In your car Çeviri Türkçe
3,745 parallel translation
Get in your car and back the fuck up!
Arabana bin ve geri çekil. Geri çekil!
- Get in your car!
- Arabana bin!
Don't just get in your car.
Binmeyin öylece arabanıza.
There's someone in your car.
Arabanda biri var.
Get back in your car.
Arabanıza dönün.
Get in your car and get the hell out of here.
Arabana bin ve kaybol git buradan.
Get in your car!
Bin arabana!
No, get back in your car!
Arabana geri dön!
Okay, then get your ass back in your car.
O halde, arabana marş marş.
Forensics came back on this hair found in your car.
Arabanda bulunan saçın adli tıp sonuçları geldi.
You know what, just get in your car.
Ne var biliyor musun, arabana bin.
Let's just get in your car and fucking... drive!
Arabana binip siktir olup gidelim!
They just found an expensive ruby necklace in your car.
Az önce arabanda pahalı bir yakut kolye bulmuşlar.
Get in your car and take the 79 to the West Virginia state line.
Arabana bin, 79. otoyola çık, Batı Virginia sınırına git.
You'll sleep in your car, maybe pick up some work.
Arabanda uyuyacak, belki yolda birkaç iş yapacaksın.
I'm not supposed to be staying in your car.
Arabanda kalmam gerekmiyordu.
Get in your car! Off! Off!
Arabana git!
" I'll get in your car with you with my little shoulders.
"Tabii ki bu güzel omuzlarımla arabana binerim."
How did you get cable in your car?
Arabanda paralı kanalı nereden buldun?
Get in your car right now.
Hemen arabana bin.
You got gloves in your car?
Eldivenlerin arabada mı?
Get the fuck back in your car, man!
O soktuğumun arabasına geri dön adamım!
No, Stanley, if you leave now, then you'll get it in your car, and then you'll get it in your house!
Hayır. Stanley. Şimdi gidersen önce arabana sonra da evine gireceksin.
I'm gonna go outside, and I'm gonna wait in my car until you do the right thing and get your asshole ass into the seat next to me.
Ben şimdi dışarı çıkacağım ve sen götünü kaldırıp arabaya gelene kadar orada bekleyeceğim.
Hide the car at one of your sites or in a garage or something.
Arabayı mekanlarından birine ya da garaj gibi bir yere sakla.
If you're done dancing like you lost your leg in a motorcycle accident, why don't we back to my car and have at each other in the back seat?
Motosiklet kazasında bacaklarını kaybetmiş gibi dans etmen bittiyse, neden arabana gidip, arka koltukta keyfimize bakmıyoruz?
Every patrol car in the area is looking for your children.
Bölgedeki bütün devriye araçları çocuklarınızı arıyor.
Is that your father's car in front of the door?
kapının önündeki, babanın arabası mı?
Hey, maybe you can put him in the back of your car.
Belki onu da arabana almak istersin.
Don't worry- - we put all your stuff in the car, locked it and parked it on the street.
Merak etme... Eşyalarını arabaya koyduk, kilitledik ve sokağa park ettik.
But on that day, you parked your blue car in the parking lot, you got out... did you open the back door and reach inside to the car seat, did you take baby Hailey out to bring her inside with you?
Fakat o gün, mavi arabanızı otoparka park ettiniz, dışarı çıktınız... arka kapıyı açarak içeriye uzanıp, Hailey'i de yanınıza aldınız mı?
Don't tell me that you're hiding a gun in your kid's car seat.
Çocuğunun araba koltuğunda silah sakladığını söyleme bana.
Your victim's hair was found in a car abandoned there.
Orada terkedilmiş arabada kurbanınızın saç teli bulundu.
Um, how about we put a new S.A.T. sound system in your new P.S.A.T. car?
Deneme sınavı sonuçların için aldığımız yeni arabana SAT ses sistemi taktıralım mı?
I don't think that it really matters, because whoever put that car in your garage has probably made copies.
Bunun önemli olduğunu sanmıyorum çünkü o arabayı oraya kim koyduysa onda muhtemelen bir kopyası vardır.
Really smooth. Your sister in there giving birth, you're talking about the bloody car.
- Kardeşiniz içeride doğum yapıyor ve siz arabadan bahsediyorsunuz.
I got your gear in the car.
- Eşyaların arabada.
- It was in your car.
- Bomba senin arabandaydı.
A mysterious thief breaks into your car, leaves the CD player, doesn't go through your gym bag, leaves five bucks in quarters in your cup holder.
Gizemli bir hırsız arabana giriyor ama CD çalara ve spor çantana dokunmayıp arabadaki 5 doları bile almadan gidiyor.
See what I pour in yöur car.
Gör bak ben de senin arabana ne yapıyorum.
Your car was used in a major crime last night.
Dün gece arabanızla büyük bir suç işlendi.
You spent an extra 10 minutes with a potential hypothermia victim in the back of your squad car just so you could see me?
Sırf beni görmek için hipotermi geçiren birini resmi araçla buralara mı getirdin?
That's true, except for we found these gloves in your car under the driver's seat.
Güzel miydi değil miydi şimdi?
Everything we know, all the knowledge that we have... pros, cons, probable causes, likely diagnosis, years of schooling, and it still comes down to instincts, and sometimes, all signs point one way, but... but sometimes you just gotta get in your car and drive... and forget that you know
Bildiğimiz her şey... Tüm öğrendiklerimiz... Avantaj ve dezavantajlar...
How many foster homes did you get kicked out of before you moved in to your car?
Arabanda yaşamaya başlamadan önce kaç koruyucu aile seni yanından attı?
We found these in the trunk of your car, along with her computer.
Bilgisayarı da oradaydı.
Put him in your car. Watch him.
Onu arabana koy ve gözün üstünde olsun.
I wasn't anywhere with her. We found your running shoes in her car.
Arabasında, koşu ayakkabılarınızı bulduk.
'And while Lady Margaret locked herself in her room,'you disposed of Lucia's mannequin in the back of your car.'
Bayan Margaret kendisini odasına kilitlerken arabanızın arkasında bulunan Lucia'nın mankeninden kurtuldunuz.
As you can see from this map, Your Honor, the campus police arrested Ms. Tascioni beside Mr. Fassel's car here in Parking Garage C.
Bu haritadan da görebileceğiniz gibi, Sayın Yargıç,... kampüs polisi Bayan Tascioni'yi Park Garajı C bölgesinde Bay Fassel'in arabasının yanında tutuklamıştır.
Get back in your fucking car!
O siktiğimin arabasına geri dön!
in your mouth 17
in your dreams 215
in your 51
in your hands 23
in your heart 60
in your own time 47
in your house 29
in your face 181
in your own words 44
in your absence 21
in your dreams 215
in your 51
in your hands 23
in your heart 60
in your own time 47
in your house 29
in your face 181
in your own words 44
in your absence 21