Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ K ] / Kurallar böyle

Kurallar böyle перевод на французский

434 параллельный перевод
- Hayır, kurallar böyle.
- C'est la coutume.
- Kurallar böyle.
- Règlement de la compagnie.
Maalesef kalıyorsunuz Bayan, kurallar böyle.
- Il faut, madame. Le règlement.
Demek kurallar böyle!
Les règlements de la compagnie.
Kurallar böyle, John.
C'est le règlement, John.
- Üzgünüm ama kurallar böyle.
- Désolé, c'est la règle.
Kurallar böyle.
C'est le règlement.
Eğer bu onun kararıysa iyidir. Kurallar böyle.
C'est le règlement!
- Kurallar böyle.
- C'est le règlement
- Kurallar böyle.
- Le règlement c'est le règlement
Yolda gazetecilere izin verilmiyor, sadece yarışmacılar. Kurallar böyle.
Les reporters ne peuvent suivre les concurrents.
Kurallar böyle.
C'est comme ça.
Sanırım. Kurallar böyle.
Oui, c'est le règlement.
Fräulein Raynor, kurallar böyle.
Fräulein Raynor, il y a un règlement.
Kurallar böyle.
Le règlement.
Kurallar böyle. 10 saat de, 10 saniye de sürse fark etmez.
D'après le règlement, 10 heures ou 10 secondes, c'est le même prix.
Kurallar böyle Bayan Bruce.
Le réglement, Mme Bruce.
Kurallar böyle. Sana bunu yaptırmasına izin verdin. Şimdi bir duş al ve sakinleş.
Je demande que mon vaisseau et mon équipe soient relâchés.
Ne? Kurallar böyle.
Comment?
Kurallar böyle, ama şu durumda, iyi adamlar biziz.
Ça fait partie du jeu mais cette fois-ci nous sommes les gentils.
- Kurallar böyle.
C'est le jeu.
Buraya sadece yetkili personel girebilir efendim. Kurallar böyle.
Seul le personnel autorisé a le droit d'entrer.
Kurallar böyle.
C'est interdit par la loi.
Kurallar böyle.
Il y a des règles.
Kurallar böyle.
Ce sont les règles.
Kurallar böyle.
Telles sont les règles.
Kurallar böyle, kusura bakma.
Désolée, c'est le règlement.
Komiser ikinizi ayrı ayrı görmek istiyor, kurallar böyle.
Je veux parler à ma femme.
Böyle şarkı söylemek de kurallarınızdan biri mi?
C'est la règle de chanter?
İşler böyle yürür. Kibarca. Görgü kurallarına uygun şekilde.
Ainsi l'exige l'étiquette, Tarzan.
Kurallar böyle.
Je n'y peux rien, c'est le règlement!
- Kurallar mı böyle?
- Le règlement, hein?
Onun savaş kuralları böyle.
Il a ses propres règles.
Mesleğinin kurallarına ne kadarda bağlısın böyle.
Voyez qui défend la veuve et l'orphelin.
Kurallar böyle.
C'est la règle.
Kilise kurallarına karşı gelip kocanın ölüsünü yaktırdığında böyle olacağını anlamıştım.
Je savais qu'il en serait ainsi quand tu as refusé d'obéir aux lois de l'Église en faisant incinérer ton mari.
Kurallar böyle.
- Allez.
Ev kurallarını böyle kolay değiştiremezsin.
On change pas le règlement comme ça!
Kimse arabacının yanında gidemez. Şirket kuralları böyle.
Le règlement l'interdit formellement.
Pokeri böyle oynamak doğa kurallarına aykırı.
Ce n'est pas naturel de jouer au poker comme ça.
- Bu evin kuralları böyle.
- Ce sont les règles de la maison.
Ancak böyle temiz kalırsın. Kurallarına göre oynarsın.
Pour être propre, il faut respecter les règles.
- Hastane kuralları böyle.
- C'est le règlement.
Görgü kuralları nerede kaldı? Misafir böyle yalnız mı bırakılır?
Qu'est-ce que ça veut dire de nous laisser seuls?
Katoliklerin böyle şeylerle ilgili kuralları vardır herhalde.
J'imagine que les catholiques ont des règles à ce sujet.
Böyle bir zaman makinasıyla bile bilincimizi koruyarak zamanda atlamalar yapmak doğanın kurallarına uygun mu?
La nature s'assure-t-elle... que même avec une telle machine, vous ne puissiez pas... empêcher votre propre conception?
Kurallar böyle.
Ce sont les ordres.
İsminiz listede yok. Bu durumda sizi içeri sokamam. Buranın kuralları böyle.
Je n'admets que les gens dont le nom figure sur ma liste.
- Oyunun kuralları böyle. Ne kadar? Sana Harlem'in yarısını teslim ettik.
On t'a livré la moitié de Harlem, je veux un pourcentage sur la loterie!
Üzgünüm, Rick. Restoran'ın kuralları böyle.
Désolé, c'est la règle, ici.
Büyüğe saygı için değil, ailenin kuralları böyle.
Tu me manques de respect, tu enfreins les règles.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]