The art перевод на турецкий
60,295 параллельный перевод
Whatever the reasoning you have, for ragging on Wally,
Wally'ye her ne sebepten dolayı kızıyorsan lütfen çöz artık şunu.
He is afraid the humans will attack, but now that you're here, he will bring the fight to you.
İnsanların saldırmasından korkuyor ama artık burada olduğuna göre dövüşü sana getirecek.
- Mm. - But, Flash... if he were to be defeated, the other gorillas would see his weakness and would no longer follow him.
Ama eğer yenilecek olursa Flash diğer goriller zayıflığını görür ve artık onu takip etmez.
You did, and now I am the ruler of Gorilla City, and all the gorillas will follow me.
Yendin. Artık Goril Şehri'nin hakimi benim ve tüm goriller beni takip edecek.
Well, then... let's get the hell out of here.
Öyleyse buradan gidelim artık.
Now I am the ruler of Gorilla City, and all the gorillas will follow anything I order.
- Artık Goril Şehri'nin hakimi benim. Tüm goriller emirlerime uyacak.
You know, maybe I should just swallow the pill.
Belki de artık gerçeği kabullenmeliyim.
Get to the point already, if you have one.
- Sadede gel artık, tabii varsa.
All right, well, if the city doesn't need my help anymore, I'm gonna head back to Earth-19.
Madem artık şehrin yardıma ihtiyacı yok, ben Dünya 19'a dönüyorum.
You know, I couldn't before because he was in the Speed Force, but, now that he's out of it, feeling footloose and fancy-free, I'm sure...
Daha önce yapamamıştım çünkü Hız Gücü'ndeydi ama artık oradan çıktığına ve kafasına göre takılabildiğine göre...
Yes, but... they are the only ones that are in control of what happens to them now, as are the two of you.
Evet ama artık onlara olacakların kontrolü sadece onlarda. Ve sizde.
I spend a few days on Earth-19, and set you up with something state-of-the-art.
Birkaç gün Dünya 19'da kalacağım ve sana son model aletler ayarlayacağım.
The odds seem pretty even now, huh?
Artık şansımız eşit gibi duruyor, ha?
I don't know, it's like you're not carrying the weight of the world on your shoulders.
Sanki artık tüm dünyanın yükünü omuzlarında taşımıyorsun.
You didn't have that the last time, - so we have the upper hand now.
Geçen sefer elinde bu yoktu, artık üstünlük bizde.
If the sound of the tuning fork hurts the sirens, imagine that magnified by a thousand.
Eğer bir diyapazonun bile çınlaması sirenlere zarar veriyorsa, bunun bin kat artırıldığını düşün.
The evil lackey you are trying to reach is no longer at your service.
Ulaşmaya çalıştığınız kötü uşak artık hizmetinizde değil.
And when it gets amplified by the striker and bell, it rips a hole open, straight to Cade.
Ve tokmak ve çan tarafından artırıldığında doğrudan Cade'e bir oyuk açıyor.
Because my lovely humanity is back on and I am seeing the world through rose-colored glasses.
Çünkü benim o güzel insanlığım geri geldi ve dünyayı artık renkli gözlüklerle görüyorum.
This isn't the town we grew up in anymore.
Burası artık o büyüdüğümüz kasaba değil.
Just reverse the damn spell.
Şu büyüyü geri çevir artık.
Come now, Detective, it's the 21st century.
Yapma ama dedektif, 21. yüzyıldayız artık.
Bloody hell, for the last time, she is not an ex.
Son kez söylüyorum artık. O eski partnerim falan değil.
There's two lives on the line here.
Ortada iki kişinin canı var artık.
My, my, how the tide has turned.
Yok artık. İşler tersine dönmüş.
I tackled him to the ground, we-we struggled for a bit, and, God, I guess if he injected me somehow, it would have to be just...
Onu yere düşürdüm biraz mücadele ettik ve orada ne olduysa artık bana o zaman enjekte etmiş olmalı.
Help us get the professor's antidote, and we'll get out of your children's art festival.
Profesörün panzehirini bize ver biz de senin çocuk festivalini terk edelim.
This feud that you have with Father, I refuse to be caught in the middle any longer.
Babamla aranızdaki husumetin ortasında kalmak istemiyorum artık.
We need the situation in America settled now.
Amerika'daki durumu artık çözmemiz gerekiyor.
But I'm a man now, Dr. hess, and I can see the choices, and I choose to do the right thing.
Artık büyüdüm Dr. Hess, seçenekleri görebiliyorum. Doğru olan şeyi seçiyorum.
