Ama nasıl перевод на английский
18,149 параллельный перевод
Ama nasıl yapmam?
But how could I not?
- Evet ama nasıl?
Yeah, but how?
Böyle söylemesi kolay ama nasıl hissettirdiği konusunda hiçbir fikrin yok.
That is so easy for you to say, because you have no idea what it felt like to go through that.
Afedersiniz ama nasıl "kazuldı"?
I'm sorry, but "been dug"?
Bu 7B meselesi, ama nasıl yapmamız gerek...
It's 7R, but how are we supposed to...
Ama nasıl?
How?
Evet, ama nasıl böyle bir söz vereyim ki?
Yeah, and how can I promise you that?
Ama nasıl yapılacağını biliyorsun.
But you know how to do it?
İyi ama nasıl?
But how?
Onu hemen bulmalıyım ama nasıl?
I have to find him right away, but how? Excuse me.
- Ama nasıl?
But how?
- Ama nasıl?
But... how?
Hayattaydım ama dünyayla iletişim kuramıyordum. Onunla konuşup nasıl olduğunu kontrol etmek istedim.
a similar place not so long ago, and, um you know, alive, but not able to interact with the world, and, uh, I just wanted to check in with him and see how he was doing.
Giyinirdim ama yeni çıkan tüm patates cipslerini yiyenlerin nasıl giyindiğini bilmiyorum.
I would, but I don't know what the people who test out all the new potato chip flavors wear.
Nasıl yapıyorsun bilmiyorum ama ağzından tek bir kelime çıkmamasına rağmen kendimi berbat hissetmeme neden oluyorsun.
And I-I'm... I don't know how to do this thing that you do where you make me feel like crap and there are no words coming out of your mouth.
Buna şu an evet diyebilirim ama bana güvenebileceğini nasıl bilebilirsin ki?
I could say yes to that right now, but how would you know you could trust me?
Bitti çünkü bendeki sorunlarla nasıl mücadele etmeye hazır değildim hiç hazır olabilecek miyim bilmiyorum ama bu konuda yardım alıyorum ve bunu sana söylemek istedim.
It ended because I wasn't ready to confront what was wrong with me, and I don't know if I'll ever be ready, but... I've been seeing someone, and I wanted to tell you about it.
Bu işe nasıl karıştığımı bilmiyorum ama buna ihtiyacım olduğunu biliyorum, Rachel.
And I don't know how I got into this, but... I know that I need to do this, Rachel.
Ama Rachel ile çıkmaya başlamalarından önce bana gelmedin. Şirketimin peşine düşmeyeceğin konusunda sana nasıl güvenebilirdim?
How could I have known I could have trusted you not to come after my firm?
Nasıl başardığını bilmek istemiyorum ama evet girdik.
I don't want to know how you did it, but... Yes.
Kardeşiniz işbirliği yapmadı ama küçük Sawyer sizin Taylor Teyze'siyle evin önünde nasıl öpüştüğünüzü anlatmaya çok istekliymiş.
Your sister was not particularly cooperative, but little Sawyer was very eager to tell us all about how he saw you and Auntie Taylor kissing outside your house.
Ama hocam gerçekten, bir insan nasıl ineğe dönüşebilir?
But seriously, Sir, how does a person turn into a cow?
Ama bu nasıl işler?
But how does that work?
Üzgünüm, ama size nasıl yardımcı olacağımı bilemiyorum.
I'm sorry, but I don't see how I can help you.
Nasıl istersen öyle anla Wallace ama böyle olacak.
Put it however you want, Wallace, but it's happening.
Üniformayı çıkaralı uzun zaman olduğunu biliyorum ama herhalde aktif görevde olmanın nasıl olduğunu hatırlıyorsunuzdur, yoksa sosyetik takım elbiseniz hafızanızı mı etkiledi?
I know it's been a while since you took the uniform off, but surely you remember what it's like to be on the ground in here, or maybe your fancy suit affects your memory?
Yaralanmayı da değerlendirmem gerekiyor ama bunu nasıl ele alacağımdan tam emin değilim.
I'm also supposed to assess injury, but I'm not exactly sure how to approach that.
Ama... nasıl mümkün olur? hemde benim üç tane kredi kartım var.
But... how is it possible that all three of my credits cards are...
Evet, ama onları nasıl bulacağız?
