Zamanin перевод на португальский
51 параллельный перевод
Seninle cennette bulusurum zamanin durdugu yerde. Ama bu kadar ümitsizce degil, askim.
Mas não tão sombriamente, meu amor.
Zamanin nasil geçtigini anlamadik.
E sem darmos por isso, tinha chegado o dia.
Bizim bilgimizi ozmoz yoluyla, zamanin dişinda alacaksin.
Vais receber o nosso conhecimento por osmose, fora do tempo.
Ufacik küresel bir dünya, uzayin uçsuz bucaksiz boslugunda ve zamanin içinde sürükleniyor.
Um fino e esférico mundo, flutuando na imensidão do Espaço e do Tempo.
Uzay ve zamanin derinliklerini ögrenmeye baslamaliydik.
Nós começamos a sondar a real profundidade do tempo e do espaço.
Maddeyi olusturan ilk patlamayla baslayan eski zamanin izlerini sürecegiz, ve gaz, toz, yildiz, galaksiler ve evrendeki küçük dünyamizi, gezegenleri, yasam, zeka ve erkek ve kadinlardan olusan türümüzü incelemeye daha yeni basliyoruz.
Apenas começamos a traçar o longo e tortuoso caminho, que começou com a primordial bola de fogo, e levou à condensação da matéria : gás, poeira, estrelas, galáxias e, pelo menos no nosso pequeno canto do universo, planetas, vida, inteligência e homens e mulheres curiosos.
Zamanin muazzam büyük okyanusundaki bu takvimde, bütün hatiralarimiz bu küçük kareye ancak sigiyor.
No vasto oceano do tempo que este calendário representa, todas as nossa memórias estão confinadas, neste pequeno quadrado.
Senin zamanin.
Vem minha beleza.
60 saniyen varsa seninle paylasmak istiyorum. Zamanin var mi?
Se tiver 1 minuto eu gostaria de trocar umas ideias consigo, é possível?
Özür diledim, hatta kodeste geçirdigi zamanin ücretini ödemeyi teklif ettim.
Eu desculpei-me e disse que pagaria pelo seu tempo de cadeia.
ZAMANIN KÜLLERİ "yeniden..."
ASHES OF TIME REDUX Cinzas do Tempo Redux
Simdi zamanin bol, istedigin gibi harca ahbap.
Leva o tempo que quiseres, meu.
SENiN ZAMANIN DA GELECEK.
A tua hora há-de chegar!
Öglene kadar zamanin var.
Tens até ao meio-dia.
Toplum için orda kalmayi hakediyor.. ... Cünkü bu bina bu zamanin ideallerini temsil ediyor
Merece continuar a existir para a comunidade, porque representa os valores dessa época!
ZAMANIN KARANLIĞINDA Geceleri neden karanlık oluyor?
NA NOITE DOS TEMPOS por que está escuro de noite?
Artik rüya görmek için zamanin var.
Bem, agora tens tempo para eles.
Zamanin sonuna kadar.
Até o tempo parar.
Zamanin sorusu.
É uma questão de tempo.
Zamanin nasil geçtigini fark etmemek çok tuhaf.
Engraçado, nem percebemos o tempo a passar.
Zamanin önemli bir faktör oldugunu vurgulamis miydim?
Já mencionei que o tempo é um factor importante?
BÖLÜM 7 - "ZAMANIN DIŞINDA" Çeviri : Darkopal
CAPÍTULO SETE "Fora do Tempo"
Zamanin tarihçileri tarafindan kayda alinmis günümüz âlimlerince de dogrulugu ispatlanmistir.
Foram documentados por historiadores da época. E confirmados por especialistas de hoje...
Endiselenmene gerek yok, basarman için yeterince zamanin olacak.
Não te preocupes, tens muito tempo. Vais chegar lá.
Kisacasi o, eski zamanin kutsal türü,.. -.. iyi insanlarin intikamini istiyor... - Hayir, aslinda bakarsan..
Mais ou menos isso, ele quer vingança de Deus, a velha vingança bíblica.
Birden bire zamanin konusunda cömertlestin.
Foi muito generoso ao dedicar-me todo esse tempo.
Muse bana sarkinizi soyleyin, donuslerin adami... zamanin icinde suruklenmis, Troy2un yuksek tepelerini tamamen yagmaladi.
" Canta-me sobre o Homem Musa, o homem das voltas e reviravoltas... Desviado vezes sem conta do seu rumo, após ter saqueado As aclamadas colinas de Tróia.
