Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → русский / [ Y ] / Yapabileceğim hiçbir şey yoktu

Yapabileceğim hiçbir şey yoktu перевод на русский

74 параллельный перевод
O haklıydı. Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Он был прав, и ничего нельзя было с этим поделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Ничего не мог сделать...
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu ne de olsa.
Я ничего не могла поделать, когда ты был с ней, так, зачем заботиться обо мне?
Bunun için yapabileceğim hiçbir şey yoktu. - Bu nedir?
Я ничего не мог поделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
И я была бессильна.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Koruluktaydık.
Я ни хрена не мог сделать Я был где-то в глуши, в зарослях деревьев...
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничего не мог сделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничего не мог поделать.
Benim onun için yapabileceğim hiçbir şey yoktu, ve onun buna ihtiyacı vardı.
Я больше ничего не мог для него сделать, кроме этого, а это ему было очень нужно.
Buradayken yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Пока я был там, я ничего не мог поделать.
Bak üzgünüm. Ama yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничего не могу поделать.
Onun için yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничего не мог сделать для него.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничего не успела сделать!
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
И я ничего с этим не мог поделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я даже не мог ничего сделать.
Bunun gibi acı dolu sözler ediyor ama olanları düzeltmek için yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
"Я не обвиняю Вас в сознательном намерении причинить мне горе, но из-за Вас оно пришло ко мне." Заканчивает :
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничего не мог предпринять.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu. İpe sıkıca tutundum, artık ölmeyi bekliyordum.
Поскольку, ничего я не мог исправить, я просто висел на веревке и ждал смерти.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
В брачном агентстве мне посоветовали подождать неделю, прежде чем пригласить Вас на ужин.
O olayda yapabileceğim hiçbir şey yoktu biliyorsun.
Сам знаешь, я ни при чем.
Gittiği gün yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
То день, когда её увезли... Я ничего не мог поделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
тот, кто первый сказал, тот и победил.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Ничего не мог поделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Ничего нельзя было сделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничем не мог им помочь.
Evet, sürekli yenilmekten bıkmıştım. of being a loser... Kendimi kanıtlamak için yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Да, мне надоело, что я неудачник... и сам себе ничего не могу доказать.
Altı ay önce, benim yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Шесть месяцев назад, я ничем не мог помочь.
Hayır, ben yapmadım ama son birkaç dakikadır burada durup geminin her yerindeki sistemlerin bir bir çökmelerini izliyordum ve durdurmak için de yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Но последние несколько минут я стоял здесь и наблюдал как системы отключаются по всему кораблю, и я никак не могу это остановить.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
И я ничего не могла поделать.
Acısını dindirmek için yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничего не могла сделать чтобы остановить это.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничего не мог сделать для неё
Bu insanlar için yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Fotoğraf çekmek dışında.
Я не мог ничего сделать для тех людей, ни для кого из них, только сделать фотографию.
Karımı kaybettim. Onu kurtarmak için yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я тоже потерял жену, и не мог ее спасти.
Belki Abel'ı kaçırmasını engellemek için yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Bilemiyorum.
и могла как-то помешать ему но помочь Джемме было попыткой это исправить.
Onun için yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничего не смог бы для неё сделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я не мог ничего сделать.
Onu korumaya çalıştım ama onu öğrendiler ve yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я пыталась защитить его, Но они узнали о нем, и я ничего не могла сделать.
6 aylık ömrünüz olduğunu kabullendiniz. Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Вы приняли то, что Вам оставалось жить 6 месяцев.
Ona söyledim, yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я сказал ему, что ничего не могу поделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничего не могла сделать.
Yalnızca senin için yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Да и не смог бы я тебе помочь.
Durdurmak için yapabileceğim hiçbir şey yoktu..
Я ничего не могла сделать, чтобы помешать...
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Но я ничего не мог поделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
я ничего не мог сделать.
Ve Edwin'i götürmeye geldiklerinde, durup seyretmek dışında yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
И когда они пришли забрать Эдвина, все, что я могла сделать - стоять и смотреть!
Ve yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
И я ничего не мог сделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я не могу ничего с этим поделать.
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я ничeго нe мог сдeлaть.
Bay Bession için yapabilecegim hiçbir sey yoktu.
Я ничем не могла помочь мсье Бесьону.
Başka çıkış yolum yoktu. Hae Ra'yla sinemaya gideceğinizi öğrendiğimde farkında olmadan ben... Hae Ra'dan hoşlanıyorsan bu konuda yapabileceğim hiçbir şey yok.
Я больше так не буду... я не могла вас оставить. тогда
Onu kurtarmak için yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Я никак не могла его спасти.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]