Bir yahudi tradutor Russo
898 parallel translation
Bir Yahudi fırtına takımına saldırdı efendim.
Еврей напал на штурмовиков, сэр.
"Tanınmış bir Yahudi berberi arkadaşı olan Schultz konusunda... sorgulanmak üzere aranıyor"
"Некий еврейский парикмахер, по имеющимся сведениям, друг Шульца, также разыскивается для дачи показаний."
Kapıda bir Yahudi, kumandan Mesala'yı görmek istiyor.
Какой-то иудей просит увидеть Трибуна Месаллу.
Sen Romalısın, ben de hayatını kurtardığın bir Yahudi.
Ты римлянин, я иудей, жизнь которого ты однажды спас.
Yani bir Yahudi ile fiziksel yakınlaşmanın suç olduğunu biliyor muydunuz?
Вы знали, что физические отношения с евреями были противозаконны?
Peki Nuremberg'de, özellikle de Nuremberg'te bir Yahudi ile sadece fiziksel yakınlaşmanın değil, her türlü sosyal irtibatın da yasak olduğunu biliyor muydunuz?
А вам было известно, что в Нюрнберге - особенно в Нюрнберге - считалась постыдной не только близость с евреями, но и любое общение,
Bir Bolşevik'i kurcala altından bir Yahudi çıkar.
Ковырните большевика, увидите еврея.
Şişkocukta "fil hastalığı" yok O sadece yağlı bir Yahudi.
У жирного нет элефантиаза. Он просто жирный еврей.
Landauer zengin bir yahudi ailesidir.
Ландауэры... очень богатые евреи.
Salomon, bir Yahudi.
Саломон - еврей.
- O, bir Yahudi.
Что Саломон?
Uzun zamandır göremediğim, çok güzel bir Yahudi tipisin.
Это мило. И ты самый лучший из евреев, каких я когда-либо видела.
Bir Yahudi, soruya her zaman soruyla cevap verir. Bu, ona düşünmek için zaman kazandırır.
Евреи всегда отвечают вопросом на вопрос, и тогда есть время подумать над ответом.
Sünnetsiz olman gerektiği zamanlarda bir Yahudi olarak savaştım ve yükseldim.
Мне как еврею приходилось бороться за свой пост, когда у тебя между ног была необрезанная фига.
Demek, kendi insanların yerine bir Yahudi'ye sadık kalacaksın.
Тебе придется доказать преданность еврею своей кровью.
Bir Yahudi olarak İsrail'e hayatımın son günlerini yaşamaya gittim.
Я приехал в Израиль, потому что я хотел жить здесь как еврей... на закате моих дней.
Bu hikaye senin gibi değersiz bir yahudi için çok fazla.
Эта история слишком важна, для такого вшивого еврейского детектива, как вы.
New Jersey'den, Amerikalı bir Yahudi. Bir katil.
Американский еврей из Нью-Джерси.
Büyükannem seni görse, "Tam bir Yahudi!" derdi.
Вы тот кого бы Гремми Хол назвала бы "настоящий еврей".
Hele şu masanın sonundaki kadın... Tipik bir Yahudi düşmanı.
Старая леди в конце стола классическая антисемитка.
Bar mitzvah ve katı koşer orucu ile... bir Yahudi olarak büyütüldü, endişelenmeyin.
вырос как еврей, с бармицвой и строгой кошерной диетой, чтоб вы не волновались,
Hayır, Moishe iyi bir Yahudi çocuğu olarak büyütüldü.
Мойше был воспитан как хороший маленький еврей.
Bir Yahudi doktoru bunu yapmalı böylece işin içine anti-semitizm karışmaz.
Это должен сделать еврейский доктор, чтобы не обвинили в антисемитизме.
Gerçek bir kalbi olan iyi bir Yahudi'yseniz... Biraz merhamet eder, bu hayattan kurtulması için bir şeyler yapardınız.
Если бы вы выли хорошим евреем с добрым сердцем, вы бы совершили акт милосердия и сделали бы ей укол, чтобы помочь ей уйти из жизни.
İsrail'de daha iyi olacaksınız " Bu bir ilk olmalı : Bir Arap, bir Yahudi'yi İsrail'e gönderiyor.
Это наверное первый раз, когда араб посылает еврейку в Израиль...
Bir Yahudi'nin Cumartesi günü hiçbir şeye binemeyeceğini açıklamak zor.
Это сложно объяснить, но евреи не могут ездить в поезде в Субботу.
Ve bir Yahudi için Cumartesi, Cuma'dan başlar.
И для еврея Суббота начинается с заходом солнца в пятницу.
Bir Yahudi şakası efendim.
Еврейские шуточки, сэр.
La Chesnaye belki Yahudi olabilir. Bir zamanlar patates salatası hakkında konuşmuştuk.
Ла Шене, пусть он и еврей, устроил мне разнос из-за картофельного салата.
Diktatör Hynkel ile Yahudi berber arasındaki benzerlik sadece bir tesadüften ibarettir.
