Beni dinle перевод на английский
25,928 параллельный перевод
Beni dinle!
Listen to me!
Çünkü yaptığın bu aptallık için seni ancak bu sebeple - anlayabilirim. - Beni dinle.
Because that's the only reason I can come up with for you acting this stupid.
Pekâlâ Pilar, beni dinle. Tamam. Bir restoran açmak o kadar kolay değil.
All right, Pilar, listen to me, all right, opening a restaurant... it's not easy.
Beni dinle...
Listen to me...
Beni dinle.
Listen to me.
Beni dinle, Patras... Bunun tek bir yolu var.
You listen to me, Patras... this is the only way.
Beni dinle.
Hear me out.
Beni dinle Marty...
Listen to me, Marty...
Sadece beni dinle.
Just hear me out.
Oscar, beni dinle.
Uh, Oscar, uh, listen to me.
- Happy beni dinle ikimiz de bugün sana soracak olduğum soruyu biliyoruz.
Happy, listen, we both know the question I was gonna ask you today.
Beni dinle!
Hey, listen to me!
Beni dinle, Lou. Sabit hattan Duke'un cebini ara.
Listen to me, Lou, get to a landline, contact Duke on his cell phone.
Beni dinle korkmak için hiçbir sebep yok.
Listen to me : There's no reason to be scared. We won, hear me?
Beckett, beni dinle.
Beckett, listen to me.
Juliana, beni dinle.
Juliana, listen to me.
Beni dinle, burası New York.
Listen here, this is New York City.
- Alexei, lütfen beni dinle lütfen, tamam mı?
- Alexei, please, Li... listen, just listen to me, okay?
Lütfen beni dinle.
Wait, listen...
Şimdi beni dinle.
All right, now, listen.
Beni dinle, yaptığı her şey bir oyunun parçası.
Listen, everything that he does is part of a performance.
Beni dinle biraz. Eğer anneme yardım etmiyorsan nerelerdeydin peki?
Right, seriously... if you weren't helping my mom, then where were you?
Şimdi beni dinle Rus.
Now you listen to me, you Russki.
Lütfen beni dinle.
Please listen to me.
Baba lütfen, beni dinle.
Please father, listen to me.
Ren, beni dinle. Tamam mı?
Ren, listen to me, okay?
Beni dinle Hannah, tamam mı?
Okay. Hannah, listen to me, okay?
Tamam, beni dinle.
Okay, listen to me.
Beni dinle Hannah.
- Hannah, listen to me.
Beni dinle Ren.
Listen to me, Ren.
Beni dinle Renton.
Renton, listen to me.
Sen, beni dinle.
All-all right, you.
Bak Steve, beni dinle.
Hey, Steve, listen to me.
Dinle beni biraz.
Just... Just hear me out.
Beni dinle.
No, no, no, no, no.
Marissa, beni dinle.
Marisa, listen to me.
Beni dikkatle dinle sen arkadaşını vurmadın.
Listen carefully, you didn't shoot down your friend.
Beni iyi dinle kadın.
Listen, girly,
Üzgünüm hayatım ama beni iyi dinle.
I'm sorry, honey, but listen to me.
Beni iyi dinle. Yaralandın, tamam mı?
But look, listen to me, you got hurt, all right?
Hayatım, dinle beni.
Sweetheart, listen to me.
Tatlım, beni dinle.
Hey, honey, listen.
Beni dinle.
That's impossible.
"Beni iyi dinle."
You listen to me.
Beni iyice dinle.
Now, listen to me.
Beni bir dinle.
Just... just hear me out.
- Hanne, dinle beni.
Hanne, listen to me.
Ash, dinle beni.
♪ Ash, listen to me.
Dinle beni.
Listen to me.
Beni dikkatlice dinle.
Then listen carefully.
- Beni bir dinle.
- Just hear me out.
beni dinlemeni istiyorum 19
beni dinler misin 72
beni dinlemelisin 55
beni dinlemelisiniz 27
beni dinlemiyorsun 82
beni dinler misiniz 47
beni dinleyin 504
beni dinlemiyor 27
beni dinleyecek misin 18
beni dinlemek zorundasın 21
beni dinler misin 72
beni dinlemelisin 55
beni dinlemelisiniz 27
beni dinlemiyorsun 82
beni dinler misiniz 47
beni dinleyin 504
beni dinlemiyor 27
beni dinleyecek misin 18
beni dinlemek zorundasın 21
dinle 8539
dinleniyorum 19
dinle onu 25
dinle ahbap 23
dinlen 93
dinle dostum 74
dinle baba 21
dinleme 19
dinleniyor 56
dinleyin 2039
dinleniyorum 19
dinle onu 25
dinle ahbap 23
dinlen 93
dinle dostum 74
dinle baba 21
dinleme 19
dinleniyor 56
dinleyin 2039
dinle beni 1110
dinlemek istiyorum 18
dinledim 33
dinlenin 36
dinlen biraz 26
dinlenmen gerek 19
dinlenmelisin 59
dinlemek istemiyorum 29
dinleme onu 24
dinlemiyorsun 67
dinlemek istiyorum 18
dinledim 33
dinlenin 36
dinlen biraz 26
dinlenmen gerek 19
dinlenmelisin 59
dinlemek istemiyorum 29
dinleme onu 24
dinlemiyorsun 67