Sevgili kardeşim перевод на английский
455 параллельный перевод
Asil bayanlar ve Gallatin Sokağı kızlarının sevgili kardeşim, pek çok ortak noktası var.
Great ladies and Gallatin Street girls, my dear brother, have a lot in common.
Benim sevgili kardeşim.
My dear little sister!
Sevgili kardeşim.
Brother, dear.
Ama sevgili kardeşim, seni bir an olsun aklımdan çıkarmadım.
But never, my dear brother, were you out of my mind.
Sevgili kardeşim, daha çok, sincap bizim Bobby ile dalgasını geçiyor gibi.
My dear, sweet sister, it's more likely he's having his way with our Bobby.
Sevgili kardeşim, hiç iyi değilsin.
Brother, dear, you're not at all well.
Orası senin departmanın sevgili kardeşim.
That's your department, sister.
- Tamam, sevgili kardeşim.
- Okay, sister dear.
Sevgili kardeşim, seni eve götürmek için geldim.
Oh, dear brother, I have come to bring you home.
Sevgili kardeşim, hiç mantıklı değil!
Oh, dear brother, what nonsense!
Beni tanıdığın düşünülecek olursa sevgili kardeşim John, bunu bu kadar ciddiye almana çok şaşırdım.
Knowing me as you do, brother John... I'm surprised you took it so seriously.
Lütfen bana inan, sevgili kardeşim. Yalvarıyorum sana!
Believe me.
Sevgili kardeşim, birinin şarabını zehirlemiş olduğundan korkmadan tebaanın sevgisine güvenmelisin.
Dear brother, you must trust in the affections of your subjects, as you're not afraid someone may have poisoned your wine.
Sevgili kardeşim :
Dear brother :
Peşinden, sevgili kardeşim, yağmur başlamaz mı?
And then, sister of all good people, down came the rain!
Ben ve sevgili kardeşim babamızı merdivenden ittik.
Me and my darling sister... we pushed Dad down the stairs.
Bu cimriliğin beni öldürecek sevgili kardeşim.
- He's my friend! Your meanness won't help me.
Henri, sevgili kardeşim.
Henri, my dear brother.
Arthur, sevgili kardeşim.
Arthur, dear brother!
Yufka yüreğinin sözünü dinle, sevgili kardeşim.
Out of regard for the tender heart of my dear brother.
Taha, eski dostum ve sevgili kardeşim.
Taha, old friend... and very dear brother.
Başka bir yolu yok, sevgili kardeşim.
There is no other way, my dear.
Ya sen Bartholomew, sevgili kardeşim küçük atölyemi nasıl buldun?
You, Bartholomew, my brother how do you like my little workshop?
Şimdi sıra sende, Bartholomew, sevgili kardeşim...
Now, Bartholomew, my brother...
Ve şimdi Bartholomew, benim sevgili kardeşim hazır sen hala hayattayken senin şerefine, işkencedeki en zirve aygıtımı kullanacağım.
And now for you Bartholomew, my beloved brother while you are still alive my ultimate device of torture.
Seni bekliyordum, sevgili kardeşim.
I have waited for you, dear sister, with great yearning.
Gelin, sevgili kardeşim!
Come in, dear sister!
Senin hakkında da çok kişi konuşuyor, sevgili kardeşim de bunlar arasında.
And many speak of you, too, my dear brother included.
Yaklaş, sevgili kardeşim.
Come forward, dear brother.
Sevgili kardeşim, Michelangelo'ya olan sevginin gözlerini kör etmesine izin verme.
My dear sister, don't let your regard for him make a fool of you.
Seni kutsuyorum sevgili kardeşim sen gönül zenginliği ve ruh güzelliğinden yoksunsun.
I bless you too, beloved Brother you are poor of wealth and spirit.
Sevgili kardeşim, Tekniğin çok iyi
My good brother, your technique is so good
Sevgili kardeşim, sen Almanlar için çalışıyordun.
You, my dear brother, have been working for the Wilhelmstrasse.
Evet, sevgili kardeşim, öyle.
Yes, deep devotion brother, yes.
Şükürler olsun tanrıma seni bulabildim, sevgili kardeşim!
So thank God I have found you, brother dear!
Neyse, sağol, sevgili kardeşim!
Anyway, thank you, sister dear!
İyi geceler sevgili kardeşim!
Good night, brother dear!
İyi geceler sevgili kardeşim!
Good night, sister dear!
Sağol sevgili kardeşim!
Thank you, sister dear!
Aç kapıyı sevgili kardeşim!
Open up, sister dear!
Lüfen sevgili kardeşim, midemi bulandırıyorsun.
Please, dear brother, you're disgusting.
"Lüfen sevgili kardeşim, midemi bulandırıyorsun!"
"Please, dear brother, you're disgusting!"
Karen, tatlım, iner inmez, sevgili kardeşim Ric'e bir mektup gönder.
Karen, my sweet, as soon as we land, send a letter to my dear brother, Ric.
Ve sevgili kız kardeşim Emily Scudamore için...
And to my dear sister, Emily Scudamore...
Barisi baska yerde arama, sevgili kardesim.
Do not seek peace elsewhere, dear brother...
Sevgili lordum ve kardeşim... Sen dükün gözdesisin.
Dear lord and brother, you were the Duke's most favourite jewel, his cosset.
İvas, sevgili küçük kardeşim!
Ivas, my dear, my sweet Ivas!
Şimdi de utanmıyor musun sevgili kardeşim?
Well, sister, aren't you ashamed now?
Sevgili Bay Baker, sen ve kardeşim, Tommy orada Batıda güzel vakit geçiriyor olmalısınız.
Dear Mr. Baker, you and my loving brother, Tommy, must be having a fine time of it out there in the West.
Sizden öğüt almak için. Sana nasıl öğüt verebilirim, sevgili genç kardeşim?
What advice can I possibly give you, my dear young brother?
Benim sevgili küçük kardeşim.
My dear little brother.
kardeşim 1451
kardeşim mi 18
kardeşim nerede 29
sevgilim 3566
sevgilin var mı 29
sevgili 136
sevgi 162
sevgiler 177
sevgilisi 18
sevgi dolu 20
kardeşim mi 18
kardeşim nerede 29
sevgilim 3566
sevgilin var mı 29
sevgili 136
sevgi 162
sevgiler 177
sevgilisi 18
sevgi dolu 20
sevgililer günü 32
sevgilin 16
sevgilerimle 51
sevgili ailem 18
sevgili günlük 28
sevgilin mi 26
sevgili dostlar 53
sevgili anne 36
sevgili arkadaşım 49
sevgilerle 37
sevgilin 16
sevgilerimle 51
sevgili ailem 18
sevgili günlük 28
sevgilin mi 26
sevgili dostlar 53
sevgili anne 36
sevgili arkadaşım 49
sevgilerle 37