English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ B ] / Bir çocuk gibi

Bir çocuk gibi tradutor Russo

1,036 parallel translation
On yaşındaki küçük bir çocuk gibi davranmıyorsun hiç.
Для 10-тилетнего мальчика ты ведёшь себя несерьёзно.
Uslu bir çocuk gibi tatlını ye.
Будь умницей, кушай десерт.
Benim bir çocuk gibi olduğumu asla söyleme.
Никогда не зови меня ребенком.
Tıpkı bir çocuk gibi sevişiyorsun çünkü çocuk gibisin!
Ты трахаешься как ребенок, потому что ты и есть ребенок!
Kardeşim bazen küçük bir çocuk gibi düşünüp konuşuyorsun.
Братан, иногда ты думаешь и говоришь, как маленький ребенок.
Ertesi gündü kardeşlerim ve oyunu onların kuralına göre oynamak için sabah ve öğlen elimden geleni yaptım ve aslında filmin müziği olmamasına rağmen fon müziği dinleterek bana beyazperdede tiksindirici şiddet görüntüleri gösterirlerken işkence sandalyesinde iyi işbirliği yapan bir çocuk gibi oturdum.
На следующий день, братья мои, я выложился под самую завязку, пытаясь утром и после обеда играть по их правилам. Я сидел как образцовый пай-мальчик, в лечебном кресле... пока они крутили насилие на экране,... на этот раз без озвучки, просто под музыку.
Şu ana kadar çok kaygısız, boş ve mutlu bir yaşamın oldu, tıpkı bir çocuk gibi.
Ты вел очень беззаботную, праздную... счастливую жизнь, до сего момента... Жизнь ребенка.
Sally kendini sevdiren bir çocuk gibi.
Ну и ну.
Sevgilisini başka bir erkekle basan lanet bir çocuk gibi değil.
Не как какой-то малый, который обнаружил, что его девчонка трахает кого-то другого.
O bir çocuk gibi.
Он такой ребенок.
Sen sadece güzeI bir çocuk gibi görün.
Твое дело выглядеть пай-девочкой.
Frank, bir çocuk gibi davranıyorsun.
Знаешь, Фрэнк, ты ведешь себя как ребенок.
Tıpkı bir çocuk gibi.
Как и все дети?
Ama sen mızmız bir çocuk gibi davranarak kanalımızı korkunç ve utanç verici bir pozisyona soktun.
Вместо этого, ты взбрыкнул как жеребец, и втянул всю сеть в скандальный и постыдный инцидент.
Açmaya çalışırken neredeyse bir çocuk gibi parmağımı koparıyordum, ve Clarence Hill bir bok yapmadı.
Я чуть не лишился пальца, пытаясь открыть его, как какой-то школьник, а Кларенс Хилл не делает ни черта.
Altı yaşında bir çocuk gibi konuşuyorsun!
Тебе что, шесть лет? Боже!
Çünkü hâlâ 5 yaşındaki bir çocuk gibi davranıyorsunuz!
И вы по-прежнему наивны как пятилетний мальчик.
Tamam, belki aptal değil, ama bir çocuk gibi saf.
Хорошо, может не глупый, но наивный как ребенок.
Bir çocuk gibi mi?
- Её нужно защищать. - Как ребёнка. - Да.
Üç yaşında bir çocuk gibi davranıyor!
Ведёт себя, как будто ей три года.
Komite büyük sebeplerin küçük kötülükleri... unutturacağı konusunda ve özgürlüğün de... bir çocuk gibi olgunlaşmak için acı ve göz yaşına ihtiyacı olduğu hususunda Machiavel'yle hem fikirdir.
Комитет общественного спасения хорошо это понял и решил, что для восстановления Республики ему нужна на какое-то время юриспруденция деспотов. Подобно Макиавелли он решил, что в моменты политического осознания самое большое добро сотрет самое маленькое зло.
Bir çocuk gibi oldum.
Я как маленький ребенок.
Seni çölden aldığımdan beri şımarık bir çocuk gibi davranıyorsun!
Я относился к тебе, как к избалованному ребёнку, с тех пор, как я подобрал тебя в пустыне!
Erken çocukluk yıllarıma baktığımda kendimi cama yaslanmış hiçbir zaman değiştiremeyeceği bir dünyayı izleyen ve bu dünyanın kendi başına değişmesini umut eden bir çocuk gibi görüyorum.
Когда я вспоминаю свое раннее детство... я вижу себя маленьким мальчиком, прильнувшим к окну постоянно смотрящим на мир не в силах ничего изменить но надеющийся, что все изменится само.
Bir çocuk gibi, onu koru.
Поняла, милая? Мсье очень слаб. Он как ребенок!
Büyük derdi olan... küçük bir çocuk gibi... ağlamak istiyorsun.
Знаешь, почему ты плачешь? О ком?
Bir köpeği çocuk gibi giydiriyorsunuz ha? Başka bir köpekle karşılaşırsa- -
Она у нас ест лук.
Bu, çocuk gibi davranıp aptal bir nutuğu dinlememiz anlamına gelmez.
