Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ B ] / Bekleyeceğiz

Bekleyeceğiz перевод на испанский

2,970 параллельный перевод
O halde oturup jürinin kararını bekleyeceğiz.
Entonces nos sentamos y esperamos al jurado.
O zaman oturup bekleyeceğiz. Sema Hanım gelsin.
Esperaremos entonces a que la Dra. Sema vuelva.
- Bekleyeceğiz.
- Esperá.
- Neyi bekleyeceğiz?
¿ Esperá qué?
Hiç, sadece bekleyeceğiz.
Nada. Sólo esperá.
Biz de sadece bir yerlere bakınıp o anın gelmesini bekleyeceğiz.
Y nosotros estaremos al acecho.
Geri kalan görevler içinse Başkan Cha'nın duruşmalarının bitmesini bekleyeceğiz ve sonuçlara göre kararımızı vereceğiz.
Para lo demás... tan pronto acabe el juicio del Presidente Cha... veremos el veredicto y se tomará una decisión.
- Öyleyse Wei Xiaofu'yu bekleyeceğiz. Çok soru soruyorsun. Ben sorayım şimdi de.
- entonces vamos a esperar a que Xiaofu Wei. - usted hace un montón de preguntas, me toca a mí.
Yol kenarında kamp kurup sisin dağılmasını bekleyeceğiz.
Acamparemos en el camino, hasta que pase la niebla.
Bekleyeceğiz.
Esperamos.
İlk kasabada durup onları bekleyeceğiz.
Para en la siguiente ciudad y espera por el
Paramızı bekleyeceğiz.
Esperamos que nuestro dinero.
Bataklıklara gitmelerini bekleyeceğiz.
Esperamos que lleguen a los pantanos.
- Artık bekleyeceğiz.
- Ahora, esperamos.
Çekirdeği geçene kadar bekleyeceğiz.
Esperaremos a que pase el núcleo.
Yeni bir nükleer konuşlandırma konusunda karar aldım. Hala zamanımız var ve her ikimizde bekleyeceğiz.
Lanzar un arma nuclear es mi responsabilidad y si aun hay tiempo, esperaremos.
Sadece bekleyeceğiz. Gelen giden var mı diye.
Y lo veremos, ir y venir.
Unutmayın, sürprizi patlamadan önce,... tamamen bacaksız kalmasını bekleyeceğiz. Evet.
Recuerda, espera hasta que esté completamente sin piernas antes de que la golpee con eso.
Bekleyeceğiz ve umut edeceğiz.
Tendremos que esperar y tener esperanza.
Bu yüzden biz burda bekleyeceğiz Sizin bu olanları anlamanıza izin vereceğiz.
Así que, vamos a quedarnos aqui un rato, para darles tiempo de pensar.
- Bekleyeceğiz.
- Los esperamos.
Ne kadar bekleyeceğiz?
¿ Cuánto tiempo más?
Savaş alanının ortasına gelmelerini bekleyeceğiz ve saldıracağız. Tabii ben emir verdikten sonra, anlaşıldı mı?
Esperaremos a que lleguen a la mitad del campo de batalla y entonces los atacaremos, pero sólo cuando les dé la orden, ¿ entendido?
Daha ne kadar bekleyeceğiz Kıyamet Günü gelmeden?
¿ Cuánto falta para el Día del Juicio Final?
Hazır bekleyeceğiz o çocuklara.
Estaremos listos para estos colegiales.
- Hazır bekleyeceğiz o çocuklara.
Estaremos listos para estos colegiales.
Bekleyeceğiz.
Esperaremos.
Dönüşünüzü dört gözle bekleyeceğiz.
Aguardaremos su retorno.
Sızmasını mı bekleyeceğiz?
¿ Esperamos a que muera?
Haklısın, bu bize savaş ya da daha kötü bir şey getirecek. Ve biz sadece oturup bunun olmasını bekleyeceğiz.
Y tienes razón, nos va a traer una guerra, o algo peor, y simplemente vamos... vamos a sentarnos aquí y esperar por ello.
Şimdi sadece oturup bekleyeceğiz.
Ahora nos sentaremos a esperar.
Bekleyeceğiz, seni seviyorum.
Te estaremos esperando, te quiero.
Lala'nın terör kanunlarının bitmesini mi bekleyeceğiz?
¿ Podemos esperar que... las normas terroristas de Lala hayan terminado?
Daha ne kadar bekleyeceğiz?
Vamos, ¿ cuánto tiempo estaremos aquí?
Bakalım... O canavar çivileri hiçbir şey geçemez, değil mi? - Sadece bekleyeceğiz.
Bueno nada entrará con esos clavotes.
Bekleyeceğiz.
Debemos esperar afuera.
Yani, sadece bekleyeceğiz.
Solo esperemos.
Hava kararana kadar bekleyeceğiz.
Esperaremos a que anochezca.
Şimdi bekleyeceğiz.
Ahora debemos esperar.
Bunu anlatıp olanların üstesinden gelmesini mi bekleyeceğiz?
¿ Y quieres decirle y esperar que se lo tome con calma?
- Sanırım şimdi bekleyeceğiz.
Entonces, ¿ supongo que esperamos? Si.
Sandalyelerimizi televizyona doğru çevireceğiz yumurtalıklar hakkında Lifetime'da bir program izleyip Beaches filminin başlamasını bekleyeceğiz.
Pondremos las sillas viendo hacia el televisor veremos televisión para ovarios en el canal Lifetime y esperaremos a que salga Beaches.
Burada, Walter'ın aradığını bulmasını bekleyeceğiz. - Çocukken, akademiye gitmek rüyamdı.
Esperamos aquí a Walter para averiguar qué es lo que está buscando.
Şimdi bekleyeceğiz.
Y ahora esperamos...
Eğer ki uygun kalp bulunursa derhal ameliyata girmesi için hazırda bekleyeceğiz.
Así, si apareciera un corazón adecuado estaremos preparados para ir a cirugía inmediatamente.
Biz de herkes gibi bekleyeceğiz tamam mı?
Esperaremos como todos, ¿ vale?
KHALAR'I BEKLEYECEGIZ.
Esperaremos a Khalar. ¿ Nosotros?
SANA BEKLEYECEGIZ DEDIM.
Dije que esperaremos.
Burada bekleyeceğiz.
Esperaremos aquí.
Nehrin aşağısına gidip bekleyeceğiz.
Irémos río abajo y esperas.
şimdi, bekleyeceğiz.
Ahora esperamos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]