English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ O ] / Otur

Otur tradutor Português

17,560 parallel translation
Şuraya otur dostum.
Puxa uma cadeira para ele ver.
Marcus, lütfen otur.
Marcus, por favor, senta-te.
Lütfen otur.
- Por favor, senta-te.
Otur, kanka.
Senta-te, Cutty.
Otur.
Senta-te.
Hadi, otur.
Church... vá lá, sente-se aqui.
Gelsene biraz. Otur hadi.
Bem, entra um pouco.
- Otur olur mu?
Senta-te, sim?
Oraya git ve içine otur.
Vai até lá e senta-te nele.
Oraya otur, tatlım.
Senta-te, querida.
Otur.
Sentem-se.
Neyse söyleme, hemen otur.
Tanto faz, não me digas.
Nicole ve senin hakkındaki yanlış beyanları göstermek mi istiyorsun, mavi sandalyeye otur da konuşalım o zaman.
Quer falar de deturpações sobre si e Nicole? Sente-se na cadeira azul e podemos falar.
Otur!
Senta.
Gel hadi, hadi gel de yanıma otur.
Vem cá.
Gel otur.
Vamos sentar-nos.
Sakin sakin otur.
Acalma-te.
Buraya otur.
Senta-te aqui.
O iyi olacaktır. Sen gelip otur.
Ela vai ficar bem.
İşte, gel. Otur, otur.
Anda, senta-te.
Öyle, evet. Davetler, yemekler, balolar ama asıl olayların içinde olan sendin. Otur da bize anlat.
Temos, temos, as recepções, os jantares, os bailes.
İçeri gel, içeri gel. Otur.
Entra, entra, sente-se.
Sekiz misafir bilim insanı San Francisco yakınındaki Ames Araştırma Merkezi'ndeki diğer 14 bilim insanıyla bir araya gelip toprakta yaşam belirtisi olup olmadığını inceleyecekler. Tatlım, lütfen bizimle otur.
Oito cientistas convidados vão juntar-se a outros catorze, no Centro de Investigação Ames, perto de São Francisco, para procurar sinais de vida...
O zaman... Buyur. Otur.
Então, por favor, sente-se.
Otur hadi.
Anda, senta-te aqui. Isso mesmo.
Otur!
Senta-te.
Otur.
Toma uma bebida.
Buyur, otur lütfen.
Por favor, senta-te.
- Otur biraz daha bence.
- Não vá. - Charles?
Önce bir eline al da sonra Çehov'dan bahsedersin. Otur bakalım.
Bate-me uma primeiro ( jerk off ) e depois falas sobre isso.
Otur yerine. Ciğer salamı mı her ne boksa onu ye.
Senta-te, come a tua sandes de fígado, ou lá o que é isso.
Haydi ama, otur.
Senta-te aqui.
- Ve sen ne olmuş mu diyorsun? - Otur şöyle.
- E pergunta-me o que se passou?
Gel, otur, Thea.
Vem e senta-te, Thea.
Yanına otur.
Sente-se perto dele.
Tamam, otur bir fincan çay al Tanrı aşkına.
Pois, muito bem, sente-se e tome um chá, pelo amor de Deus.
- Hadi otur.
- Anda, senta-te.
- Otur lütfen.
- Sente-se.
- Otur hadi.
Sente-se.
- Otur lütfen.
Por favor, sente-se.
- Corky otur!
Corky, senta-te.
- Otur, otur. Otur.
Senta-te.
Otur Harry!
- Sente-se, Harry.
Otur dedim!
Senta-te, porra!
Neden otur muyorsun, Perry?
Por que não te sentas, Perry?
Otur bakalım.
Senta-te.
Otur.
Anda-te sentar.
Otur.
Sentai-vos.
Otur.
Sente-se.
Otur hadi.
- Eu percebo. Sente-se.
Geç otur.
Senta-te lá.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]