Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ A ] / Ama bilmiyorum

Ama bilmiyorum перевод на английский

25,580 параллельный перевод
Aklıma geliyor ama bilmiyorum ne olduğunu- -
Something comes to mind, but I don't know what...
Minicik tepki, ama ben onu doğru mu anlamışım bilmiyorum...
Just the tiniest bit. But I want to... I don't know how to find out if...
Neredesin bilmiyorum, ama yarın ofisimde olacaksın.
I don't know where you are, But you will be in my office tomorrow.
Ne içtim bilmiyorum ama, beni ölümüne kendimden geçirmiş.
I don't even know what I drank, but it knocked the hell out of me.
Nasıl olduğunu bilmiyorum ama sanırım uyarılmışlar.
I don't know how, but they must have gotten tipped off.
Nereye gittiğini sanıyorsun bilmiyorum dostum ama buraya giremezsin.
I don't know where in the world you're going, buddy, but it ain't in here.
Bunu nasıl başarıyor bilmiyorum ama, bu gittikçe tuhaflaşıyor.
I don't know how it's possible, but he's getting weirder.
- Bilmiyorum ama bir daha arayayım.
Uh, I don't know. But I-I'll try her again.
Ne kadarını hatırlıyorsun bilmiyorum ama...
I don't know how much you remember but...
Winston, bu nasıl çözülecek bilmiyorum ama yeterince iyi olduğunu bilmen lazım.
Winston, I don't know how this is going to work out, but you need to know that you're good enough.
Bak Jim, bu durumla ilgili aklın nerede bilmiyorum ama onu çok sevdiğimi bilmeni istiyorum.
Look, Jim, I don't know where your head's at with all this, but I want you to know that I love her very much. I'm gonna take good care of her.
Onu görmeye gittiğinde neler oldu bilmiyorum ama tahmin etmek de zor değil.
I don't know what happened when you went to see her, but I can take a pretty good guess.
Bana Indian Hill'de ne yaptılar bilmiyorum ama acıyı hissetmiyorum.
Whatever they did to me at Indian Hill, I don't feel pain.
Sırada ne var bilmiyorum ama, bildiğim şu ki...
I don't know what's next, but I know...
Dediğim gibi, ne yaptığımı düşünüyorsunuz bilmiyorum ama ben yapmadım.
Like I said, so whatever the hell you think I did, I didn't.
Bilmiyorum. Ama Bay Nygma'nın bir özel teslimattan bahsettiğini duydum, eve faturadan başka hiçbir şey gelmedi gerçi.
I don't know, but I hear Mr. Nygma talking about special delivery, but nothing come to the house but bill.
Tam önümde duruyordu, apaçık oradaydı, belki bir hayaletti.. ... belki de bir hayal, bilmiyorum ama... Gerçekti.
She stood right in front of me, clear as day... a ghost or a vision, I don't know, but... she was real.
- Bilmiyorum ama öğrenmeliyiz.
I don't know, but we need to find out.
Kim olduğunu bilmiyorum ama...
I don't know who you are, but...
Ama bu elimdeki tek şans, başka şansım olur mu bilmiyorum o yüzden değerlendirmem gerek.
But this is my only chance, I don't know if I'll get another so I have to take it.
Tekrar zihnine girebilirim ama bu iyi bir fikir mi bilmiyorum.
I can go inside his mind again but I don't know if that's a good idea.
Bilmiyorum ama sebebini bulacağım.
But that's exactly what I'm going to find out.
Bu eline yarın mı ulaşır yoksa 30 yıl sonra mı bilmiyorum ama gerçeği bilmeni istiyorum.
I don't know if you'll get this tomorrow or, uh, 30 years from now, but I want you to know the truth.
Bunların ne demek olduğunu hâlâ bilmiyorum ama kulağa iyi bir şeymiş gibi geliyor.
Well, I've still no idea what that means, but it sounds good.
Bana bak, benim hakkımda ne duyduğunu bilmiyorum ama K-Dog bir şeyin kokusunu alırsa asla peşini bırakmaz.
Look, lady. I don't know what you've heard about me, but when the K-Dog gets a bone, he doesn't let go.
Çay içer misin bilmiyorum ama...
