English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ B ] / Bir yerde

Bir yerde tradutor Russo

13,804 parallel translation
Yani cevaplar ve Kime Ait Birliğindeki diğer kişilerin isimleri orada bir yerde olabilir.
Так что ответы и имена людей из Легиона Кого могут быть где-то здесь.
Şimdi de dışarıda bir yerde.
И теперь он на свободе.
Başka bir yerde konuşabilir miyiz?
Может, давай поговорим об этом в другом месте?
Bu haritalar ölçeklendirilmiş değil o yüzden herhangi bir yerde olabilir.
У этих карт не совпадают масштабы, так что искомое может быть где угодно.
İlk olarak kamuoyu açıklaması yapacaksın. Bizde Yönetici'yi güvenli bir yerde atarız artık.
После твоего публичного заявления я оставлю Директора в безопасном месте.
Burada bir yerde Antistamin, EpiPen gibi bir şey olacaktı.
. У меня был Антигистамин или Эпинефрин где-то здесь,
Konuşmamıza başka bir yerde mi devam etsek?
Может мы проговорим в другом месте?
Ne yaparsak yapalım, bunu başka bir yerde yapmalıyız.
Что бы мы ни делали, давайте в другом месте.
Saklanmamız gerekiyor. Kimsenin bilmediği bir yerde.
Нам надо укрыться... там, где никто не найдёт.
O içerilerde bir yerde. Ve senden daha güçlü olduğunu biliyorsun.
Она внутри, и ты знаешь, что она сильнее тебя.
Ormanda bir yerde bir mağaraya açılıyor ve sonra bir baktım ki siz beni buldunuz.
Я сбежала через туннели. Они ведут из пещеры куда-то в леса, и... следующее, что я помню - вы нашли меня.
İkisinin arasında bir yerde oldu.
Между этими двумя вариантами.
Bir yerde çizgiyi çekmemiz gerekiyor.
Иногда возникает необходимость обозначить границы дозволенного.
- DeLuca, başka bir yerde mi olman gerekiyor?
- ДеЛука, вам нужно отлучится?
Ve o zamandan beri Harvey hiç bir yerde bulunamıyor.
И с тех пор Харви и след простыл.
Başka bir yerde çalışmak istiyorum.
Ясно. Сестра!
Seni de Harvard'dan kimsenin rahatsız edemeyeceği bir yerde bulmam gerektiğini biliyordum.
И мне нужно было найти вас там, где бы нам не докучали ребята из Гарварда.
Bay Specter, Boston'da bir yerde kalmadığıma dair bir kanıt olmadığını söylediniz.
Мистер Спектер, вы сказали, что нет записей о моём проживании в Бостоне.
Yönetici'yi güvenli bir yerde atarım.
Оставлю Директора в безопасном месте.
Sanki Tanrı'dan gelen dev bir ışık başka bir yerde hayata yeniden başlamanı söylüyordu.
Это как гигантский сияющий знак Господень, что стоит начать все сначала в другом месте.
Seni yol üzerinde güvenli bir yerde bırakmaktan mutluluk duyarım.
Я заброшу тебя по дороге в безопасное место.
Ücra bir yerde bu kadar çok inlediğimi hatırlamıyorum.
Я был тихо поскуливающим мешком в уголке.
Ama ikimiz de şu an karının çok daha iyi bir yerde olduğunu biliyoruz.
Но мы оба понимаем, что твоя жена сейчас в лучшем мире.
Böyle bir yerde sen tam bir sürpriz oldun.
В таком-то месте... ты как неожиданность.
- Bizimle başka bir yerde buluşmasını sağla.
Так давай встретимся в другом месте.
Seni tekrar gözaltına alırlarsa seni bir daha asla çıkamayacağın bir yerde tutacaklar.
А если они опять заполучат тебя, то будут держать там, откуда ты никогда не сможешь сбежать.
Kardeşim hala orada bir yerde, olumlu düşünüyorum.
В ней всё ещё есть моя сестра... Я уверен.
