English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ I ] / I'm freaking out

I'm freaking out Çeviri Türkçe

869 parallel translation
I must get my men near broads before they start freaking out with each other.
Adamlarım birbirleriyle oynaşmaya başlamadan onlara kadın bulmalıyım.
- I'm freaking out of here!
- Ben çıldıryorum burda!
I'm not drowning myself, I'm just freaking out!
Sadece rahatlamaya çalışıyorum
Listen, I'm really sorry for freaking out back there.
Dinleyin. Az önce öyle davrandığım için özür dilerim.
Don't you know that I'm freaking out?
Tepemin attığını bilmiyor musun?
Sweetheart, I am freaking out.
Tatlım, Çıldırıyorum zaten.
Man, I am freaking out so severely.
Adamım, çok ciddi balataları sıyırıyorum.
Baby, I'm sorry. I'm freaking out.
Bebeğim affedersin ama panikliyorum.
I'm sorry, pet. I'm, uh, freaking you out.
Üzgünüm ev çocuğu Ben, eee, seni korkutuyorum.
I'm freaking out!
Delireceğim!
Nance gives me trouble, I'll take the eyes out of his freaking head.
Nance başıma dert oluyor, kahrolası gözlerini oyacağım onun.
I'm not freaking out!
Çıldırmıyorum!
I'm not freaking out! I'm just saying...
Diyorum ki, eğer biri gelip...
I'm freaking out.
Çıldıracağım!
- I'm freaking out!
- Sinirleniyorum!
You got that I'm-freaking-out look on your face.
Yüzünde endişeli bir ifade var.
- I think I'm freaking out.
- Herhalde çıldırıyorum.
Oh, my God, I am freaking out.
Tanrım, burada çıldırıyorum.
I'm freaking out!
Korkuyorum!
I'm freaking out!
Deliye döneceğim.
I'm laying on my back, blood all over my face the kids are yelling, the teachers are freaking out and I look up, and there she is.
Yerde sırtüstü yatıyorum, yüzüm gözüm kan içinde... çocuklar bağrışıyor, öğretmenlerin etekleri tutuşmuş... Sonra yukarı bakıyorum ve işte onu görüyorum.
I'm freaking out.
Çok korkuyorum.
I'm not freaking out.
Kızmıyorum.
I think we are freaking the new kid out
Yeni çaylağımızı korkuttuk biraz galiba.
I'm just freaking out because what if Mr. Matick calls on me in class?
Biraz gerginim çünkü Bay Matick sınıfta beni kaldırırsa ne olacak?
I'm freaking out.
Aklımı kaçırıyorum.
I'm freaking out.
Çıldırdım.
I'd be freaking out if I were you.
- Senin yerinde olsaydım kafayı yerdim. - Evet, yedim.
I am freaking out.
Korkmaya başladım.
I'm freaking out.
Çıldırıyorum.
You're freaking out because I went back to an old hairstyle.
Saçımı eskisi gibi yaptım diye mi korkuyorsun.
- Sean, I'm just freaking out here.
- Sean, kafayı yemek üzereyim burada.
I'm at the photo shoot and everyone's freaking out!
Fotoğraf stüdyosundayım, buradaki herkes deliye döndü!
- I'm freaking out about my play.
- Tatlım, yaklaş.
I'm freaking out.
Cesaretimi kaybediyorum.
That's why I'm freaking out. I don't have sperm.
Cesaretimi kaybetmemin sebebi bu.
Damn right I'm freaking out!
Evet, kendimi kaybettim.
I'm freaking out, too. Come on. We'll find a nicer place.
Ben de korkmaya başladım şimdi, hem de çok haydi,... güzel bir yer buluruz.
I'm not freaking out.
Ben çıldırmıyorum.
Well, switch gears'cause I'm freaking out here!
Vites değiştir, çünkü telaşlanıyorum!
I started to go in, but she started freaking out on me, so I backed off.
Kız duştaydı. İçeri girince, kız bağırmaya başladı ben de çıktım.
I'm freaking out, man.
Kafayı yiyorum moruk.
I'm freaking out here.
Korkudan olmek üzereyim.
I'm sorry I was freaking out.
Özür dilerim çok korkuyordum.
Well, because I'm obviously freaking out.
Çünkü belli ki ödüm patlıyor.
- Max, I'm freaking out.
- Max, çok endişeliyim.
It was like I was totally freaking out, we go to the church, and the priest just hands me this, this sign from God.
Fena halde paniğe kapılmıştım. Kiliseye gittik ve rahip bana bunu verdi. Tanrı'dan gelen bu işareti.
I think he's kind freaking out.
Sanırım aklını kaçırıyor.
"turn on the light," i said, Thinking he was a weirdo and freaking out in the dark.
"Işığı aç" dedim, acayip biri olduğunu ve karanlıktan korktuğunu sandım.
I'm freaking out here, man. Handsome's gone too far.
Ben gidiyorum adamım, Handsome çok ileri gitti.
I mean, I'm just, like... I'm freaking out here, man.
Yani, burada aradan çıkıyorum, adamım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]