Yeah, but how do we find them?
Henüz nasıl bilmiyorum ama bana inan. Bu adamı tanımıyorsun.
I don't know how yet, but trust me.
Farklı olduğunu sanmıştım ama aynı ağabeyim gibisin. İnsanları nasıl içinize çektiğiniz hakkında hiçbir fikriniz yok.
I thought you were different, but you're just like my brother.
Ama 16 saatten az bir sürede bunu nasıl yapacaksın?
However, what can you possibly uncover in less than 16 hours?
Peki ama yüksek seviye Neolardan biriyse bir klonun nasıl gözüktüğünü anlamaz mı?
OK, well if she's a high level Neo, won't she know what a clone looks like?
Tüm hayatımı seni gözlemleyerek harcadım ama asla nasıl seninle birlikte olabileceğimi anlamadım.
I've spent my whole life observing you, but I don't know how... to be with you.
Nasıl olduysa, Krystal'ın yanlış ama garip bir şekilde etkili araştırmasında kendini Delphine'in izinde bulmuş.
Somehow, during Krystal's misguided but oddly effective investigation, she found herself on the trail of Delphine.
Ama bildiğim onları nasıl düzelteceğim.
But what I do know is how to fix them.
ama bu nasıl hissettiğimi değiştirmiyor, içinde bulunduğumuz durumu da değiştirmiyor.
But that doesn't change the way that I feel, because it doesn't change the way that things are.
Nasıl olacağı umurumda değil, ama benimle geliyorsun, tatlım.
I don't care how we do this, but you're coming with me, sweetheart.
Bu şey vardı ama ben nasıl olacağını bilmiyordum... yani, herneyse... sadece bil ki...
I had this thing but I didn't really know how to... so, anyhow I just... just so you know...
Ama annesi "T-Rex olsaydın, küçücük ellerinle bana nasıl sarılacaktın?" demiş.
"'But if you were a T. rex,'said his mother,'how would you hug me with your tiny little arms? '"
Ama annesi "Apatozor olsaydın, seni sevdiğimi söyleyince ağaçların üzerinden nasıl duyacaktın?" demiş.
"'But if you were an Apatosaurus,'said his mother, "'how would you hear me in the treetops "'when I told you I love you?
- Nasıl çaktım lafı ama.
- Guess we told them, huh.
Nasıl olacak ki ama?
How would it work?
Pardon ama tuz onu nasıl koruyacak?
I'm sorry, how is salt meant to protect him?
Babaların oğullarına bu dünyada nasıl erkek olunacağını göstermesi gerek. Ama dünya sana ağır geliyor sanırım.
Fathers are supposed to show sons how to be a man in the world, but I guess the world is too much for you.
İşler nasıl rayından çıktı bilmiyorum ama seni üzdüysem özür dilerim.
I don't know how things got derailed, but I-I'm sorry if I made you upset.
Ama bir şekilde tüm hisselerini sen almışsın. Nasıl yaptın?
But somehow you ended up with all of his shares.
Ama şimdi senin nasıl değişeceğini bildiğinden emin ol.
But now make sure she knows how you're gonna change.
Nasıl da kekledik ama.
Well, we sure got him good.
Nasıl yaptık bilmiyorum, ama sonunda tatilimiz harika bir şekle büründü.
I don't know how we did it, but we finally lucked into a great vacation.
Mantıklı geliyor ama Güney Kutbu Dairesinde nasıl buz eriteceğiz?
Makes sense, but how do we melt ice in the Antarctic Circle?
ama nasıl olur 20
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasılsınız 3074
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasılsınız 3074
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın tatlım 38
nasılsın canım 26
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasılsın hayatım 22
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın tatlım 38
nasılsın canım 26
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasılsın hayatım 22
nasıl istersen 701
nasıldı 328
nasılsın bakalım 115
nasıl geçti 135
nasılsınız efendim 71
nasılsınız çocuklar 37
nasıl hissediyorsun 480
nasılsın oğlum 23
nasıl bir şey 94
nasıl buldun 140
nasıldı 328
nasılsın bakalım 115
nasıl geçti 135
nasılsınız efendim 71
nasılsınız çocuklar 37
nasıl hissediyorsun 480
nasılsın oğlum 23
nasıl bir şey 94
nasıl buldun 140