Onu bulacaklar tradutor Russo
87 parallel translation
Sizce onu bulacaklar mı?
- Вы думаете, они найдут его?
- Onu bulacaklar.
Дальше коридора не уйти.
- Onu bulacaklar.
- Его найдут.
Üssü parçalarına ayırıp birleştirmek zorunda kalsalar da onu bulacaklar.
Если им потребуется, они вывернут все наизнанку.
Arıyorlar. Onu bulacaklar.
Они работают над этим, они ищут его.
Ama askerlerim peşinde, yakında onu bulacaklar ve... Konuşmak istemiyorum. Onu bul yeter.
Ќо мои лазутчики вышли на еЄ след и теперь это только дело времени... √ енерал, € не желаю это обсуждать.
Onu bulacaklar.
Они ищут его.
- Wes ve Gunn onu bulacaklar.
- Уес и Ганн собираются его выследить.
- Onu bulacaklar.
- Они найдут его.
Onu bulacaklar.
Они найдут ее.
Onu bulacaklar ve bizi öldürmeye gelecekler.
Его найдут и обязательно явятся сюда.
- Onu bulacaklar.
- Они её найдут.
Onu bulacaklar.
Они его найдут.
Onu bulacaklar.
Они найдут его.
Oh, evet, eminim onu bulacaklar. Bu harika.
Пап, она так давно уже исчезла...
Onu bulacaklar.
Её нашли.
Sana onu bulacaklarını söylemiştim.
Я же говорил, что её найдут.
Ama onu bulacaklar.
- Но, тогда они забирать её!
Onu bulacaklar ve iyi zaman geçirtecekler.
Они были бы рады найти его. Проявить все своё радушие.
Onu bulacaklar.
Они оплатят их ее оленями.
Hastaneye gidip onu bulacaklar.
Вызвал её родителей. Приедут прямо в больницу.
Onu bulacaklarını düşünmüyorsun? Değilmi? .
Ты не веришь, что они ее найдут.
- Onu bulacaklarına inanmıyormusun.
- ты думаешь они ее не найдут.
Laura'ya bunu yapan o orospu çocuğu onu bulacaklar.
Тот сукин сын, который сделал это с Лорой, они найдут его.
Ama şuan içerikte bazı şeyler eksik ve onu bulacaklar
Но именно сейчас ему чего-то не хватает, и, думаю, оно само к нему придет.
Ama işbirliği yapmasam bile eninde sonunda onu bulacaklarını biliyordum.
Но я знала. что даже если не буду сотрудничать, рано или поздно они его найдут.
Onu bulacaklar.
Они найдут её.
Ve onu bulacaklar.
И они найдут его.
- Onu bulacaklar.
- Они найдут её.
Onu bulacaklar, tekrar özgür kalacak ve oturup, buna izin veremeyiz.
Его найдут, и он снова будет на свободе, этого нельзя допустить.
- Onu bulacaklar.
- Они его найдут.
Sonunda tamamen giysisiz kaldığında cip var mı diye onu tarayacaklar, ve onu bulacaklar.
Наконец, после того, как его полностью разденут, они просканируют его на предмет поиска любых электронных устройств. И они найдут его.
Cesedi bulacaklarını ve polise onu benim öldürdüğümü anlatacaklarını söylediler.
Они сказали, что спишут это убийство на меня.
Çocuklar onu yarın bulacaklar.
Утром его найдут дети.
Onu nasıI bulacaklar söyleyeyim.
Я вам скажу, как они его найдут.
Larissa'yı bulacaklar, bulacak onu!
Сейчас он её найдёт.
O sadece çalıyor, yakında onu da hurdalıkta bulacaklar.
Вот что тебе скажу. Он вор, и крадёт у честных людей.
Treni nasıl bulacaklarını söyletene kadar sorguya çekecekler onu!
Мы все погибнем!
- Onu bulacaklar mı?
- Найдут?
Onu nasıl bulacaklar Allah bilir.
Одному Богу известно, что они с ней сделают.
Onu bulacaklar.
- Они найдут его.
8 ya da 10 ay sonra onu bir kanalizasyonda ya da çöplükte bulacaklar. Olacağı bu.
А найдут его через восемь-десять месяцев где-нибудь в канализационной трубе там, или где-нибудь на помойке, и всё.
İsmini bile söyleyemezken, onu nasıl bulacaklar?
Даже имя трудно произнести, как же его найдут.
Onu getirdiğin için burayı bulacaklar!
Они явятся следом за ней.
Bir gün bir ceset bulacaklarını ve... onu oraya koyanın sen olacağını söyledi.
"Джейни Уэскотт. 0 7700 900 955" – Сказала, что однажды они приедут на место убийства, а труп будет на твоей совести.
O değildi eğer böyle dersem onu bizim için bulacaklarını düşündüm.
Это был не он... Я это сделала, потому что... Я думала, они его найдут...
Onu nerde bulacaklarını söylemeye çoktan başladı.
Он уже начал распространять информацию, где его можно найти.
Nora onu terk edeceğini söyledi, ve o da böyle bir şeyi denerse, cesedini East Nehri'nin dibinde bulacaklarını söyledi.
Она сказала, что уходит от него, и тогда он сказал, что если она это сделает, её тело точно найдут на дне реки Ист-Ривер.
- Onu kesin bulacaklar.
Я правда думаю, что они ее найдут.
Bulacaklar mı onu?
Ее найдут?
Ve onu... Arabasının bagajında bulacaklar.
И они найдут его... в багажнике его машины.
onu bul 30
onu buldular 16
onu buraya getir 82
onu bana ver 330
onu ben buldum 23
onu bana getir 26
onu buldum 214
onu biliyorum 95
onu bilmiyorum 36
onu buldun mu 57
onu buldular 16
onu buraya getir 82
onu bana ver 330
onu ben buldum 23
onu bana getir 26
onu buldum 214
onu biliyorum 95
onu bilmiyorum 36
onu buldun mu 57