Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ S ] / Senin fikrin ne

Senin fikrin ne перевод на португальский

132 параллельный перевод
- Senin fikrin ne?
- O que acha?
Senin fikrin ne, doktor?
O que opina você, doutor?
Senin fikrin ne?
Qual a sua opinião?
Sinbad, senin fikrin ne?
Sinbad, qual é a sua opinião?
- Senin fikrin ne?
- O que é que achas?
Senin fikrin ne?
A que te refere?
- Şef, senin fikrin ne?
- Que acha, chefe?
Senin fikrin ne?
Qual a tua ideia?
Drew, senin fikrin ne?
Drew, qual é a tua opinião?
Senin fikrin ne?
Qual é a sua ideia?
Boş ver beni. Senin fikrin ne?
Esqueça, o que você acha?
Senin fikrin ne?
Qual é a sua opinião?
Senin fikrin ne, General Casey?
Qual é a sua opinião, General Casey?
- Senin fikrin ne Jacob?
Que achas, Jacob?
Senin fikrin ne? "
Qual é a tua parte nisto? "
- Senin fikrin ne? - Evet.
Qual é a sua ideia?
Senin fikrin ne?
Qual é a tua posição?
Bu arada senin fikrin ne?
No meio tempo, o que recomenda?
Senin fikrin ne?
O que acha que aconteceu?
Senin fikrin ne?
Qual é a tua opinião?
Peki senin fikrin ne?
E depois?
- Senin fikrin ne, ukala?
E qual é a tua ideia, espertalhão?
- Senin fikrin ne?
- Que te parece?
Howard, senin fikrin ne?
- Howard, o que tens a dizer?
Son devreye girdik. O kadar bakım, saç yapımı, güzel mamalar ve senin fikrin ne?
E depois de toda preparação, dos penteados, dos brinquedos e dos pedaços de fígado.
Senin fikrin ne?
O que você tem em mente?
EE senin fikrin ne?
Então qual é a tua opinião?
Senin fikrin ne?
O que pensas disto?
Oliver'in benim için ne anlam ifade ettiği konusunda senin hiçbir fikrin yok.
Você não faz ideia do que o Oliver significa para mim.
Ne de olsa senin fikrin.
Afinal, a ideia é tua.
Senin bugün ne olduğu hakkında hiç bir fikrin yok.
Você não sabe o que se passa nos nossos dias!
Ne demek istediğini anlıyorum ama senin şu fikrin...
Percebo o que queres dizer, mas voltando à tua ideia.
Ne kadar şanslı olduğun hakkında en ufak bir fikrin yok zeki bir kadın seni seviyor ve sana değerli birşey vermek istiyor senin yaratıcı şiirselliğini alevlendirecek birşey.
Não fazes a mínima ideia de como és sortudo... em que uma mulher inteligente... te ama e te quer dar algo de valor... algo que vai pôr em chamas o teu potencial criativo!
- Ne rolü? - Senin fikrin olduğundan emindim.
- Eu sabia que foi ideia sua.
O zaman sen git konuş ne de olsa senin fikrin.
Faça-o sozinha. Ainda por cima é ideia sua.
Seni ne kar istediğim hakkında en ufak bir fikrin var mıydı senin?
Fazes ideia do quanto te desejei ardentemente?
Ne, bu senin fikrin miydi? Yoksa başkası mı sana yanaştı?
E a ideia foi sua, ou foi contactado por alguém?
Hayır, ama senin iyi bir fikrin olduğunu düşünüyorum Francis ve ne gerekiyorsa yapabileceğini biliyorum.
- Não. Mas calculo que tu saibas, Francis. E sei que és capaz de fazer o que for necessário.
Senin bu konuda fikrin ne?
- O que pensas sobre isso?
- Ne yaptığın hakkında hiç bir fikrin yok. - Hayır, asıl senin yok.
- Não sabes o que estás a fazer.
Senin dürüst fikrin ne?
E qual é a sua opinião honesta?
Bunun senin fikrin olduğunu düşünmene neden olan şey ne?
O quê faz você pensar que isto foi ideia sua?
Senin canını ne kadar yakabileceğim hakkında hiç bir fikrin yok.
Não fazes ideia o quanto te posso fazer mal.
Senin fikrin ne?
Qual é o seu palpite?
Eğer kaybedersem Spangler'ın bana ne yapacağı hakkında bir fikriniz var mı? Kazanırsan bizim sana ne yapacağımız hakkında senin bir fikrin var mı?
Sabe o que nós faremos se você ganhar?
Ne kadar ilerlediğim konusunda en ufak fikrin yok. Senin için ne kadar değiştiğim hakkında.
Quanto eu mudei por tua causa.
Senin gibi insanların değil de benim gibilerin genellikle, ne kadar kolayca sevgili yapabildiği hakkında en ufak bir fikrin bile yok.
Não fazes ideia de como é fácil arranjar uma namorada se fores como eu... que não és.
CDC senin ne olduğunu anladığında, neler olacağı hakkında bir fikrin var mı?
Fazes ideia do que aconteceria se o CDC descobrisse o que realmente és?
Kitabı almanın senin fikrin olduğunu Debra'nın bilmesinin ne önemi var?
- O quê? Porque era tão importante que a Debra soubesse que a ideia era tua?
Sana tek yardım edebilecek şey, Tanrı, Ray. Kör olduğun hâlde, hâlâ karanlıktan korkmanın ne demek olduğuna dair en ufak bir fikrin var mı senin? Tanrı mı?
- Só Deus pode ajudar-te, Ray!
Senin kahrolası bir psikoterapist olma fikrin ne oluyor?
O que é "ser normal" para ti? O que é ser uma merda de um "psicólogo" para si!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]