O zamanin kanunlarina.
pelas leis daquele tempo.
Bizim amacimiz ; Kaliforniya'da iyi süt reklamlari yapabilmekti. Zamanin basindan beri bizimle olan bu ürünü yeniden canlandirabilmek istiyorduk.
O nosso objectivo era fazer boa publicidade para o leite na Califórnia e tipo, como que relançar este produto, que já nos acompanha desde o princípio dos tempos
Onlar, Singapur'u korumak için gelmis iki ingiliz savas gemisini ariyorlar, savunmasi zayif Repulse ve zamanin en modern savas gemilerinden birisi, Kraliyet donanmasinin gururu'HMS Galler Prensi'.
Estão a procura dos dois couraçados britânicos, que tinham vindo para proteger Singapura. O venerável Repulse e um dos mais modernos couraçados, o Príncipe de Gales, o orgulho da Marinha Real.
PERS PRENSİ ZAMANIN KUMLARI
PRİNCIPE DA PÉRSIA AS AREIAS DO TEMPO
Riley, zamanin oldugunda konusmamiz lazim. Özel olarak.
Riley, quando tiveres um momento, preciso de falar contigo... em privado.
Yani artik ölme zamanin geldi.
Por isso, acho que está na altura de morreres.
ZAMANIN KISA TARİHİ
UMA BREVE HISTÓRIA DO TEMPO
- Zamanin yok.
Tempo, já temos pouco!
ZAMANIN EN BÜYÜK HALK SAĞLIĞI KRİZİYLE YÜZLEŞMEK İÇİN DEVLETE BASKI YAP
PRESSIONE O SEU GOVERNO A ENFRENTAR A MAIOR CRISE DE SAÚDE PÚBLICA
ZAMANIN TARİHİ
HISTÓRIA DO TEMPO
ZAMANIN KISA TARİHİ
BREVE HISTÓRIA DO TEMPO
ZAMANIN KISA TARİHİ STEPHEN W. HAWKING
BREVE HISTÓRIA DO TEMPO STEPHEN W. HAWKING
ZAMANIN KISA TARİHİ DÜNYA ÇAPINDA 10 MİLYONDAN FAZLA SATTI.
BREVE HISTÓRIA DO TEMPO VENDEU MAIS DE 10 MILHÕES DE CÓPIAS.
Bak, sana ulasip yanimiza getirdikten sonra onunla konusacak çok zamanin olacak.
Vais ter muito tempo para falar com ela assim que te resgatarmos.
- Konusabilecek zamanin var mi?
- Você tem tempo para falar?
Demek gitme zamanin, ha?
Estás de partida?
ZAMANIN BAŞLANGICI
O INÍCIO DOS TEMPOS
ZAMANIN KUMLARI
AREIAS DO TEMPO
Onunla gecirecegimiz zamanin kisitli oldugunu bize soyleyen sendin, ben de bu sebepten oynayabildgim kadar dedemle satranc oymuyorum.
Tu disseste que ele não ia ficar cá para sempre. Assim, tenho de jogar o máximo...
William ile satranc oynayacagin cok fazla zamanin var. simdi, yukari cik, hadi.
Tens muito tempo para jogar xadrez com o William.
ZAMANIN UNUTTUĞU OYUNCAK HİKAYESİ çevirmen : hyphen
Toy Story - That Time Forgot
Zamanin daraliyor Rick!
O tempo está a correr, Rick!
Daha zamanin gelmedi.
Não está na tua vez.
zamanında 22
zamanın var mı 17
zamanın var 16
zamanını boşa harcıyorsun 43
zamanınızı boşa harcıyorsunuz 17
zamanın doldu 28
zamanını harcıyorsun 17
zamanı 41
zaman 286
zamanla 88
zamanın var mı 17
zamanın var 16
zamanını boşa harcıyorsun 43
zamanınızı boşa harcıyorsunuz 17
zamanın doldu 28
zamanını harcıyorsun 17
zamanı 41
zaman 286
zamanla 88
zaman geçiyor 44
zamanım yok 137
zamanlama 22
zaman yok 141
zaman doldu 144
zamana ihtiyacım var 37
zamanım var 22
zamanımız azalıyor 34
zaman geldi 92
zamanım olmadı 22
zamanım yok 137
zamanlama 22
zaman yok 141
zaman doldu 144
zamana ihtiyacım var 37
zamanım var 22
zamanımız azalıyor 34
zaman geldi 92
zamanım olmadı 22