Özel bir şey tradutor Russo
1,535 parallel translation
Özel bir şey yok.
Конкретно - ничем.
- Sanırım burada özel bir şey var.
- Думаю, я нашёл кое-что особенное.
Sana çok özel bir şey göstereceğim.
Хочу показать тебе нечто особенное.
Özel bir şey yapmıyoruz.
Ничего особенного.
Eğer özel bir şey olduysa, Bana söylemen lazım değil mi?
- Если бы случилось что-то особенное, ты бы уже мне все рассказала.
Zira Clouzot'dan ancak çok özel bir şey beklenebilirdi.
С Клузо это может носить только исключительный характер.
- Özel bir şey mi? - Bir nevi.
- Это что, военная тайна?
Bana özel bir şey değil ; diğer evlere de yapıyorlar.
- Не только меня, другие дома тоже.
Aslında yarın için bize özel bir şey planladı. Van der Bilt'lerin yıllık yardım balosu polo oyununa bizim adımıza bir masa ayarladı.
Вообще, у нее есть для нас развлечение на завтра - столик на наше имя на ежегодной благотворительной игре в поло Ван Дер Билтов в Гринвиче.
Nick, sana özel bir şey söyleyebilir miyim?
Ник, могу я рассказать тебе нечто личное?
Şu "sana karşı özel bir şey hissetmiyorum" gibi bir havaya büründü.
Его окружала атмосфера в духе "В общем, я тебя не то чтобы люблю".
Dokunduğun yer özel bir şey!
Что-то личное.
Ben de daha özel bir şey yapma yetkisini kendime verdim.
Сколько еще им нужно денег? Я взял на себя смелость подарить кое-что более особенное.
Çok özel bir şey...
Что-то... очень особенное.
- Donny şu an soru sormak yok, bu özel bir şey, tamam mı?
- Донни, никаких вопросов сейчас, ясно? Это личное.
Aslında, özel bir şey değil.
Да что там, мы ничего...
- Eğer özel bir şey arıyorsan...
Если ты ищешь что-то конкретное...
Özel bir şey değil.
Да ничего особенного.
Aramızda özel bir şey olmasına gerek yok.
Знаешь, нам не нужно ничего из того, что я говорил.
Yasaklanmış romantik bir buluşma varsa özel bir şey vardır Moz.
Тайные романтические встречи как бы очень личное дело, Моз.
Daha fazlası, daha özel bir şey olması lazım.
Есть что-то бОльшее. Нечто особенное.
Özel bir şey yok.
Ничего особенного.
Sana çok daha özel bir şey almak istiyorum.
Я хотел сделать тебе особенный подарок
Gitarımla ona serenat yaptım. vay.. bu... bu çok özel bir şey.
Так что, просто продай мне пару таблеток сейчас, а потом я куплю остальные, или еще как?
Özel bir şey aslında.
Он украл мою сумочку.
Ancak aradığı şey sandığınız gibi bir su birikintisi değil,... çok daha özel bir şey.
Но не к водоёму, как мы могли бы предположить. Она ищет нечто особенное.
- Oh, Bunun ikimiz arasında özel bir şey olmasına gerek yok, değil mi?
Ну, у нас в языке нет такого понятия, разве нет?
Onlarda özel bir şey var mıydı?
Они какие-то особенные?
Muhtemelen o, sosyal ilişkileri zayıf olan biri, ona iyi davran, ona özel bir şey al, onu kibarlığınla bitir.
Возможно ей просто не хватает навыков общения, так что будь с ней мил, подари ей что-нибудь особенное, убей ее своей добротой.
şimdi özel bir şey yapmak istiyorum arkadaşlarımdan birinin anlattığı bir şeyi aktarıcam.
Я хочу сделать кое-что особенное, прямо сейчас и посвятить это одному моему другу.
Özel bir şey konuşacağım.
Это будет личный разговор.
İkile Agnes. Kristofferson'la özel bir şey konuşacağım.
Прогуляйся, Агнесса, мне нужно побеседовать с Кристоферсоном с глазу на глаз.
Özel bir şey hatırlıyor musun? Sadece güneş ışığının üzerime geldiğini hatırlıyorum.
А ничего необычного в памяти не осталось?
Daha özel bir şey?
Нечто особенное?
Gerçekten bir hediye özel bir şey isteseydin bu şey ne olurdu?
Если б ты хотела в подарок что-то особенное, что б ты выбрала?
- Özel bir şey olmadı.
Ничего особенного.
Özel bir şey yok, Ekselans.
Ничего особенного, Ваше превосходительство.
Bu özel partide bulunan beylerin tümü müvekkilimin yanlış bir şey yapmadığını beyan edecektir.
Любой, кто находился на этой частной вечеринке, подтвердит, что мой клиент не сделал ничего плохого.
Tıpkı sizin gibi, bayım. Çünkü buradan bakınca özel şoför görünümlü banka soyguncusundan başka bir şey görünmüyor.
Очень похоже на вас, сэр, потому что на этот момент, вы всего лишь методичный грабитель банка, притворяющийся шофером.
Bu tür özel konuları konuştuğum için özür dilerim ama siz İngiltere Kraliçesisiniz ve artık özel şey diye bir şeyiniz yok.
Простите, что говорю о таких личных вещах, но вы теперь королева Англии. И у вас более нет ничего личного.
Özel hayatı hakkında bir şey bilmiyordu.
- Что он ничего не знал про её личную жизнь.
.. ve onu bir şey için kullanıyorlar, özel bir proje için. Sadece organizasyondaki en güçlü kişilerin bildiği bir tane.
И они используют ее для чего-то, специальный проект чего-то, о чем знают только самые могущественные люди в организации.
Elimde Leslie'nin özel puan cetvelini görüyorsunuz kategorileri şöyle : sunum, zeka, kadın tarihi üzerine bilgisi, etkili jestler, ayırıcı özelliği ve Naomi Wolf Faktörü diye adlandırdığı bir şey.
Это таблица оценок Лэсли, с такими категориями как презентабельность, интеллект, эрудиция, продуктивность, даже не знаю что это, и что-то под названием Naomi Wolf Factor
Eski ezeli bir düşmanım dahil olduğu özel bir meydan okuma ve bu hakkettiğim bir şey. Anlıyor musun?
Это личный вызов, который включает в себя старых врагов, а также кое-что, что я заслуживаю.
Gecemizi çok özel yapmak için bir kaç şey getirdim.
Я тоже прихватила пару вещей, которые сделают нашу ночь особенной.
üzülme. üzülme.'fakat özel bişeye ihtiyacımız vardı- - son küçük bir şey gerçekten işe yarayacak birşey.
Спокойно. Спокойно. " Но нам нужно было что-то особенное... последний штрих, над которым надо было попотетью.
Hanımefendi, sizinle özel olarak bir şey konuşabilir miyiz?
Фроляйн, прошу Вас, Вы не уделите мне несколько минут наедине?
Burada bir şey meydana getiriyoruz. Bizim için özel olan bir şey.
Ведь мы создаем что-то для себя, что-то особенное.
Gereken tek şey seninle özel bir röportaj yapmak.
Если я возьму у тебя эксклюзивное интервью.
Beni özel sekreteri yapmadıysa bunun altında başka bir şey olmalı.
Если я не буду ее личным секретарем, тогда кем же?
- Özel bir şey.
- Что-то личное.
özel bir şey yok 45
özel bir şey değil 31
özel bir nedeni yok 17
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
özel bir şey değil 31
özel bir nedeni yok 17
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey oldu 106
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey oldu 106
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69