğine dair belirti var. Bu da kalp krizine neden olmuş olabilir.
Há sinais de que ele teve uma hemorragia cerebral, que pode ter causado a paragem cardíaca.
- İç kanaması mı var?
- Tem hemorragias internas?
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19