Sadece bir fikir tradutor Português
269 parallel translation
- Sadece bir fikir.
Foi só uma ideia.
Sadece bir fikir.
Foi só uma ideia!
Sadece bir fikir.
É uma ideia.
Sadece bir fikir.
Era uma ideia.
- Sadece bir fikir, bir hisse.
- É só uma ideia. É uma acção.
Sadece bir fikir.
Foi apenas um pensamento.
Henüz sadece bir fikir bu.
É só uma ideia.
Sadece bir fikir.
É só uma ideia, chefe.
Bunun sadece bir fikir Ayrılığı olduğunu sanıyordum!
Pensava que era uma diferença de opinião.
Sadece bir fikir.
Foi só uma ideia.
Benimki sadece bir fikir önerisi.
Apenas sugeri uma possível motivação.
Sadece bir fikir, düşünceni öğrenmek istiyorum.
É uma ideia ; quero a tua opinião.
Sadece bir fikir.
É só uma ideia.
Sadece bir fikir.
Só foi uma idéia.
- Sadece bir fikir ayrılığı yaşadık.
Apenas uma diferença de opinião. - Sobre o quê?
Sadece bir fikir bulup kağıda döküyorsun.
Só é preciso ter uma ideia. Pôr o que quer dizer no papel.
Sadece bir fikir.
Era só uma ideia.
Bu sadece bir fikir.
Não queremos pressioná-la.
Bu sadece bir fikir.
É só uma possibilidade.
Bu sadece bir fikir.
É só uma opinião.
Sadece bir fikir.
Só uma ideia.
Sadece bir fikir.
Não sei, era só uma ideia.
Bu sadece bir fikir.
É uma ideia.
Sadece ona yanlış fikir verecek bir şey olmasından çekiniyorum.
Espero que não aconteça nada que lhe dê uma falsa impressão.
İyi bir fikir, ama sadece...
É uma boa idéia, mas...
Bir planlamacı olarak sadece becerikli değil, aynı zamanda da fikir dolu.
Ele não é apenas esperto, ele é, também, atencioso.
- Bir fikir sadece.
- Tolice.
Sadece yararsız bir fikir.
Só uma idéia boba.
Sadece iyi bir fikir olduğunu düşünmüyorum, hepsi bu.
Só não acho boa ideia.
Benimki sadece bir fikir değil.
A minha não é a única opinião.
Sadece genel bir fikir verin yeter.
Basta que me indique uma direcção geral.
Sadece bir iki fikir.
Uma ou duas ideias.
- Bu sadece bir fikir.
É só uma opinião.
Yok canım o bir tartışma değildi ki. Sadece fikir ayrılığı yaşadık.
Não foi uma discussão, foi uma diferença de opinião.
Evet, ben sadece bilirsin, düşündüm de programımıza bu şekilde devam etmemiz iyi bir fikir...
É que, dados os nossos compromissos, pensei que seria boa ideia.
Tamam, sadece numaranı ver. bunun iyi bir fikir olduğunu zannetmiyorum.
- Dá-me o teu telefone.
Aklıma bir fikir geldi sadece ama...
Tenho uma ideia, mais nada.
- Tüm teklif edebileceğin bu mu? Ben sadece güneşin konumu hakkında fikir veriyorum eğer batmadıysa bize zaman hakkında kabaca bir fikir verir.
Só estou a dizer... que a posição do sol, se estiver lá... dará uma ideia aproximada da hora.
Belki içimde sadece bir tek fikir vardı.
Talvez só tivesse uma para dar.
Sadece aklıma bir fikir geldi.
É que eu tive esta ideia...
Parlak bir fikir! Ama sadece küçük bir sorun var, imparator.
É uma ideia brilhante, mas há uma pequena falha, imperador.
Sadece Hercule Poirot'nun zihninde oluşmuş küçük bir fikir.
Foi apenas uma ideia que aflorou a mente de Hercule Poirot.
Sadece bu hafta bir kaç hoş fikir ürettim.
Esta semana, surgiram-me várias ideias.
Eğer bunun iyi bir fikir olmadığını düşünüyorsan, sadece söyle.
Se não acha boa ideia, diga.
Sadece bir başkasının hayatım üzerine fikir yürütmesine pek alışkın değilim.
Eu apenas não sou dado a alguem, mais ter opiniões sobre a minha vida.
Benimki sadece alternatif bir fikir.
Apenas quis oferecer uma alternativa.
Kumsalda zafer partisi vermek salak bir fikir diyorum sadece. Resmen serin.
Digo que é uma ideia estúpida, comemorar a vitória na praia.
Günümüz insanı için intikam, sadece bir kelimedir. Bir fikir.
Para o Homem moderno, vingança é uma palavra, uma ideia.
Bak dinle, elbette canın ne istiyorsa yapmakta serbestsin. Ama bilemiyorum. Sadece daha iyi bir fikir bulunabilir.
Tens de fazer o que achares melhor... mas, eu insisto neste ponto.
Sadece düşünüyordum da belki evine kadar yürümemiz iyi bir fikir olabilir.
Estava só a pensar que podia... Talvez seja uma boa ideia acompanhar-te a casa.
Burada ne yapmaya çalıştığımızı anlamışsındır,... biz sadece insanların işyerinde bir günü nasıl geçirdiklerine... dair fikir edinmeye çalışıyoruz.
Bem, o que nós estamos aqui a tentar fazer na realidade... estamos a tentar perceber... como as pessoas passam o seu dia no trabalho.
sadece bir fikirdi 32
sadece bir adam 18
sadece bir gece 27
sadece biraz 87
sadece bir kere 62
sadece bir 91
sadece bir tane 124
sadece bir tane mi 18
sadece bir kez 77
sadece bir yudum 20
sadece bir adam 18
sadece bir gece 27
sadece biraz 87
sadece bir kere 62
sadece bir 91
sadece bir tane 124
sadece bir tane mi 18
sadece bir kez 77
sadece bir yudum 20