English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ W ] / We know what happened

We know what happened Çeviri Türkçe

1,037 parallel translation
We know what happened, but the governor is dead now and... we don't want to embarrass his family.
Neler olduğunu biliyoruz, ama Vali artık öldü ve biz ailesini utandırmak istemiyoruz.
We know what happened.
Ne olduğunu biliyoruz.
- We know what happened.
- Ne olduğunu biliyoruz.
If this is a pattern, at least we know what happened on June 21 st.
Böyle yapılıyorsa, 21 Haziranda olanları biliyoruz demektir.
We think we know what happened.
Neler olduğunu anladık galiba.
Before we know it, we're gonna turn our backs around someday, the whole United States, we're gonna turn around and see nothing but V. C... or not V.C., but communism... we're gonna turn around and say, "What happened?"
Gerçekleri bilmeden önce, bir gün mutlaka arkamızı dönecektik bütün Amerika Birleşik Devletleri arkasını dönecek ve sadece Vietkong'u hatta sadece Vietkong'u değil komünizmi görecektik ve dönüp "Ne oldu?" diyecektik.
We don't know what happened to Lipyagin and his comrades.
Lipyagin ve diğer yoldaşların akıbeti belirsiz.
When your bus crashed in the mountains, we all know what really happened.
Otobüsün dağlarda kaza yaptığında, gerçekten ne olduğunu hepimiz biliyoruz.
I'm sure you're all as anxious as we are to know what happened the night that Commodore was killed.
Eminim, bizim kadar hepiniz de Kaptanın öldürüldüğü gece neler olduğunu bilmeğe can atıyorsunuz.
We know, Miss Morris, what has happened.
Olanları biliyoruz Bayan Morris.
Yes, the count. We all want to know what happened to the count.
Kont'a ne olduğunu merak ediyoruz.
I know how you feel, especially due to what just happened but right now we are ready to drop millions of lethal pellets without harming either the population or the plant life.
Duygularınızı anlıyorum, özellikle az önce olanlardan sonra ama ne insanlara ne de bitkilere zarar vermeyecek milyonlarca öldürücü hapı şu an havadan indirmeye hazırız.
- I know what I saw, Alex... and we only have Reinhardt's word for what happened to his crew.
- Ne gördüğümü biliyorum, Alex... Reinhardt'ın mürettebatına ne olduğuyla ilgili yalnız onun anlattıklarını biliyoruz.
I can't tell you how bad we all felt about, uh, you know, what happened.
Sana kendimizi ne kadar kötü hissettiğimizi anlatamadım, ne olduğunu biliyorsun.
You know what happened on Wednesday morning and so do we. - You do?
Bizim ne yaptığımızı ve çarşamba sabahı ne olduğunu biliyorsunuz.
We know you are building the Discovery Two to go back to Jupiter to find out what happened to your men up there.
Discovery II'yi yapmakta olduğunuzu biliyoruz. Tekrar Jüpiter'e gidip orada adamlarınıza ne olduğunu araştıracaksınız.
We've got to know what happened on the Churchill.
Churchill'de neler olduğunu bilmiyoruz.
Until we know exactly what happened to him, there's no way to determine his course of recovery.
Ona ne olduğunu tam olarak anlayamadığımız müddetçe iyileşme süreci konusunda bir şey söyleyemeyiz.
We didn't know what happened. "
"Ne olduğunu bilmiyorduk..."
What we want to know is what has happened to Hannibal?
Hannibal'a ne olduğunu bilmek istiyoruz?
- We don't know what happened.
- Hala neler olduğuna emin değiliz.
If I get caught smuggling it out, we both get what Nelson Mandela got or what, you know, what happened to Steve, and no one would ever know.
Ben de onu dışarı sızdırmaya çalışırken yakalanırsam Nelson Mandela'nın başına gelenleri biz de yaşarız hatta Steve'in başına gelenleri bile olabilir. Kimse de gerçekten ne olduğunu öğrenemez.
I think we all know what happened the last time Davenport took over a company.
Davenport'un ele geçirdiği son şirkette ne olduğunu hepimiz biliyoruz.
Thanks to Lore's report, we now know what happened to the colonists.
Lore'un raporu sayesinde, artık kolonistlere ne olduğunu biliyoruz.
We don't know what happened to him, Branca.
Ona ne olduğunu bilmiyoruz Branca.
We need to know what happened.
Ne oldu?
Maybe you can fool these guys with this saint act, but do not ever speak to me again like we don't know what really happened.
Bak, belki bu ulu davranışlarınla bu adamları kandırabilirsin ama sakın aslında ne olduğunu bilmiyormuşuz gibi konuşma benimle.
We don't know what happened.
Neler olduğunu bilmiyoruz.
We don't know what happened.
Ne olduğunu bile bilmiyoruz.
We all know what happened to your old man.
Hepimiz kocanın başına gelenleri biliyoruz.
You know what happened if we used the wrong fork when I was a kid?
- Neden iki... Ben çocukken yanlış çatalı kullanırsak ne olurdu biliyor musun?
We don't know what's happened.
Ne olduğunu bilmiyoruz.
Before we begin, I'd like to know what happened to Putin.
Herşeyden önce Putin'e ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
We don't know if Cady gave it to her or what happened.
Onu Cady mi verdi, neler oldu bilmiyoruz.
We know you went to contact your Japanese friends, in regards to what has happened.
Japon dostunla temasa geçeceğini önceden tahmin ettiğimizden, olanlar pekte şaşırtıcı gelmedi.
We don't know what happened.
Ne olduğunu bilmiyoruz.
We didn't know what to say to each other, so we wandered down Melrose and had the kind of small-talk conversation necessary to cover over what had just happened.
Birbirimize ne diyeceğimizi bilmiyorduk, Melrose'dan aşağı doğru yürüdük. Biraz önce olanların üstünü örtmek için öylesine sohbet ettik.
If you knew how much we need you now, but do you yet know anything of what happened?
Size ne kadar çok ihtiyacımız olduğunu bir bilseniz, ama şu anda bilmek istediğiniz ne olduğudur?
We'll never know what really happened to little Nicky's parents.
Nicky'nin anne-babasına ne olduğunu asla öğrenemeyeceğiz.
We didn't know what happened to you.
Beraber olacağınızı ümit ediyorduk.
We don't know what happened to Blue.
Blue'yu bilmiyoruz.
Rob, I know we haven't known each other for long but we feel bad about what happened.
Rob, birbirimizi uzun süredir tanımadığımızı biliyorum ama olanlar hakkında kötü hissediyoruz.
We all know what happened to him in there.
İçerde neler olduğunu biliyoruz.
We both know what happened to him!
Ona ne olduğunu ikimiz de biliyoruz!
Um, I don't know what's happened the other days, but I think we just have to take it a little slower this time, okay?
Diğer günlerde neler oldu bilmesem de bu sefer biraz ağırdan alalım derim.
He'll die unless we find out what happened in that air lock. I know.
Hava kilidinde olanları öğrenemezsek ölecek.
We don't know what happened to Kozinski and Hodges.
Kozinski ve Hodges'a ne oldugunu bilmiyoruz.
But we all know what really happened.
Ama biz neler olduğunu biliyoruz.
I know it's not going to be easy, but we must face what's happened.
Bunun kolay olmadığını biliyorum, fakat olanlarla yüzleşlemeliyiz.
We didn't know what had happened to you.
Sana ne olduğunu bilmiyorduk.
We just wanted you to know, we heard what happened on the Bridge.
Köprüde olan şeyi, duyduğumuzu bilmenizi isteriz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]