Wedged between the positive terminal and the frame.
Artı uçla şasi arasına sıkıştırılmış.
Nets and lines for fishing used to be the main industry, but we're the only one left making them in Broadchurch now.
Balıkçı ağları ve oltaları eskiden büyük bir sektördü. Ama artık Broadchurch'ta bu işi yapan sadece biz kaldık.
Well, it doesn't prove anything, but it just increases the probability that her attacker lives locally.
Bir şey kanıtlamasa bile saldırganın buranın yerlisi olma ihtimalini artırır.
On Sundays now, the church is emptier than before Danny was killed.
Artık Pazar ayinleri Danny'den öncesinden bile boş.
You know? And, after all the talking, all the counselling, this anger, it's not going anywhere, it's getting worse.
Onca konuşma, onca seans öfkemi azaltmıyor, aksine artırıyordu.
All the problems that you guys have been having, it doesn't matter now.
Aranızdaki sorunların artık bir önemi yok.
But sometimes you have to draw the line.
Adama artık bir dur demenin vakti geldi de geçiyordu.
The place I thought was home... wasn't anymore.
Evim sandığım yer meğer artık evim değilmiş.
Feels like the more we talk to, the more we rule in.
Ama birileriyle konuştukça şüpheli listesi artıyor gibi.
Now all the boys are hounding me and I can't stay here.
Şimdi okuldaki tüm erkekler rahatsız edip duruyor, burada kalamam artık.
However, based on the information she gave to her ISVA, we now have three scenes to compare.
Ama danışmanına verdiği bilgilere göre kıyas için artık üç olay yerimiz var.
Look, I know you're not the person you were before you were raped, but...
Tecavüze uğramadan önce olduğun kişi değilsin artık, bunu biliyorum ama...
I bought the breakdown truck at auction a few years back.
Çekici aracını birkaç yıl önce açık artırmada satın almıştım.
You don't now have an alibi for the time of the attack and your DNA is on that sock.
Saldırı saati için artık şahidin yok ve DNA'n çorabın üstünde bulundu.
That will no longer involve the brothers.
Artık kardeşleri bağlamaz.
The raids are not so frequent now.
- Akınlar artık o kadar sık düzenlenmiyor.
There's a whole chapter about it in Art of the Deal.
Anlaşma Sanatı kitabında var.
- [car door slams] - Titus. We've got to get to the blimp.
Titus, artık balona geçmeliyiz.
"It is the source of all true art and science."
Tüm gerçek sanat ve bilimlerin kaynağı budur. "
The Baudelaires will be sent to a suitable guardian and this series of unfortunate events has come to a close.
Baudelairelar, uygun bir vasiye emanet edilecek ve bu talihsiz olaylar dizisi de artık son bulacak.
I don't give a fig about the Baudelaire fortune, Mr. Poe, what with my salary from the Herpetological Society.
Baudelaire serveti umurumda bile değil, Herpetoloji Derneği maaşım yetiyor da artıyor.
the artist 45
artist 86
arthur 2263
artista 23
artists 74
artemis 45
artificial 17
article 139
arts 42
artie 1149
artist 86
arthur 2263
artista 23
artists 74
artemis 45
artificial 17
article 139
arts 42
artie 1149
arturo 174
articles 27
artistic 22
arthur pendragon 29
art dealer 82
artem 17
artherton 25
articulate 20
arthritis 25
artillery 38
articles 27
artistic 22
arthur pendragon 29
art dealer 82
artem 17
artherton 25
articulate 20
arthritis 25
artillery 38
artwork 22
artoo 44
the autotrophs began to drool 82
the actor 54
the apocalypse 36
the accountant 17
the accident 58
the airport 62
the attic 32
the air 87
artoo 44
the autotrophs began to drool 82
the actor 54
the apocalypse 36
the accountant 17
the accident 58
the airport 62
the attic 32
the air 87
the architect 42
the armory 16
the address 54
the all 89
the affair 31
the asshole 16
the answer is 144
the answer is no 232
the apartment 34
the answer is yes 95
the armory 16
the address 54
the all 89
the affair 31
the asshole 16
the answer is 144
the answer is no 232
the apartment 34
the answer is yes 95
the animals 29
the arm 18
the anger 33
the angels 28
the americans 76
the authorities 21
the army 80
the android 74
the accent 16
the american 44
the arm 18
the anger 33
the angels 28
the americans 76
the authorities 21
the army 80
the android 74
the accent 16
the american 44