Любое сходство между диктатором Гинкелем и еврейским парикмахером совершенно случайно.
Yahudi bir asker.
Еврейский солдат.
. - Hayır, yahudi bir bayanın.
Я ее раньше никогда не видел.
Çok tanınmış bir tüccardı. Nuremberg'deki Yahudi kongresinin başkanlarından biriydi.
Да, он был известным торговцем, а также одним из руководителей еврейской общины в Нюрнберге.
Bir adak töreni gibiydi ve Yahudi Feldenstein ise çaresiz kurban.
Это был вовсе не суд, а ритуал жертвоприношения, и еврей Фельденштайн стал агнцем на заклание.
Zaafımdan dolayı Marta beni Yahudi bir çocuğu kurtarmak gibi kirli bir işe alet etti. Küçük düşürüldüm.
Я была опозорена.
Emrin altındakiler Yahudi bir çocuğu saklamışlar.
- Нет. - О еврейском ребёнке, которого твоя команда прятала в лагере.
New York'lu Yahudi, entellektüel komünist bir deli.
Еврей-интеллектуал из Нью-Йорка, чокнутый коммунист.
Bu bir gerçek, Herr Roberts çok iyi organize edilmiş uluslararası bir komplo Yahudi bankerler ve komünistler.
Это неоспоримый факт, герр Робертс. Существует... хорошо организованная международная группа... евреев-банкиров и коммунистов.
Yahudi bir kıza aşık olacağım kimin aklına gelirdi?
Кто знал, что меня угораздит влюбиться в еврейку?
Yabancı bölgeden Yahudi bir milletvekiline ver.
Поручите это конгрессмену из другого округа.
Bisson caddesinde bir Yahudi Kasabı işletiyorlar.
Они хотят тебя взять на испытательный срок.
Yahudilerle bir alıp veremediğim yok Madam, Tanrı onları bağışlasın... Yahudi olmadığınızdan emin misiniz?
Я ничего не имею против евреев, мадам, бог их простит...
Hiçbir şekilde Yahudi bir çocuk istemiyorum.
Евреи не единственные, у кого есть право быть гонимыми. Я не хочу еврейского сына ни при каких обстоятельствах.
Muhammed'i iyi bir Yahudi çocuğu olarak büyüttüm.
Итак, я ошиблась.
Beni dinleyin, Bir Arap'tı... şimdi küçük bir Yahudi, hepsi bu kadar.
Послушайте, он привык быть арабом, а теперь он маленький еврей, вот так получилось.
Oğlumu bir Arap çocuğu olarak istiyorum. Yahudi değil.
Я хочу моего сына-араба, а не еврея!
Bir Müslüman ve Arap olan Kadir Yusuf Yahudi bir çocuk... geri aldığında neler olduğunu hayal edin!
Представьте себе, когда араб по имени Юсеф Кадир, араб и мусульманин, получил обратно еврейского сына! Он потерял сознание и умер...
Ben yaşlı bir Yahudi'yim.
Я старая еврейка, и я прошла через все, что только может произойти с человеком...
Sanırım o hanım Yahudi bir Kızılderili.
Я думаю она - индейская еврейка.
Şunu dinleyin : "Kocam ani kızgınlıklara kapılırdı. Yahudi, liberal bir paranoyak,..... maskilist, mizantrop, mitoman,..... nihilist umutsuzlukların adamıydı."
Послушайте. "Он был подвержен приступами ярости, еврейской либеральной паранойи, мужского шовинизма, фарисейской мизантропии, и нигилистическим порывам отчаяния."
Bu arada... Hain kocan Ostrakov için göstermelik endişene rağmen yine de ahlaksızlıktan dört kere suçlu bulunan Glikman Joseph adlı Yahudi'yle zinaya yönelik bir ilişki yaşadın.
Между тем... несмотря на ваше притворное беспокойство о муже, этом предателе Остракове вы вступили в интимную связь с Иосифом Гликманом, евреем, четырежды судимым за антиобщественное поведение.
yahudi 137
yahudiler 110
yahudi mi 20
bir yazar 32
bir yere gitme 51
bir yerde 60
bir yerlerde 73
bir yere gitmiyorum 43
bir yıl sonra 30
bir yere mi gidiyorsun 103
yahudiler 110
yahudi mi 20
bir yazar 32
bir yere gitme 51
bir yerde 60
bir yerlerde 73
bir yere gitmiyorum 43
bir yıl sonra 30
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yere gidemezsin 16
bir yolunu buluruz 32
bir yudum 17
bir yere gitmiyoruz 22
bir yere kaybolma 21
bir yere ayrılma 38
bir yolu var 41
bir yere gitmiyorsun 28
bir yıl önce 51
bir yer biliyorum 28
bir yolunu buluruz 32
bir yudum 17
bir yere gitmiyoruz 22
bir yere kaybolma 21
bir yere ayrılma 38
bir yolu var 41
bir yere gitmiyorsun 28
bir yıl önce 51
bir yer biliyorum 28