Bir hata перевод на французский
10,514 параллельный перевод
- Bir hata olmalı.
- Il doit y avoir erreur.
Yani ne yaparsan yap nasıl hissedersen hisset korkunç bir hata yapma gafletinde bulunmayacaksın.
Que nous ne pouvons aller aussi loin l'un sans l'autre. Peu importe ce que vous faites ou ressentez, vous êtes sauve de commettre une terrible erreur.
Sana bunun bir hata olmadığına dair söz verebilirim. Çünkü biz birbirimiz için yaratılmışız.
Et je peux vous promettre qu'il ne s'agit pas d'une erreur, parce que nous sommes faits l'un pour l'autre.
Kesinlikle. Genç karmaşık bir kadınla çok büyük bir hata yaptığımı anladığımda ayrıldım mı ondan? Evet.
Et est-ce que j'y ai coupé court quand j'ai réalisé la terrible erreur que j'avais commis avec une jeune femme très compliquée?
Büyük bir hata yapıyorsunuz.
Vous faites une grave erreur.
Bu savaş bir hata, hırs mıydı?
Cette guerre, était-ce une erreur? C'était avide?
Oryantasyon için 23'teydim ve IK bana B2'ye inmemi söyledi, sanırım bunda bir hata olmalı.
La D.R.H. au 23e étage, m'a envoyé au sous-sol. Il doit y avoir erreur.
Dev Pro'yu bitirmeye çalışırken yaptığın bir hata olduğunu sanıyordum.
Je pensais que c'était juste pour déconner quand on finissait le Giant Pro.
Ama kararında bir hata olup olmadığını soruyorsanız orası size kalmış.
Si vous me demandez s'il y a eu une erreur de jugement, c'est à vous de décider.
Simülasyonda büyük bir hata yaratırsam bu programı geriye düşürür ve Angela da eve, yanıma döner diye düşündüm.
J'ai pensé que s'il y avait une défaillance catastrophique, ça retarderait le programme, et Angela reviendrait auprès de moi.
Bir hata yaptım.
J'ai fait une erreur.
Bir hata yaptım.
J'ai fais une erreur.
Bence burada bir hata var.
Je pense qu'il y a eu une erreur.
Bu büyük bir hata.
C'est une grossière erreur.
- Bu büyük bir hata ve bunun farkındasın.
- C'est une erreur et vous le savez.
Seni büyük bir hata yapmaktan kurtarmaya çalışıyorum.
Je t'évite une grosse erreur.
"Umarım bu bir hata değildir" seks kasedinin adı mı senin ya?
C'est le titre de ta sextape.
- Bir hata oldu ama...
- C'était une erreur, mais...
Bir hata yaptım!
J'ai fait une erreur!
Bu doğum planına bakarak büyük bir hata yaptım ve şu anda epizyotomi'nin ne olduğunu öğrendim.
J'ai fait l'erreur de regarder le plan de naissance et je viens d'apprendre ce qu'est une épisiotomie.
Yani, hastane yok dedik ama... Aptalca bir hata yapıp her şeyi riske etmek istemiyorum.
Je sais qu'on a dit pas d'hôpital, mais... j'ai pas envie de risquer quoi que ce soit en faisait une erreur stupide.
Bu bir hata, senin hatan.
C'est une erreur, votre erreur.
- Bir hata olmuştur.
Sûrement une erreur.
Bunda bir hata var.
C'est... C'est une erreur.
Bir hata var, öyle olmalı.
C'est une erreur. C'est obligé.
Affedilebilir bir hata duydum.
J'ai entendu une erreur honnête.
Ama bir hata yaptım.
Mais j'ai fait une erreur.
Bir hata yapsam da bundan ders aldım.
Peut-être que j'ai mal fait quelque chose, mais tu apprends de ça.
Çok büyük bir hata yaptın, Debbie.
Tu as semé une belle pagaille.
- Ne oldu? - Bir hata falan olduğunu söyle lütfen. - Nerede?
Wow, ne perd pas ton temps Gloria.
Eh, madem Bash o kadar konuşmuş, umarım olanların talihsiz bir hata olduğundan da bahsetmiştir.
Bien, puisque Bash est si bavard, j'espère qu'il vous a aussi précisé que c'était une erreur regrettable.
Tekrar en tepeye çıkmayacağımı düşünmek bir hata olur.
Ce serait une erreur de croire que je ne reviendrai pas au sommet.
Yani, seni affediyorum. Onunla yatmam bir hata olabilir ama bir kadının beş kedisi varken "delirtilmek" zorunda değildir.
