Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ Y ] / Yapmayacaksın

Yapmayacaksın перевод на французский

1,452 параллельный перевод
Ama tabii ki, bunu yapmayacaksın...
Mais bien sur, tu veux pas.
Bunu yapmayacaksın.
Non, tu n'as pas à faire ça.
Bu asla evlenmeyeceksin ve çocuk yapmayacaksın mı demek?
Ça veut dire que tu ne te marieras pas et que tu n'auras pas d'enfants?
- Hiç bir şey yapmayacaksın, sadece yetiştireceksin.
Je sais que vous voulez faire pousser de l'herbe.
Hayır, yapmayacaksın.
Non, tu ne le feras pas.
Telafi etmek için hiçbir şey yapmayacaksın, değil mi Gary?
Tu n'es donc pas prêt à tout pour te rattraper?
Asla hiçbir şey yapmayacaksın özgürlüğün için!
Ça vaut rien quand c'est gratuit!
- Siz hiç bir şey yapmayacaksınız.
- Vous n'aurez rien à faire
- Yine o yutkunma şeyini yapmayacaksın değil mi?
- Tu ne va pas recommencer à déglutir nerveusement...
Bi'sikim yapmayacaksın!
Tu ne vas rien faire!
Bunu yapmayacaksın değil mi? John u tutuklama istemiyorum.
- Tu ne vas pas le faire, n'est-ce pas?
Orada şeriflik yapmayacaksın herhalde.
Alors vous n'y ferez pas le shérif?
Bu işi uzatmayacaksın. Bu meseleyle ilgili sızlanıp durmayacaksın. Parmağı acıyan bir çocuk gibi yapmayacaksın.
Pourquoi faire traîner les choses, passer son temps à se plaindre, se comporter comme un enfant qui a mal au pouce, comme un débile mental, "Mon pauvre pouce!"
Bugün yaramazlık yapmayacaksınız.
Vous allez vous tenir tranquille aujourd'hui
- Bunu yapmayacaksın.
- Vous ne ferez pas ça.
Tam anlamıyla rol yapmayacaksın ama,
Ce n'est pas vraiment de la comédie
Sanırım işbirliği yapmayacaksınız Yüzbaşı Barnett.
Je comprends que vous ne coopériez pas, capitaine Barnett.
Kızarmış peynirle sandviç yapmayacaksın.
Tu ne te feras pas de cheeseburger.
Kızarmış peynirle sandviç yapmayacaksın, çünkü peynir yok.
Tu ne peux pas en faire, il n'y a pas de fromage.
- Bunu bir daha yapmayacaksın değil mi? - Hayır, hayır.
- Tu ne vas pas recommencer?
- Yemek yapmayacaksın değil mi?
- Tu ne vas pas faire à manger, hein?
Bütün o kek muhabbetlerini yapmayacaksınız değil mi?
Vous ne ferez pas le coup du gâteau?
Boks yapmayacaksınız! İşte o kadar!
Pas de boxe du tout!
- Hiçbir şey yapmayacaksın.
- Vous ne faites rien.
Gidip başka yerde yaşayacak ve bir daha... -... asla içki yapmayacaksınız.
Vous devez partir et vous ne fabriquerez plus de gnôle.
Bunu yapmayacaksın.
Vous ne tirerez pas.
- Hayır Seth, yapmayacaksın.
- Non, ça m'étonnerait, Seth.
Bunu bir daha yapmayacaksın.
Ne refais jamais ça.
Görevin Goodchild'i öldürmekti ama sen bunu yapamayacaksın ya da yapmayacaksın.
Tu devais tuer Goodchild. Mais tu ne peux pas. Ou tu ne veux pas.
- Gidip biraz spor yapacağım. - Hayır, yapmayacaksın!
- Je vais faire de la muscu.
Uyuzluk yapmayacaksın, değil mi?
Tu vas pas faire ton lâcheur, hein?
Ben görevimi yapacağım, ama siz yapmayacaksınız.
Je vais faire mon travail, mais vous ne ferez pas le vôtre.
Bunu yapmayacaksın?
Tu vas pas le faire!
Değişiklik yapmayacaksın, değil mi?
Vous ne changerez pas, n'est-ce pas?
Hayır.Böyle yapmayacaksın.
Tu ne vas pas faire ça.
Ya doğru yapacaksın ya da hiç yapmayacaksın.
Peut-être, mais je me sens bien.
Ölmene izin vermeyeceğim, bunu yapmayacaksın.
Rentre avec moi. Donne-moi le téléphone.
Sen de yapmayacaksın...
Ni toi...
Öyle bir şey yapmayacaksın.
Non, tu ne feras rien de la sorte.
- Bunu yapmayacaksın.
Tu ne feras pas ça.
Kardeşime işkence yapmayacaksın.
Tu ne tortureras pas mon frère.
Hayır, yapmayacaksın.
Non, tu ne vas pas faire ça.
Hayır, yapmayacaksın, gidip iblisin kim olduğunu öğreneceksin, ve daha sonra bir plan yapacaksın.
Tu vas d'abord te renseigner sur le démon, et après tu décideras de ce qu'il faut faire.
Hiçbir açıklama yapmayacaksın Dennis.
Non, tu n'as rien à leur expliquer.
Kıssadan hisse, çocuklarla iş yapmayacaksın.
La morale de cette histoire, ne faite pas d'affaire avec des enfants. ils sont émotifs.
Yapmayacaksın, dedektif.
Vous n'y arriverez pas.
Hiç birşey yapmayacaksın.
Tu ne vas rien faire du tout.
- Kendine kötü bir şey yapmayacaksın..... değil mi? - Ne?
Quoi?
- Yapmayacaksın.
- Non.
Sen bir yorum yapmayacaksın.
Vous me dites que mon nom n'apparaîtra pas
Ama yapmayacaksın.
Je peut vous mettre une balle ici.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]