So many things Çeviri Türkçe
1,948 parallel translation
I have so many things to tell you.
Sana söyleyecek bir sürü şeyim var.
So many things I'd change. I'd undo all my mistakes.
Çok şeyi değiştirir, tüm hatalarımı telafi ederdim.
Because the beautiful thing about being a woman is that we are so many things.
Kadın olmamızın en iyi tarafı, çok şey olmamız.
There are still so many things that today I feel terribly guilty about inside.
Bugün bile içimde kendimi suçlu hissettiğim öyle çok şey var ki.
I've given up so many things for this business, for my career.
Bu iş için bir çok şeyden vazgeçtim. Kariyerim için.
I still miss so many things.
Çok şeyi hala özlüyorum.
We'll have so many things to do as we starve to death.
Açlıktan ölene kadar yapacak bir sürü şeyimiz var.
There are so many things I need to tell you about me.
Sana kendimle ilgili anlatmam gereken çok şey var.
Mama, I want so many things.
Anne, öyle çok şey istiyorum ki.
Mama, I want so many things. It's kind of driving me crazy.
Anne, öyle çok şey istiyorum ki, sonunda kafayı yiyeceğim.
... and I can make so many things happen for yoυ and yoυr family.
Böylece sen ve ailen için bir çok şey yapabilirim.
There's so many things that i wanna do.
Yapmak istediğim öyle çok şey var ki.
There are so many things here that you want to show.
Burada görmeni istediğim bir çok şey var.
Look, I have so many things I have to tell
Bak, sana söylemem gereken çok şey var...
So many things can happen.
Bir çok şey olabilir.
There are still so many things about it that mean a great deal to me.
Birçok açıdan benim için hala çok anlamlı.
And there were so many things I wanted to tell her!
Ona söylemek istediğim çok şey vardı oysa!
There's so many things that are wrong on both sides.
İki taraf için de yanlış olan bir çok şey var burada.
You know so many things.
Çok şey biliyorsun.
This is the culmination of so many things for me,
Bu pek çok şeyin zirvesi benim için.
That explains so many things.
O kadar çok şeyi açıklıyor ki.
There was so many things I wanted to say to you.
Oysa sana söylemek istediğim bir sürü şey vardı.
There's so many things that you can do that will allow you to continue having your anonymity, but you can continue to grow your business.
Yani senin anonimliğini koruyup ancak yine de işinde ilerleyebilmeni sağlayabilecek bir sürü şey var.
There are so many things I want to tell you, too, and...
Benim de sana söylemek istediğim bir sürü şey var.
Yeah, there's so many things to choose from here.
Burada seçebileceğin pekçok şey var.
So many things I wanna tell you.
Sana anlatacak çok şeyim var.
There's so many things you don't know about me.
Benim hakkımda bilmediğin o kadar çok şey var ki.
You've added so many things in it.
Çünkü içine bir şey koydun.
Besides, there's gonna be so many things that we disagree on over the years... favorite colors, small dogs...
Bununla birlikte, yıllar boyunca anlaşamadığımız bir sürü şey olacak favori renklerimiz, küçük köpekler.
My dad just got a new fishing boat and insists on taking me out to kill innocent fish, and I can only avoid so many things at the same time.
Babam, yeni bir tekne aldı ve masum balıkları öldürmek için beni götürmekte ısrarcıydı. Aynı anda bir çok şey olursa kaçabilirdim.
There are so many things I wanted to say to you.
Sana birçok şey söylemek istiyordum...
There are so many things I want to ask you.
Sana sormak istediğim birçok şey var.
How many people he must have met. He must have seen so many things.
Onunla tanışmak, görüşmek isteyen birçok kişi vardır.
There are so many things I never got to say to them, like... Well, maybe I got that covered, but still, I miss them.
Onlara söylemediğim o kadar çok şeydi vardı ki, misal bunu halledebilirim ama şimdiden onları özlüyorum.
Kyle has shown us so many things ;
Kyle bize birçok şey gösterdi.
But sadly, the man who had fixed so many things for the residents of wisteria lane was now about to break the hearts.
Ama ne yazık ki, Wisteria Lane sakinleri için bu kadar şeyi tamir eden bu adam, bu sefer onların kalbini kırmak üzereydi...
Betty, you are so good at so many things.
Betty, birçok konuda çok iyisin.
You cannot know how sorry I am for so many things.
Pek çok şeyden ötürü... ne kadar üzgün olduğumu... tahmin bile edemezsiniz.
There's so many wonderful things in life to be afraid of if you'd just learn how scary they are.
Hayatta korkulacak birçok güzel şey var yeter ki nasıl korkunç olduklarını öğren.
I've had so many of these things.
Bunlardan o kadar çok içtim ki.
That, like so many other things its not for you to decide.
Diğer pek çok şey gibi bu da senin kararına kalmış bir şey değil.
There were so many of them and they were little things.
çok sayıdaydı ve küçük şeylerdi.
So many bad things.
Çok kötü şeyler.
We've done so many secret things over the years... in the name of protecting this country... we've created two worlds - ours and the people we promise to protect.
Geçmiş yıllarda bu ülkeyi korumak adına o kadar çok gizli iş yaptık ki, iki dünya yarattık. Bizimkisi ve korumaya söz verdiğimiz insanlarınki.
With so many better things you could do...
Birçok iyi şey yapabilirsin.
I've heard so many great things.
Senin hakkında çok güzel şeyler duydum.
But like so many villains, he believes he's a hero. But if he gets hold of those boxes, he will do terrible things to this world.
Elbette kötülerin çoğu gibi o da bir kahraman olduğunu düşünüyor fakat o kutuları ele geçirirse bu dünyaya korkunç şeyler yapar.
But when things are really dark, as dark as they can get, you see so much more, so many wonderful things.
Ama gerçekten karanlık olduğunda en karanlık zamanda birçok şey görürsün, birçok muhteşem şey.
So how many things about that conversation didn't you like?
Söylesene, bu konuşmada sevmediğin kaç şey oldu?
Well, no, it's just, there's so many last-minute things to do for the party, and...
Evet, aslında partiyle ilgili yapılması gereken birsürü son dakika işi vardı, ve ben..
There are so many beautiful things I used to take for granted - before I lost my sight.
Kör olmadan önce fark etmediğim ne kadar çok güzellik varmış.
so many times 34
so many people 67
so many memories 19
so many 87
so many questions 44
so many years 16
so many of them 24
many things 63
things 422
things happen 87
so many people 67
so many memories 19
so many 87
so many questions 44
so many years 16
so many of them 24
many things 63
things 422
things happen 87
things change 215
things will get better 22
things fall apart 17
things like 24
things will change 18
things to do 42
things could be worse 16
things have changed 201
things are looking up 44
things are going well 18
things will get better 22
things fall apart 17
things like 24
things will change 18
things to do 42
things could be worse 16
things have changed 201
things are looking up 44
things are going well 18