Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ Y ] / Yeni bir

Yeni bir перевод на португальский

44,145 параллельный перевод
Ama bu şapka yeni bir yerden geliyor.
Mas este chapéu vem de algum sítio novo.
Yeni bir uçan böcek türü keşfetmiş olabilirsin.
Podes ter descoberto uma nova subespécie de insectoide voador.
Fakat yeni bir arkadaş grubumuz geleceği için sen artık gitsen iyi olacak.
Mas o próximo grupo de amigos está prestes a chegar. Por isso, é altura de correr contigo.
Eğer yeni bir şeylere...
Se precisares que te relembre...
Bu benim için yeni bir başlangıç olacak.
É um final bem-vindo.
Wechsler, şirket birleşmesi öncesindeki emeklilik planlarına saygı göstermek adına bir fon oluşturdu ki nihayetinde o da yeni bir çalışma kontratı altında yeni bir emeklilik fonuyla birleştirildi.
A Wechsler manteve um fundo para honrar todos os planos de pensões pré-fusão que seria conciliado com o novo fundo de pensões, segundo a nova lei laboral.
Yeni bir böbrekle tamamen iyileşebilirsin.
Só um rim o poderá pôr bem.
Yeni bir gün, yine bir A.
Mais um dia, mais uma nota máxima.
Yeni bir araştırma açmak istiyorum.
Quero abrir uma nova investigação.
Yeni bir sorun.
Um problema novo.
Yeni bir saat almalıyız. Bu şey çok belli oluyor.
Precisamos doutro relógio, este é demasiado óbvio.
Yeni bir satır!
Uma série nova.
Yeni bir şey yazamıyorum.
Eu estou com bloqueio de escritor.
Yeni bir özel gün mü?
Um novo feriado?
Bugün Kaliforniya Eyaleti'nin yeni bir özel günü resmen kabul ettiğini açıklamaktan mutluluk duyuyorum :
Hoje, tenho o prazer de anunciar que o estado da Califórnia vai criar um novo feriado :
Senin için yeni bir şey.
É novo para ti.
Pekâlâ, yeni bir teslimat alın.
Então vai buscar outra encomenda.
Yeni bir türü nerede görsem tanırım.
Reconheço uma especiação quando a vejo.
Bu binada yeni bir şey üzerinde çalışıyorlar.
Dentro deste edifício, trabalham em algo novo.
Birkaç saat uyuyacağız yıkanıp kıyafet değiştireceğiz ve yeni bir araç bulup gideceğiz.
Vamos dormir umas horas, lavar-nos, arranjar roupa nova, um carro novo e sair daqui.
Bize yeni bir araç bulmayacak mıydın sen?
Não disseste que ias arranjar-nos um carro novo?
Hâlâ Tanrı'dan yeni bir harman dövme makinesi bekliyorum.
Ainda estou à espera que o Senhor me providencie uma debulhadora nova.
Yeni bir yöntem uygulamak zorundayım, demiştim.
Eu disse-lhe que fui obrigado a trazer uma nova ferramenta.
Kendime yeni bir yer bulurum.
Eu encontro outro lugar.
- Evet, bu yeni bir makine.
- Sim, é uma máquina nova.
Yetenek şovu için yeni bir kostüm aldık.
Viemos comprar outro fato para o espetáculo.
Yeni bir iPhone karşılığında söylerim.
Digo-lhe, se me der um iPhone.
Yeni bir fikir bulmuş.
Ele veio com uma idéia nova.
Henüz başlamadım. Yeni bir şey yolladılar.
Ainda não, acabei de receber uma nova subscrição muito porreira.
Usta bir cildiyeci en iyi dostundur, ve ayrıca kendini toparlayıp yeni bir David bulmanın vakti gelmişti.
Um bom dermatologista é o nosso melhor amigo e já está na altura de te recompores e arranjares um novo David.
Evet, yeni bir yere taşınmanın ne kadar zor olduğunu unutmuşum.
Sim. Já me tinha esquecido quão difícil é mudarmo-nos para um sítio novo.
Lilly'e yeni bir at alacağım.
Vou comprar um cavalo novo para a Lily.
- Lilly sadece yeni bir ata binmeye alışıyorsun.
Lily... estás, apenas, a habituar-te a montar uma cavalo novo. Está tudo bem.
- Yeni bir arkadaşım var.
- tenho uma nova amiga.
Bir ayı ve yeni birini gördüm.
Aí estás e pelos novos.
Başkan personel ile selamlaşırken, 150 kiloluk bir temizlikçi olarak gizlenmiş Greta Bengsdotter, Başkanın ensesine şişme koltukaltında gizli bir bölmede sakladığı çok tehlikeli yeni bir ilaç enjekte edecek.
Ao cumprimentar os funcionários, Greta, disfarçada de empregada de limpeza, irá injetar o Presidente no pescoço com uma perigosa droga que transportará na axila num compartimento secreto.
Boşanmış bir kadının yeni bir partner araması daha muhtemeldir bir dul ise ölen kocasının boşluğunu doldurmaya meyillidir.
Uma divorciada procura um parceiro e uma viúva preenche o vazio do marido morto.
Hayatında yeni biri olmadığı aşikar yoksa Cuma gecelerini bir akvaryumda geçirmezdin.
E não tem mais ninguém ou não passaria as sextas à noite num Aquário.
Nadir bir yeni yaşam formuyla karşılaştık.
Achámos uma nova e rara forma de vida.
Yeni seçilen cumhurbaşkanı, kimin vaat ettiğini yolsuzlukları ortadan kaldırmak, şahsen uzandı dünya genelindeki gruplara tutmak için bir çaba içinde ülkesi düşmek.
O Presidente recém-eleito, que prometeu erradicar a corrupção, contactou pessoalmente grupos no mundo inteiro num esforço para impedir o seu país de ruir.
Adam yeni gelmiş, daha bir halt yapmamış, pantolonunu botun içine sok diyor.
Um tipo acabado de sair do barco, não fez nada, manda-me prender as calças e parecer profissional.
Evini ısıtmayı karşılayamaz, bir balonun içinde sıcakta yaşayamaz, taze faydalı yemek yiyemez heyecanlı yeni aktiviteler bularak kendini eğleyemez.
"Não tem como aquecer a casa, isolar-se dos perigos," "viver quentinho, comer alimentos frescos," "manter o espírito estimulado por novos desafios."
Ben o şatodan yeni geldim ve bir canavar var!
Acabo de vir de um castelo onde vive uma fera!
Ortalama boylarda, ama derin bir yarası var kolunun iç tarafında ve dikişleri yeni alınmış.
A altura dele é média, mas ele contém uma laceração nos tríceps e as suturas são recentes.
Sanırım şu yeni özel gün için bir kart yazıyordu.
Estava a escrever um cartão para o feriado novo.
Söylesene, şu yeni özel gün için bir kart yazıyor muydu?
Diga-me, ele estava a escrever um cartão para o feriado novo?
Yeni ve genç bir mutant türü.
Especiação. Um novo mutante, recente.
RDX, yeni tarz bir bomba.
RDX é um novo tipo de bomba.
Evet, mutfak işlerini bilen ve aramıza yeni katılan için kocaman bir alkış.
Sim, um grande aplauso pelas novas amigas que sabem cozinhar.
- Başka bir kokuyu gizlemek için yeni boya.
- E tu também, Sherlock.
- Buradan bir şey kaybolmuş ama daha yeni.
- Falta aqui alguma coisa e é recente.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]