Artık istemiyorum tradutor Russo
1,738 parallel translation
Artık istemiyorum.
Я не смогу больше этим заниматься...
- Baba. Bunu artık istemiyorum.
Мне это больше не нужно.
Ama ben bunu artık istemiyorum.
Просто... Я больше не хочу.
- Artık istemiyorum.
Мне он больше не нужен.
Artık bu gezegende yaşamak istemiyorum.
Я больше не хочу жить на этой планете.
Artık takımda çalışmanı istemiyorum.
Я не хочу, чтобы ты работала в команде
Artık oynamak istemiyorum ben.
Знаете, я больше не хочу играть.
Artık yaptıklarım için daha fazla konuşmak istemiyorum. Ve ölümcül bir şeye karşı durmam gerek.
Я больше не хочу иметь с ней ничего общего и должен предостерегать от неё, как от чего-то смертельно опасного.
Artık görmek istemiyorum.
Я больше не хочу на это смотреть
Hayır, cidden artık başka arkadaş istemiyorum.
Нет. я больше не хочу добавлять друзей.
- Hatta artık konuşmak bile istemiyorum.
- Я даже разговаривать не хочу.
Artık hayatımı buna harcamak istemiyorum. Artık cevap aramak istemiyorum.
Я просто не хочу и дальше тратить свою жизнь на поиски ответов, которые мне не нужны.
Yok, artık çözülmesi gereken problem istemiyorum. Özellikle onu.
Нет, не надо мне новых проблем для решения, в особенности от него.
Ama bir şey demeyeceğim artık bencil olmak istemiyorum.
Но я ничего не скажу, потому что не хочу больше быть циничным подонком.
Artık bu şekilde yaşamak istemiyorum.
Я больше не хочу быть таким.
Artık Elena'yla görüşmeni istemiyorum.
Я хочу, чтобы ты больше никогда не виделся с Еленой.
Artık bunun bir parçası olmak istemiyorum tamam mı?
Не хочу иметь с этим ничего общего, ладно?
Artık onunla daha fazla görüşmek istemiyorum.
Не то, чтобы я не буду. Я просто не буду так много
Artık ev sahibi filan olmak istemiyorum.
Я больше не хочу быть приманкой.
Biliyor musun Paul, artık bu rüyadan bahsetmek istemiyorum.
Знаете, Пол, я больше не хочу обсуждать этот сон.
Artık düşünmek istemiyorum.
Потому что я не хочу думать об этом.
Buna artık devam etmek istemiyorum.
Я просто не хочу делать этого больше.
Artık öldürmek istemiyorum!
Я больше не намерен убивать!
Artık seninle çıkmak istemiyorum.
Я не хочу больше с тобой встречаться.
Artık daha fazla böyle yapmak istemiyorum.
И я не хочу, чтобы это повторилось.
- Ormanda bulduğumuzdan beri Alison'ın bilekliğini taşıyorum. Bu sorumluluğu istemiyorum artık.
Браслет Элисон был у меня с тех пор, как мы нашли его в лесу, и я больше не хочу такой ответственности.
Artık ihtiyacı kalmadı ve ben de kesinlikle istemiyorum.
Ему он больше не нужен. Да и не хочет он там жить, к бабке не ходи.
- Bunu dinlemek istemiyorum artık.
- Я не хочу больше об этом слышать
Artık burada olmak istemiyorum.
Я не хочу больше здесь находиться.
Artık böyle biri olmak istemiyorum.
Я не хочу быть прежней.
Almak zorunda değilim Seni artık hayatımda istemiyorum
- Я не хочу. И я не должен есть это. Я хочу, чтоб вас больше не было в моей жизни.
Artık konuşmak istemiyorum.
Я не хочу больше говорить.
Artık o binayı istemiyorum tamam mı?
Я... мне больше не нужно это место, ясно?
Eski eşyalarla evimi karman çorman etmek istemiyorum artık.
Я не хочу начать загромождать квартиру старыми вещами, понимаешь?
Devam edelim. Artık astronot olmak istemiyorum anne.
Я больше не хочу быть астронавтом, мама
Artık bencillik yapmak istemiyorum.
А я больше не хочу быть эгоистом.
O yüzden artık hiçbir yere gitmek istemiyorum.
Я не хочу тебя отпускать.
Artık pasaportu istemiyorum.
I don't want the passport anymore.
Artık masum insanların ölmesini görmek istemiyorum.
Подобным Бойду. Я не хочю больше видеть как невиновные люди умирают.
Artık bu şeylerle uğraşmak istemiyorum.
Не хочу ставить вопрос ребром.
Ayrıca artık odamda da oynamanı istemiyorum.
И я больше не разрешаю тебе играть в моей комнате.
Jennifer, bu şekilde suçu sana atmak istemiyorum ama bence artık görüşmeyi bırakmalıyız.
Дженнифер, я не хотел поднимать эту тему здесь, но мне кажется, что нам нужно какое-то время не видеться.
- Artık burada kalmanı istemiyorum.
- Я не хочу тебя больше видеть.
Artık kavga etmek istemiyorum.
Я больше не хочу с тобой ругаться.
Artık bir ilgimiz olsun istemiyorum.
Знать его не хочу.
Artık acı çekmenizi istemiyorum.
Я не хочу, чтобы вы больше чувствовали боль.
Artık Julian'ın küçük köpeciklerinin etrafımda kuyruk sallamalarını ve hayatımı değiştirecek bir şey yapacaklarını sanarak etrafta dolaşmalarını istemiyorum.
Мне больше не нужны маленькие собачки Джулиана приходящих вилять своими хвостиками и ведущими себя так как будто собираются поменять мою жизнь.
Var ya... artık senin gibi biri olmak istemiyorum.
Но знаешь что? Я больше не хочу быть таким, как ты.
Artık aile ismimizin kanla lekelenmiş olmasını istemiyorum.
Я не хочу, чтобы имя нашей семьи было запятнанно кровью.
Artık ortaya sadece teori atılmasını istemiyorum.
Я не хочу, чтобы мы просто прокручивали какие-то теории.
Artık Örümcek Adam olmak istemiyorum.
Я больше не хочу быть Человеком-Пауком.
istemiyorum 1125
artık 611
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık yok 173
artık özgürsün 32
artık dayanamıyorum 176
artık 611
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık yok 173
artık özgürsün 32
artık dayanamıyorum 176
artık var 39
artık çok geç 412
artık her şey bitti 29
artık senin 35
artık korkmuyorum 38
artık gidebiliriz 26
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık gidebilir miyim 65
artık değilsin 23
artık çok geç 412
artık her şey bitti 29
artık senin 35
artık korkmuyorum 38
artık gidebiliriz 26
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık gidebilir miyim 65
artık değilsin 23