Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ O ] / Oraya gidiyorum

Oraya gidiyorum перевод на английский

1,070 параллельный перевод
Ne güzel bir tesadüf! Ben de oraya gidiyorum.
By a happy coincidence!
Tatlım, oraya gidiyorum.
Honey, I'm going in there.
- Ben oraya gidiyorum.
- I'm going up there.
Oraya gidiyorum.
I am going there.
Oraya gidiyorum.
I'm going in.
Herneyse, Shoemaker'da adamın birinde varmış. Oraya gidiyorum.
Well anyway, I understand there's a guy over in Shoemaker's who got one, I'm going over there.
Şimdi oraya gidiyorum.
I'm going over there right now.
Ben oraya gidiyorum.
I'II step over there.
Hala kalan şeyleri satmak için bazen oraya gidiyorum, ama kepengi yarı kapalı tutuyorum.
I still go there sometimes to sell the remnants... but keep the shutters half closed.
Oraya gidiyorum.
I'm going over there.
Evet. Buradan çıkınca oraya gidiyorum.
That's where I go after I leave here.
- Neden oraya gidiyorum?
- Why am I goin'there?
Margie'yi duydum ve hemen oraya gidiyorum!
I've heard and I'm on my way back.
Oraya gidiyorum.
I'm going out there.
Ben Gull Amca'nın oraya gidiyorum.
I'm going to uncle Gull's place.
Oraya gidiyorum.
That's where I'm going.
İşte oraya gidiyorum.
That's where I'm going.
Kamboçya'da olmamamız gerekiyor, ama ben oraya gidiyorum.
We're not supposed to be in Cambodia, but that's where I'm going.
Muz toplamak için oraya gidiyorum.
I go there for bananas.
Şimdi oraya gidiyorum gözlemlemeye.
I'm going right back to watch the place now.
Aşağıya teknenin oraya gidiyorum, gelmek ister misin?
Go down to find the boat. Want to come?
Peki, oraya gidiyorum.
Well, I'll go there.
Atla, ben de oraya gidiyorum!
Hop in, I'm going there too!
- Ben oraya gidiyorum.
I'm going down there.
Aslında 10 gün sonra oraya gidiyorum.
I'm going there in about 10 days.
Bende oraya gidiyorum. Hadi binin.
I'm going through L.A. Come on in.
Oraya gidiyorum.
I'm already on my way out.
Houston'a kadar izini sürdüm, şimdi oraya gidiyorum.
What about Sailor? He's in Houston. I'm going there now.
Pekala, ben oraya gidiyorum ve siz de etrafı gözetliyorsunuz.
I'll go up and you watch.
- Oraya gidiyorum.
- I'm going out there.
Neden oraya gidiyorum?
WHY?
Ben oraya gidiyorum.
I'm going up there.
burda kal. oraya gidiyorum.
Stay here. I'm going there.
Siz eşlik etseniz de etmeseniz de ben oraya gidiyorum!
I'll get in there with or without you dinks!
Ben oraya gidiyorum İşte gideceğim yer orası
I'm going there. That's where I'm going!
Ben oraya gidiyorum.
i'm going over there.
Oraya gidiyorum.
I'm going up there.
Sen burada dur, ben oraya gidiyorum.
You stand here, I'll go over there.
Ben oraya gidiyorum.
I'm going to be there.
Kulağa biraz kendini beğenmiş gelecek ama Country müzik şarkısı veya yıldızı olmak için şehre gidiyorum, tabii oraya varabilirsem. Öyle mi?
Well, I know it sounds arrogant, but I'm on my way to town, if I ever make it, to become a country-western singer or star.
Görev gereği oraya gidiyorum.
I'm reporting there for duty.
Oraya bir polis aracıyla gidiyorum.
I'll be riding in a constable's car.
Şimdi oraya kendim gidiyorum..
I'm on my way there now myself.
Başımı traş edip Oraya o adamlarla konuşmaya gidiyorum.
I shaved my head. I got to go talk to those guys over there.
- Ben de oraya doğru gidiyorum.
Yeah, I'm heading over there myself.
oraya çok erken gidiyorum.
I'll be there too early.
Ben de oraya uçak makina ustası bulmaya gidiyorum.
And I am going there to hire aircraft mechanics.
Oraya yüksek becerili bir danışman olarak gidiyorum.
I'm going in as a highly skilled legal adviser.
Oraya haftasonları gidiyorum.
I go there at weekends.
Tamam oraya doğru gidiyorum.
Okay, I'll drive there.
- Ben oraya Sara'yı aramaya gidiyorum.
I'm going out there to find Sara.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]