English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ T ] / That a girl

That a girl Çeviri Türkçe

8,574 parallel translation
That a girl.
Aferin güzel kızıma.
There wasn't a girl that had been gobby in the media
Uzun zamandır medyada onun kadar geveze bir kız görmemiştik. KONUŞAN :
That girl's a tattoo artist.
Bu kız dövme sanatçısı.
Now what are you going to do about a girl who says a thing like that?
Böyle bir şey söyleyen bir kızla ilgili sen şimdi ne yaparsın?
There's a part of me that just knows we're having a girl.
Bir yanım da kız olacağını söylüyor.
I need a girl in this film.. who will stay in that mansion.
- Bu filmde, konakta kalacak bir kıza ihtiyacım var.
A girl just lost in a world that don't understand her.
Kendisine anlayış göstermeyen bir dünyada kaybolmuş bir kız.
He looked like a girl to me, but that kid fought like a man!
Fakat kız gibi göründüğüne aldanmayın, erkek gibi dövüşüyordu.
"Hey, you got the wrong girl," like a normal person, erm... I thought it was a good idea to just pretend that I was his date.
Ona normal bir insan gibi "beni o kızla karıştırmışsınız," demek yerine onun randevulusu gibi davranmamın iyi bir fikir olacağını düşündüm.
"people would think you are not a nice girl." But covering my face was something that... made me feel like I was just hiding my identity, who I was.
Ama yüzümü örttüğümde hissettiğim tek şey... kimliğimi, benliğimi gizlediğimdi. Ev ne yönde? Bilmem.
If I may, ma'am, there was a 1 3-year-old girl named Carol... that used to kind of take me around the neighborhood... and use my braid as a dog leash... and make me beg for biscuits- -
Kusuruma bakmayın efendim ama eskiden mahallede örgülerimi köpek tasması olarak kullanan 13 yaşında Carol diye bir kız vardı. Bisküvi vermek için yalvartırdı beni.
What, you think it's okay to raise a baby girl in that environment?
Bir çocuğun böyle bir ortamda yetişmesine onay mı veriyorsunuz?
You're gonna give that little girl a chance to have a normal life. Whoa, whoa.
Çocuğuna normal bir hayat seçmek için bir şans vereceksin.
I dreamt that Dusty caught you with a teenage girl and you tried to tell her that you and Dusty were both Mormons and that the girl was just a sister wife.
Dusty seni küçük bir kızla yakalamış, kıza Dusty ile senin Mormon olduğunuzu söylemeye çalışıyorsun, kız da kız kardeşin ve karınmış.
Because actually, on a Frank scale, that girl's, like, a hundred Franks.
Aslında, çünkü samimi bir ölçekte, O kız gibi, yüz frank.
But the second that girl sees a golden ticket, she's gonna be like, "Whoa, this guy has a baseball bat."
Ancak ikinci o kız, bir altın bilet görür O olacak gibi olacak'dur, bu adam bir beysbol sopası vardır. '.
That girl is a bad influence.
Bu kız kötü etkisi olduğunu.
Tell them that you want a girl with no beard and no mustache.
Hiçbir sakal ve hiçbir bıyıklı bir kız istiyorum söyle.
Well, that's one way to get a girl's heart going!
Bir kızın kalbi de böyle çarpıtılır ama!
You know what's gonna happen to a Pashtun girl... that sings on national TV in this country?
Bu ülke televizyonunda şarkı söyleyen Peştun kızına ne olur biliyor musunuz?
That a girl!
- Yürü be.
Elaine, I wish I could have known you when you were a little girl. So that I could've been...
"Elaine, keşke seni küçükken tanısaymışım, ancak o zaman..."
You're just a little girl that got knocked up.
Sen hamile kalmış bir küçük kızsın yalnızca.
I inadvertently go into a place like that, and still I somehow end up meeting a beautiful girl like you?
- Ben yanlışlıkla öyle bir yere girdim ama yine de bir şekilde senin gibi güzel bir hatunla tanıştım.
I'm happy with my woman, and from what I saw, you were, too, but a girl like that, she won't be single long.
