We need you here Çeviri Türkçe
1,263 parallel translation
No, we need you here.
Hayır, sana burada ihtiyacımız var.
We need you here.
Sana burada ihtiyacımız var.
- We need you here, Tommy.
- Sana burada ihtiyacımız var, Tommy.
Doc, we need you in here right away.
Doktor, hemen lazımsın bize burada.
[Sarge] Soon as we get through, I need you to shut down the surface elevator here.
Geçtiğimiz anda buradaki yüzeye çıkış asansörünü kapat.
There's enough here to rig out a ship. A man of my position has to keep up with appearances. We've everything we need and there's you finding.
Senin içinde... ve denizin uğultusunda.
You're here because there are some things we need cleared up.
Aydınlatılması gereken bazı konular olduğu için buradasın.
Kansas, we need you to cover this window right here.
Kansas, senin şu pencereyi kollaman lazım.
We think you need some help here these guys are equipped in all the areas you need.
Orada yardıma ihtiyacınız olabileceğini düşündük. Bu çocuklar ihtiyacınız olan her konuda tam donanımlıdır.
We went to the surface to collect samples while you were here. We thought of some blow buildings that did not need more?
Yüzeye çıkacaktık, bir kaç örnek toplayacaktık, aah birde gelmişken artık işe yaramayan bir kaç binayı havaya uçuracaktık.
I don't need to remind you that this is a restricted system, and we're not supposed to be here.
Kısıtlı bir sistem olduğunu hatırlatmama gerek yok, burada olmamamız gerekiyor.
We need medevac teams in here ASAP. Do you read that?
En kısa sürede tahliye ekipleri gerekiyor.
I NEED YOU TO GET OUT OF HERE SO WE CAN FIGURE OUT WHAT'S GOING ON.
Seni buradan çıkarmam gerekiyor böylece neler olduğunu çözebiliriz.
I need you to get out of here So we can figure out what's going on.
Seni buradan çıkarmam gerekiyor böylece neler olduğunu çözebiliriz.
Look, we've got real leads, and i need you in here.
Bak, elimizde gerçek ipuçları var, burada olmana ihtiyacım var.
Need I remind you we are under oath here?
Yemin ettiğimizi hatırlarmama gerek var mı?
We'll call you if we need you, but you gotta get them out of here.
Size gerekiyorsa Sizi arayacağım. Ama onları buradan lazım.
We need you to get J.D. out of here as soon as possible before this demon comes for him.
Tamam, size en kısa zamanda buradan JD Out almak gerekir. Demon?
I'm gonna need you to step back. all right, Looks like we're clean down here.
Senin geri durman lazım.Tamam. Görünüşe göre burası temiz.
Wait here- - we'll let you know if we need you.
Burada bekleyin. Size ihtiyacımız olursa haber veririz.
I'm sorry. We need to clarify something here. Do you think that Murray blew these guys?
Sizce Murray bu çocuklara oral seks mı yaptı?
'Cause we... # My eyes will see only you # we don't need a racing scam here at the hotel.
Çünkü son ihtiyacımız olan şey bir bahis skandalıdır.
All you need to do is sign here for now, and we can work on the language of your confession after you get some rest.
Tek gereken şimdi senin burayı imzalaman. ve biraz dinlendikten sonra itirafını nasıl vereceğinle alakalı çalışırız.
We need you up here now!
İkinci katta bir kişi var!
- We need you up here now!
- Tommy? Tommy!
Come on, we need you over here.
Gel, sana ihtiyacımız var.
Get the co-pilot, we need you to bring him back here.
Copilotu, buraya getirmelisin.
We'll need you to stay here.
Burada kalmanızı istiyoruz.
But you need to understand : we have a whale here that needs to get back to his family on the moon.
Fakat anlamanız gerek : Burada aya ailesinin yanına gitmek zorunda olan bir balina var.
We don't need you coming in here and telling us how to handle our children.
Buraya gelip çocuklarımızla nasıl baş edeceğimizi söylemene gerek yok
As soon as we get out of here we can eat... and then go our separate ways... but I need you all to put your heads together and figure out a way up this cliff.
Buradan çıkar çıkmaz yemek yiyebiliriz, ve sonra kendi yolumuza gideriz, ama hepinizin kafa kafaya verip, bu uçurumdan yukarı çıkmanın bir yolunu bulmanıza ihtiyacım var.
We need you around here.
Buralarda sana ihtiyacımız var.
We're just gonna need you, if you would- - just, okay, right here.
Şu kısımda sana ihtiyacımız var tam buraya.
Mr Klump I think we need to get you out of here.
Bay Klump sizi buradan çıkarmamız gerektiğini düşünüyorum.
- We need you here.
- Sana burada ihtiyacımız var.
We need you over here right away.
- Hemen buraya gelmeniz gerekiyor.
We are monumentally screwed here and the last thing I need is you two bickering like a couple of little girls.
Başımız büyük belada ve son ihtiyacımız olan şey, küçük kızlar gibi kapışmanız.
It'll take me a long time to shape, but thanks to Nelle, who's been a gift from heaven and you all we'll probably only need a week more here.
Onu düzenlemem biraz zaman alacak, ama Nelle sağolsun, cennetten bir armağan bana ve tabii sizler muhtemelen burada bir hafta kadar daha kalırız.
- You're right, we don't need you here.
Haklısın, sana burada ihtiyacımız yok.
We don't need you here.
Sana burada ihtiyacımız yok.
You don't need to pass grade school to do the job we're doing here.
Bizim burada yaptığımız işi yapmak için ilkokulu bile bitirmene gerek yok.
We come here, all nice and kind, to ask you if you need some help when we patrol through here, and what do we get?
Anlaşıldı. Buraya kibarca geliyoruz ; yardıma ihtiyacınız var mı diyoruz. Çünkü buradan arada bir geçiyoruz ;
Now you do that if you need us, we'll be right out here.
Tabii konuş, bize ihtiyacın olursa burdayız.
We're gonna need you to stay right here.
Sizi burada bekletmemiz gerekiyor.
now you listen to me... after I turn I'm gonna be fighting the need to feed we're here, we can help you... on anything or anyone.
Bırak sana yardım edeyim, Jonas. Rachel, beni dinle. Dönüştükten sonra, beslenmek zorunda kalacağım.
We don't need you here.
Burada istenmiyorsun.
- Oh, I need you to run down to that store that we stopped at on the way up here and get as much from this list as you can.
- Dün uğradığımız.. ... dükkana gidip listedekileri.. .. almanı istiyorum.
Then you need to find a world-standard velodrome which we don't have around here and pay for that.
Ardından dünya standartlarında bir velodroma. Bunun için ödeyecek paramızın olmamasını bırak, buralarda öyle bir yer bile yok.
So, I don't think we need you that much here.
Bu yüzden artık sana ihtiyacımız yok.
"Do you know what? Charles is the man we need here."
İhtiyacımız olan kişi, Charles'dır demiştim.
No matter what you need, we'll always be here for you.
İhtiyacın olan her ne olursa, her zaman yanında olacağız.
we need you 478
we need to talk 2172
we need to do something 65
we need to meet 31
we need your help 455
we need to hurry 56
we need each other 57
we need to talk about something 20
we need 272
we need help 267
we need to talk 2172
we need to do something 65
we need to meet 31
we need your help 455
we need to hurry 56
we need each other 57
we need to talk about something 20
we need 272
we need help 267