Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ Y ] / Yapma böyle

Yapma böyle перевод на французский

1,428 параллельный перевод
- Yapma böyle.
- Non, ne fais pas ça.
- Sean, hadi ama. Yapma böyle.
Ne le prends pas mal!
Evlat, yapma böyle.
Allons, petit.
Yapma böyle!
Je t'en prie!
Hadi bebeğim. Yapma böyle.
Hé, bébé, allez, calme toi.
Yapma böyle.
Je t'en prie.
Hayır, yapma böyle, ahbap, bunu gerçek dünyada bırak, olmaz mı?
Non, allez, mec, restons dans le monde réel, d'accord?
- Yapma böyle.
Arrête.
- Haydi aşkım. Yapma böyle.
- Allez, ne sois pas comme ça.
Ahbap, yapma böyle.
Mec, allez quoi.
- Yapma böyle. Ben senin için neyim?
- Ça va... tu crois que j'ai quatre ans?
Lütfen yapma böyle. En azından bir dene.
Allez, s'il te plaît, fais un effort.
Anne yapma böyle.
Non, maman, pas ici.
Hadi yapma böyle...
Vous avez un sac...?
Kendine böyle yapma.
Ne t'en rends pas malade!
Bir daha sakın bana böyle birşey yapma, Anlıyormusun?
Ne me refais plus jamais ça, compris?
- Böyle yapma ya!
- Ne sois pas comme ça.
Bir sürü şey yapıyorsun, neden böyle bir şey yapma ihtiyacı duydun ki?
Pourquoi tu as besoin de ça?
Sakın kafan bozukken böyle şeyler yapma, oğlum.
Fais jamais rien par dépit, mon gars.
Michael, böyle yapma.
Ne soyez pas comme ça.
Böyle yapma.
Ne sois pas comme ça.
İnsanların düğünlerinde böyle şeyler yapma huyum var.
C'est une habitude que j'ai aux mariages.
Yapma böyle.
Allez.
Böyle yapma.
Ne soyez pas comme ça.
Bir daha asla böyle yapma!
- Tu m'entends? - Faire quoi?
Yapma ya! Bende böyle ödeşiyorum onunla.
Mais je le lui rends bien.
Her ne kadar, FBI, yasal olarak, böyle bir durumda araştırma yapma sorumluluğu ile bağlı olsa da, bu güne kadar böyle bir şey yapmadı.
Malgré le fait que le FBI était responsable d'enquêter pour trouver les responsables, jusqu'ici ils ne l'ont pas fait.
Herhangi bir mikrofonun yanında böyle bir şey yapma.
Ne laissez pas ce raté approcher à moins de 100 m d'un micro.
- Böyle yapma. Beni kızdırmaya çalışıyorsun. - Hâlâ kilitli.
Joue pas à ça avec moi.
Lütfen böyle bir şey yapma.
Je vous en prie, ne faites pas ça.
Hadi, Moby, Oyun yapma bana böyle.
Allez, Moby, ne me la joue pas comme à § a.
- Böyle yapma.
- Ne fais pas ça.
Sen çok kızgın gibisin, öyle mi? Böyle yapma.
Tu es en colère, n'est-ce pas?
Yapma! Bu ne saçmalık böyle!
- T'es malade ou quoi?
Bir daha sakın böyle bir şey yapma.
Ne me refaites plus jamais ça.
- Böyle yapma. Daima yanımda olacağına söz vermiştin.
Tu as promis de rester avec moi.
- Bebeğim, böyle yapma.
- Chérie, sois pas comme ça.
Böyle... - Yapma!
- Arrête!
Böyle bir hata yapma.
Ne faites pas cette erreur.
Böyle şeyler yapma. Tüm hayatımı zindan edebileceğini biliyorsun.
Tu sais qu'il peut me faire payer ça très cher, là-bas au poste frontière.
Böyle yapma.
Ne dis pas ça.
Graeme, böyle yapma.
Graeme, ne dis pas ça.
Sonra seni rahatsız etmem, haydi ama yapma böyle.
Tu remarqueras rien.
Yapma, ne bu böyle?
Pourquoi?
Ama lütfen bir daha böyle bir şey yapma.
Mais, la prochaine fois, pr ‚ viens.
Böyle şakalar yapma.
Ne baratine pas!
Bir dahakine, yine böyle yapma, tamam mı?
Ne recommence pas!
Sakın bir daha böyle yapma!
Tu m'as compris?
Böyle yapma.
Calme-toi.
Burada böyle şeyler yapma.
Hey! Pas de ça ici.
Böyle olmaz gerçekten, işim böyle değil. Çalışacağım insanlarla iş yapma yolum bu değil, tamam mı?
Ce n'est pas la façon dont je veux parler aux gens avec lesquels je travaille, ok?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]