Но это не значит, что мы должны вести себя, как дети, и слушать глупые лекции от какого-то дипломата.
Bir çift ka... kaygısız çocuk gibi.
Пара детей-придурков...
Bir çocuk gibi olduğunu hep söyledim.
Вот так. В детстве я всегда так поступал.
Shurochka? Aklına gelir miydi? Yakin tıpkı aptal bir çocuk gibi bana tutuldu.
Представь себе, Якин влюбился в меня, как мальчишка, сделал мне предлoжение и мы сейчас улетаем в свадебнoе путешествие.
Bir çocuk, aynı sizin gibi.
Мальчик, такой же, как вы.
Oldukça sıradan bir gün gibi gözüküyordu. Brad Majors ve nişanlısı Janet Weiss iki genç, sıradan ve sağlıklı çocuk eski hocaları ve yeni arkadaşları Dr. Everett Scott'u görmek için bir Kasım akşamı Denton'dan ayrıldıklarında.
Всё казалось совершенно обычным, когда Брэд Мэйджорс и его невеста Джанет Вайс - двое молодых, обыкновенных, здоровых ребят - покинули Дэнтом поздним ноябрьским вечером, чтобы навестить доктора Эверетта Скотта, бывшего учителя, а теперь их общего друга.
Şımarık bir çocuk, parazit gibi bir hizmetli ve alkolik bir kocakarı. Ölüp ölmemeleri kimin umurunda?
Избалованная наследница, жадная горничная и спивающаяся карга -... кого волнует, мертвы они или нет?
Bir kontla evlenip 12 çocuk yaptı ve duba gibi oldu.
Она вышла замуж за графа Экенштерна и родила 12 детей.
Fakat Müslüman bir çocuk olsun. Ve onu bir Müslüman gibi yetiştir.
Только обязательное условие - чтобы он был мусульманином и что ты воспитаешь его, как мусульманина.
Bir erkek çocuk dünyaya getiren kadın, sonradan çiçek gibi kuruyup soluyor.
Как только рожает дитя мужского пола, вянет и усыхает, как цветок.
- Bir oğul! Eşinin olması yetmezmiş gibi bir de çocuk yapmış ha?
Как будто мало иметь жену, так еще и сын!
Çocuk iyileşti. Önce bir kamarot, sonra da bir uzay seyyahı bir pilot, paralı asker oldu. 60 yıla bunun gibi yüzlerce şey sığdırdı.
Мальчик поправился, он стал юнгой, затем космическим матросом, пилотом или наемником, и перепробовал сотню других профессий за эти 60 лет.
Gördüğünüz gibi herkesin...'bu çocuktan nasıl faydalanabilirim'diye düşündüğü bir çocuk.
Понимаете, он был таким мальчиком, чье будущее каждый хотел бы приписать на свой счет.
Yaşına göre bir çocuk için saygılı ve sevimli, ama aynen Vincent Price gibi olmak hayali.
Для мальчика своего возраста он тактичный и приятный, Но он хочет быть совсем как Винсент Прайс.
Benim gibi, bir erkek çocuk istememişti.
Она не хотела такого мальчика, как я.
Buna bir başladılarmı, çocuk gibi davranırlar.
Эти двое как начнут беситься, точно, как дети малые.
- Belki de sen dönsen iyi olur. - Ben mi? Senin gibi hoş bir çocuk.
Может, лучше ты сам домой пойдешь,... мальчик-институтка?
Senin gibi beyaz bir çocuk neden eski bir armonikacıyla ilgilensin?
- Слушай, а почему белого парнишку вроде тебя, так интересует давно сгинувший гармонист.
Senin gibi genç bir çocuk nasıI lüks bir araba sürebiliyor?
Откуда у такого молодого парня, как ты, такая дорогая машина? Украл? Украл, да?
Dinle, Sert çocuk. Bir, Tüm sorun senin Nobel adayı gibi davranmandan..
Брад... во-первых, это была полностью твоей затеей, Достойной нобелевской премии...
Hemen bir çocuk yapıp ağaç dikmek istiyorum demiyorum. Ama uzun bir günden sonra Philip Marlowe gibi eve gelip, kediyi beslemek güzel olurdu. Ateşinin çıkması, gazeteden parmaklarının boyanması,
Не то, чтобы я хотел родить ребёнка или посадить дерево... но было бы здорово, придя домой после длинного дня... как Филипп Марлоу, покормить кошку... заболеть, испачкать пальцы краской свежей газеты.
Çocuk dev gibi bir şeydi!
Этот парень просто монстр.
Senin gibi hoş genç bir çocuk avlanmayı bitirdikten sonra gelecek için,.. hayatında bir bayan arkadaş düşünmeli.
Молодой человек как ты, должен подумывать о будущем, тебе не всегда придётся быть холостяком.
Yüce Tanrım, tıpkı babası gibi bir çocuk verdin bana.
Иметь сына, точную копию своего отца. Не упоминай о нём, потому что я ничего не хочу знать о нём.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]