Je veux dire, je t'accordes ça, tu sais, peut-être que c'était une erreur de coucher avec elle, mais quand une femme a cinq chats, elle n'a pas besoin d'être "rendue folle."
Bundan büyük bir hata olamaz.
Il n'y aurait pas de plus grande erreur.
- Bir hata yaptın. - Aynen.
Oui, tu avais tort.
Bir hata yaptınız ve burada hatalara müsamaha edilmez.
Vous avez fait une erreur, donc c'est fini pour vous.
Bir hata olmalı.
Il doit y avoir une erreur.
Bir hata yaptım. Her şeyi Alan'ladım.
j'ai juste'Alané'cette situation.
Benden kurtulayım derken bir hata yaptınız Bayan Denker.
Vous avez fait une erreur, en voulant vous débarrasser de moi.
Ama sonra Axl ölümcül bir hata yaptı.
Mais Axl a fait une erreur fatale.
Şef Boden'ın bu haneyi nasıl böyle gevşek ve lakayıt bir şekilde devam ettirdiğini anlayamıyorum. Yokluğunu bir avantaj olarak görüyor olabilirsiniz belki ama beni ezip geçebileceğinizi düşünüyorsanız büyük bir hata yapıyorsunuz.
J'ignore comment le chef Boden dirigeait cette caserne... s'il l'a laissée libre et informelle, ou alors vous deux tirez avantage que le chat ne soit plus là, mais vous faites une grosse erreur si vous pensez pouvoir me passer dessus.
O kızgınlıkla tekrar beraber olmamızın, romantik bir ilişkiye başlamamızın bir hata olduğunu söyledim.
Et dans un élan de colère, je lui ai dit que se remettre ensemble, raviver cette amour, était une grosse erreur.
"Büyük bir hata yaptık."
"Nous sommes entrain de faire une grosse erreur."
Bu bir hata. Zephyr Operasyonu'nu bitirmek.
C'est une erreur de mettre fin à l'opération Zéphir.
Ee sanırım bunda bir hata var.
- Il y a une erreur.
bir hata ile.
À une exception près.
İnsan kontrolü altında hata yapma olasılığı çok yüksek olduğundan sadece bilgisayar tarafından yönlendirilen bir arayüzle tasarladık.
Sous contrôle de l'homme, il y a une trop grande marge d'erreur, seul l'ordinateur peut le contrôler.
Öncelikle, benim sistemde hata veren herhangi bir şey var mı onu kontrol etmek gerekiyor.
D'abord je dois trouver s'il y a quelque chose qui ne tourne pas rond avec le système.
Umarım bu bir hata değildir.
J'espère que ce n'était pas une erreur.
Sana hata yaptıran ama şimdi ama çaresine bakacak bir arkadaşınım.
Un ami qui t'a aidé à faire une erreur mais qui va t'aider..... à trouver une solution. Ok? Votre maman va bien?
Etrafındakilerin hayatlarını mahvetmeden sorunları ortadan kaldırabilecek bir insan olduğunu düşünmekle hata ettim.
J'ai bêtement cru que tu étais un humain compétent, capable de gérer une simple situation sans détruire la vie de tout le monde autour de toi.
bir hata oldu 23
bir hata yaptım 105
bir hata yaptın 21
bir hata yaptı 16
bir hata olmalı 96
bir hataydı 48
bir hata yapıyorsunuz 18
hata 58
hata yok 46
hata bende 21
bir hata yaptım 105
bir hata yaptın 21
bir hata yaptı 16
bir hata olmalı 96
bir hataydı 48
bir hata yapıyorsunuz 18
hata 58
hata yok 46
hata bende 21
hata yapma 25
hata ettim 32
hata ediyorsun 17
hatalısın 27
hata yaptım 57
hata yaptın 26
hatalıydım 64
hata mı 40
hata yapıyorsun 53
hata yapıyorsunuz 42
hata ettim 32
hata ediyorsun 17
hatalısın 27
hata yaptım 57
hata yaptın 26
hatalıydım 64
hata mı 40
hata yapıyorsun 53
hata yapıyorsunuz 42
bir hafta sonra 49
bir hafta önce 34
bir hafta 109
bir hediye 84
bir hayalet 36
bir hafta oldu 20
bir hafta mı 41
bir hayvan 28
bir hafta içinde 26
bir hiç 29
bir hafta önce 34
bir hafta 109
bir hediye 84
bir hayalet 36
bir hafta oldu 20
bir hafta mı 41
bir hayvan 28
bir hafta içinde 26
bir hiç 29