Böyle bir kızın yalnızlığı çok sürmez.
It's complicated like I kind of told this girl that I have a sick aunt that I need to take care of.
Şöyle karmaşık : Bu kıza, bakmam gereken hasta bir halam olduğunu söyledim.
I'm aware of that, Mom, but now I'm in a situation where I have to get the family together for Christmas, and I also have to get a sick aunt because if I don't, this girl is gonna think that I'm an asshole.
Biliyorum, anne ama şu an aileyi Noel için bir araya toplamam ve hasta hala bulmam gerek çünkü bulamazsam bu kız bir pislik olduğumu düşünecek.
I just spoke to a girl that he been hooking'up with.
Onun takıldığı bir kızla konuştum.
The business there is so efficient, so enlightened, that all trade is managed by a teenaged girl.
Tüm ticareti genç bir kız çekip çeviriyormuş ve oldukça da karlıymış.
That's a good girl.
Aferin kızıma.
And there's a girl like that..
Öyle bir kız var.
I've told that girl a million times not to leave my sight.
Kızıma yüz defa benim yanımdan ayrılmamasını söyledim.
That goes back to when I was a little girl and I would hear my folks fighting.
Çocukluğum aklıma geliyor ve annemlerin kavga ettiğini duyuyorum.
Look, Dad, you're gonna have to get used to the fact that I'm a big girl now.
Bak, baba, artık büyük bir kız olduğum gerçeğini kabullenmen gerek.
That's a shitload of pancakes, especially for a girl who doesn't like pancakes.
Bu, deve yüküyle krep özellikle krep sevmeyen bir kız için.
That makes a girl feel real special.
Bu bir kıza kendini çok özel hissettirir.
That might be true in here, pal, but when you killed a girl in my world, now you get to play with me.
Burada yapabiliyor olabilirsin ama benim dünyamda bir kızı öldürürsen benim alanıma giriyorsun.
You get like this, every time I date a girl that's hotter than Jen.
Ben ne zaman Jen'den daha seksi bir kızla çıksam, senin algılayışın hep bu oldu.
Don't talk to a girl like that.
- Benim hatuna sesini yükseltme.
But since there's a dying little girl waiting for that kidney then you will understand what I have to do.
Ama orada ufak bir kız bu böbreği bekleyerek öldüğünde Sende benim yapmam gerekeni anlayacaksın.
Where's a girl like that?
- Öyle bir kız mı var?
That's what you're worried about right now, a girl?
Şu anda endişelendiğin şey bu mu, kız?
Okay, you have something that I very much want, like I said, and I have three fat cats and a little girl that would very much like to go home, okay'?
Dediğim gibi, sende benim çok istediğim bir şey var ve bende de eve gitmeyi çok isteyecek 3 şişko kedi ve küçük bir kız var, tamam mı?
She's a girl. That's how it works.
Bayan işleri öyledir.
First girl out of the carriage is always a wifey, and that is not a wifey.
At arabasının dışındaki ilk kızdan sevgili olur ama bu kızdan olmaz.
It's just not fun having to hang out with a girl that you'd kill to take out, if things were different.
Dışarı çıkarsa eğer öldürülebileceği bir kızla vakit geçirmek sadece eğlenceli değildi. İkisi farklı şeyler.
Obviously, I trust your taste in friends, but that girl is a lot of work.
Açıkçası, arkadaş zevkine güveniyorum ama bu kızın daha çok uğraşması lazım.
Oh, and while we're on the subject, a little Snow White girl like you, you're gonna have to bleach that asshole.
Ha, bu arada söylemişken, bir Pamuk Prenses kızımız seni beğenmiş onun kıç deliğini ağartmak zorundasın.
What's more interesting is that this girl also has installed a virus in our operational command system.
Daha ilginci şu ki bu kadın komuta sistemimize bir virüs yükledi.
What kind of a reprehensible shit does something like that to a little girl and then asks her to trust him again?
Nasıl bir piç kurusu küçük bir kıza bunu yapıp da sonra ondan kendisine tekrar güvenmesini ister?
A girl who is now held in that fort.
O kız şu anda hisarda tutuluyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]