Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ Y ] / Yatağımda

Yatağımda перевод на испанский

1,299 параллельный перевод
Vakit geceyarısı oldu, yatağımda dönüp duruyorum.
Ya es medianoche, me meto y arropo en mi carricoche.
Vakit gece yarısı oldu, yatağımda dönüp duruyorum.
Ya es medianoche, me meto y arropo en mi carricoche.
Saat gece yarısı oldu, yatağımda dönüp duruyorum.
Ya es medianoche, me meto y arropo en mi carricoche.
Yatağımda dönüp duruyorum.
Me meto y arropo en mi carricoche.
- Bunlar yatağımda ne arıyor? - Çok soru soruyorsun.
- ¿ Qué hace en mi cama?
Kendi yatağımda uyumak avantajlı da olsa ilk takım toplantısından önceki gece özel program yaptım.
A pesar de poder ser una ventaja dormir en mi propia cama, la noche anterior del primer entrenamiento del equipo, decidí no dejar nada al azar.
Sabah yatağımdan kalktığımda her şey düzgün olsa.
Si consiguiera levantarme por la mañana, Todo terminaría por arreglarse....
- Sıcak yatağında. - Sıcak yatağımda.
Caliente, en su cama.
Seni hemen yatağımda istiyorum.
Te quiero en mi cama ya mismo.
O benim sandalyemde oturacak, televizyonumu seyredecek köpeğimi dolaştıracak, yatağımda yatacak, hem de benim....
Él se va a sentar en mi silla, va a ver mi tele va a pasear a mi perro, a dormir con mi...
Öleceksem en azından yatağımda ölüyorum ve oğlumun yaşadığını biliyorum.
Si debo irme por lo menos lo haré en mi propia cama y sabiendo que mi hijo está vivo.
- Yatağımda bir kız var, Tim.
- Tim, hay una mujer en mi cama.
Yetimhanedeki yatağımda.
En mi cama en la casa adoptiva.
Sadece kendi yatağımda uyuyabiliyorum.
Puedo dormir solamente en mi propia cama.
İnsanlar sorduğunda ne diyeceğiz... iki adam burada benimle, biri ayakta duruyor, diğeri ise yatağımda
Qué dirá la gente si se enteran... que había dos hombres conmigo, uno en pie, el otro en la cama...?
En azından bu gece kendi yatağımda uyuyacağım.
Al menos, esta noche estaré durmiendo en mi cama.
Yatağımda olmak istiyorum.
Quiero dormir en mi cama.
- Yatağımda uyuduğunu söylemiştim.
- Ya les dije que durmió en mi cama.
Sophie dün gece benim yatağımda uyudu ve saat başı ağlayarak uyandı.
¿ Saben que Sophie durmió conmigo anoche y se despertaba llorando a cada hora?
Ben bu kasabada doğdum ve burada, kendi yatağımda ölmek istiyorum kokuşmuş bir hapishanede değil.
Yo nací en este pueblo y me gustaría morir aquí, en mi propia cama no en una cárcel maloliente.
Diyelim ki benim yatağımda seviştik, yine de takside yapabilir miyiz?
Dime, si decidiéramos hacer el amor en mi cama ¿ podríamos también hacerlo en un taxi?
Bir zamanlar Bay Feeney yatağımda uyuduğunda burnumun ısırılmasıyla uyandırdı beni.
Cada vez que Mr. Feeney dormía en mi cama me despertaba mordiendo mi nariz
Dün gece yatağımda ölü bir film yıldızı vardı.
Había una estrella de cine muerta en mi cama anoche.
Yatağımda yatıyorum.
Estoy tendida en mi cama.
Ve ben efsanelerdeki o kral olduğum zaman... sen de benim yanımdaki yerini alacaksın, hem tahtta... hem de yatağımda.
Y cuando me convierta en el rey legendario tú tendrás tu lugar a mi lado, en el trono y en mi lecho.
Yatağımda.
En mi cama.
Üzerine çıkıyorum ve soğuk bir tavırla beni durduruyor : "Rodney, yatağımda ne yapıyorsun?"
Me monto en ella y me para en seco : "¿ Rodney, qué haces en mi cama?"
Karanlıkta yatağımda uzanıp yeni CD'mi dinlerken uykuya dalmayı özlüyorum.
Yo extraño estar tirado en mi cama, en la oscuridad, escuchando mi nuevo CD.
Tahmin et dün gece Sonia yatağımda kiminle yattı?
Adivina quién ha dormido esta noche en mi cama con Sonia.
Seni getirip yatağımda yatırdım.
Te traje a revolcarte en mi cama.
Yatağımda oturup...
Sentada en mi cama...
Afedersin. Yatağımda ne yapıyorsun?
Perdona pero, ¿ qué haces en mi cama?
Evde kendi yatağımda debelenip duruyorum. Üstelik yapış yapış ve güneş alıyor.
En mi casa me acuesto incómoda y pegajosa y cubierta de humedad...
Benim yatağımda uyuyacak.
Dormirá en mi cama.
Elbette. Çünkü bu akşamlık kendi yatağımda uyumak istiyorum.
- Hoy quiero dormir en mi cama.
- Bunu yatağımda yiyeceğim
Voy a comerme esto en la cama.
Geceyi kendi yatağımda geçirmek için bir neden daha.
Una razón más para estar contenta de pasar la noche en mi propia habitación.
- Tanrım, o zaman da yatağımda uyumak ister.
Querrá dormir en mi cama.
- Hayır, "Yatağımda benden başkasına yer yok" demektir.
Dice : "No hay lugar en la cama para nadie más." - Eso no es mejor.
- Yatağımda uyuyordum ve üzerimde muhteşem bir gecelik vardı.
Estaba en la cama, y dormía, y llevaba este fabuloso pijama,
Halen yatağımda onun kelepçeleri duruyor.
Todavía tengo sus esposas en el pilar de mi cama.
Yatağımda yatamayacaksın, Tony.
¡ No dormirás en mi cama, Tony!
Her sabah uyandığımda Tanrı hemen önümde, yatağımın yanı başındaki masanın üstünde olurdu.
Y en cuanto me levantaba, Dios estaba frente a mí, sobre la mesa de noche, y era un Dios al que podía tener entre las manos... y que llenaba mi pecho de niño.
Oraya vardığımda yatağına uzanmıştı hemen hemen çıplaktı ve tamamen bilinçsizdi.
Cuando llegue, la vi echada sobre su cama casi desnuda y completamente ida.
Bugün uyandığımda kimse yatağıma zıplamadı ve parmağını burnuma sokmaya çalışmadı.
No sólo eso, hoy desperté sin nadie saltando en mi cama ni metiendo sus deditos en mi nariz.
Ama uyandığımda Aidan yatağın diğer uçundaydı.
Y cuando me desperté, Aidan estaba del otro lado de la cama.
Dün yoğun bakım odasında yatağına yaklaştığımda sen sanki -
En la uci, ayer, cuando me acerqué a tu cama, estabas muy...
Yatağımda mı tepindin?
¿ Saltaste en mi cama?
Yatağımda bezelyeler var!
¡ Hay guisantes en mi cama!
Benim yatağımda.
Sí, en mi cama.
Sana düzenimden bahsettim, çünkü bu sabah kalktığımda kolumu yatağın diğer tarafına uzattım ve yerde yatmamış olmanı diledim.
Te cuento esto, porque cuando me desperté esta mañana estiré el brazo buscándote deseando que no hubieras dormido en el piso.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]