McGuire'nin bankasında bir bilgisayar patlattılar. doğrudan yerel bir boğum aktarmaları bulabilmek için, yanlış bir kod gönderdi. aktarmayı tamamladı, ve başka bir yerde paraları aktardı.
Они взломали компьютер в банке Макгвайера, чтобы он отправил данные в локальный узел, перехватив перевод, отправил ложное подтверждение перевода, а сам перевел деньги куда-то еще.
Yani tekrar'hiç bir yerde'miyiz?
То есть мы снова вернулись к нулю?
Burada bir yerde değil.
Где-то не здесь.
Sana sadece babamın akşam burada olacağını söylüyorum başka bir yerde olmak isteyebilirsin diye.
Просто предупреждаю тебя, потому что нянькой будет отец, если ты хочешь уйти.
Ya onları bir yerde tutuyorlarsa?
В каком смысле? Что, если их где-то держат?
Aradığımız eserler Cobble Hill'in merkezinde varlıklı ve mütevazi bir yerde bulunuyor.
Работы, что мы ищем, находятся в скромном доме в самом центре Коббл Хилл.
Bir yerde en iyisi olmamak seni bitiriyordur.
Тебе, наверное, невыносимо не быть в чём-то лучшим.
FBI'da gözaltına alınana kadar onunla hiç karşılaşmamıştın seni daha önce başka bir yerde görmüş olmalı.
Пока она была под опекой ФБР, вы с ней не пересекались, так что она явно видела вас где-то раньше.
Tanrım, burada bir yerde olmalı.
Боже, у меня должно быть что-то.
Ben olsaydım, ağa fiziksel erişimim olan bir yerde olurdum.
На их месте я бы обосновалась там, где есть физический доступ к сети.
Buradan uzakta bir yerde kendi kariyerimi kendim yapacağım.
Мне нужно начать собственную карьеру так далеко отсюда, насколько это вообще возможно.
Güvenli bir yerde.
Он в безопасности.
Hades üssüne bu kadar yakın bir yerde her şeyi hisseder.
Аид заметит что угодно в такой близости от своего дома.
Daniel daha iyi bir yerde olduğun için öyle mutluyum ki.
Дэниэл. Я так рада, что ты в лучшем месте.
Lord Carnarvon ücra bir yerde olmazsak daha iyi hizmet edeceğimizi düşünüyor.
Лорд Карнарвон считает, что нам пойдет на пользу, если мы свернем с набитой колеи.
- Artık çok daha iyi bir yerde.
- Значит, что любой, кто находится здесь...
Eğer kendini savunman için hala bir şans istiyorsan gözümün önünden kaybol ve davan üzerinde çalış. Çünkü benim geldiğim yerde bundan daha fazlası var.
Если ты всё ещё хочешь представлять себя, убирайся с моих глаз и работай над своей защитой, потому что у меня ещё много чего в запасе.
Hamile bir kadına saldırdın, üç kaburgasını kırdın marketin otoparkında baygın bir hâlde yerde yatarken onu öldüresiye dövdün.
Ты напал на беременную женщину, сломал ей ребра, избил её до такой степени, что она лежала без сознания на парковке супермаркета.
Eğer ofiste yatmaya ısrar edersen yerde yatmaktan vazgeçip kendine bir Japon şiltesi almanı öneririm.
Если так хочется ночевать в кабинете, советую не спать на полу, а купить себе матрас.
Yerde ve jakuzinin çevresinde herhangi bir ayak izi ya da işaretler bulamadım.
Я не нашел ни отпечатков пальцев, ни следов на платформе или на земле вокруг.
- Buralarda bir yerde olmalı.
Это где-то здесь.
Burası 70 katlı bir bina, her yerde olabilirler.
В этом здании 70 этажей, они могут быть где угодно.
Kendine bir dayanak bul... hayatında seni, ayakları yerde, aklını başında tutan kişidir.
Найди эмоциональную опору... человека, который есть в жизни каждого, который помогает успокоиться, оставаться в своём уме.
Yerde gerçekleşecek güzel ve sıkıcı bir ölüme razıyım.
Я хочу старой доброй скучной смерти на уровне земле.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]