I don't know if you drink tea, but...
Dün neyin vardı bilmiyorum ama başın dertte.
Don't know what was with you yesterday, but you're in trouble.
Magda şimdi öyle geliyor mu bilmiyorum ama iyi olacaksın.
Magda, I-I know it doesn't feel like it right now, but... you're gonna be all right.
Belki fazla şey bilmiyorum ama ele geçirilmemiş insan nasıldır bilirim.
I may not know much, but I know people don't "look" possessed.
Siz ve çocukların arasında ne geçiyor bilmiyorum ama bir anneden anneye şunu söyleyebilirim ki onlar iyi adamlar.
I don't know what's going on between you and your boys, but I gotta tell you, mom to mom... they are good men.
Bilmiyorum ama bisiklet sürmek için biraz geç bir saat.
I don't know, but it's a little late to be riding your bike.
Bilmiyorum ama ortalık çöplüğe dönmüş.
I don't know. I mean, it's a mess.
Bunu sana söylediğim için üzgünüm Brick ama okul birincisi olabilecek misin bilmiyorum.
Well, I'm sorry to tell you this, Brick, but I don't know that you're a shoo-in for valedictorian.
Kim olduğunu bilmiyorum ama, öldüğü gece onunla buluşmayı planlıyordu.
I don't know who, but she had plans to meet him the night she died.
Bilmiyorum. Ama eğer DNA alabilirsek...
I don't know, but if we got the DNA...
Ne söyleyeceğini bilmiyorum ama insanların önünde yapmasına izin veremeyiz.
I don't know what ax he has to grind, but clearly we can't let him do it in public.
Cevabı bilmiyorum ama...
I don't have an answer, but, you know...
Ne olduğunu bilmiyorum ama üzgünüm.
I don't know what you are... but I am sorry.
Bak, henüz nasıl olacağını bilmiyorum ama artık biliçlisin. Bu bir şeyler isteyebilirsen demek.
Look, I don't know how just yet... but you're conscious now.
Acıyı hissedebildiğini biliyorum ama iyi şeyleri hissedebiliyor musun bilmiyorum.
I know you can feel pain, but... I don't know if you can feel, like... the good stuff.
Bilmiyorum ama gitmeliyim.
I don't know, but... I have to go.
Ve ödevimi yapmak için bir sentetik beynine ihtiyaç duysam bu hile olur mu bilmiyorum ama eğer başarısız olursam beni bir alt gruba yerleştirecekler.
And I know it would be cheating if I got a Synth brain to help me do the work, only, if I keep getting fails, they're going to put me in a lower group.
Henüz o teknede... ne olduğunu bilmiyorum. Ve olanlar konusunda yalan söyleyip söylemediğini de bilmiyorum. Ama birşey hakkında yalan söylediğini biliyorum.
I don't know yet exactly what happened on that boat and I don't know if you're lying about what happened between you and Alyssa, but I do know you're lying about something.
Neler oluyor bilmiyorum ama bu basit bir greve benzemiyor.
I don't know whats happening, but it's not a simple strike.
Bilmiyorum.Ama onu kendisinden kurtarmamız lazım.
I don't know. But we got to save him from himself.
Şu anda kime döndün bilmiyorum ama onlar kardeşin olan Zetalar değil. En iyi arkadaşların kesinlikle onlar değil.
I don't know who this person you're being right now is, but they are not a Zeta sister, and they are certainly not my best friend.
- Bilmiyorum, ama söyleme.
- I don't know, but don't say it.
O yellozla birlikte ne yapmaya çalıştığınızı bilmiyorum ama senin canına okurum!
I don't care what you and that bimbo try to pull, I will eat your goddamn lunch on this deal.
O ne diyor bilmiyorum ama "imkânsız" kelimesiyle aynı değil.
I don't know what he's saying, but it's not the same as "impossible."
O ne demek bilmiyorum ama bir kez birinden duymuştum, yani o sensin.
I don't know what that means, but I heard somebody say it once, and you're it.
Sinir hücresi ağı, fiziksel deneyimleri kopyalamanın yollarını çözümlemiş olabilir belki ama bu eşsiz bir şey olurdu. Bilmiyorum.
I don't know.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]