English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Rusça → Türkçe / [ Д ] / Доброту

Доброту Çeviri Türkçe

429 parallel translation
Давай отблагодарим господина за его доброту, или предпочитаешь, чтобы я застрелил его?
Bize iyilik ettiği için gidip o adama teşekkür edelim. Yoksa gidip gebertmemi mi tercih edersin?
Спасибо за вашу доброту.
Nezaketiniz için teşekkürler.
Они сохраняют честь и доброту.
Hiçbiri onurlarını ve iyi niyetlerini kaybetmediler.
Я не забываю доброту.
Ben iyiliği unutmam.
Но если вы еще раз упомяните доброту или благотворительность, можете сразу выходить из машины и идти домой. Давай, открывайте дверь и убирайтесь.
Ama seni yalnızca nezaket ve cömertlik gösterisi için çağırdığımı düşünüyorsan şu anda arabayı terkedip, eve dönüş yolunu kendin bulabilirsin.
Я никогда не забуду вашу доброту.
Bu iyiliğini asla unutmayacağım.
Благодарю вас, мистер Рафферти, за вашу доброту.
Teşekkür ederim Bay Rafferty, tüm bu yaptıklarınız için.
Моему первому другу в театре, чью доброту я никогда не забуду.
Şefkat ve cana yakınlığını.. .. asla unutmayacağım tiyatrodaki ilk dostuma.
Чем я могу отблагодарить вас за вашу доброту?
Nezaketiniz için nasıl teşekkür edebilirim?
Благодарю вас за доброту, но как бы у вас не было из-за нас неприятностей.
İyiliğinize çok minnettarım ama sizi zahmete sokmak istemem.
Я так признателен ему за доброту.
Nezaketine müteşekkirim.
Цветы от тех, кто помнит его доброту.
Bunlar onun iyiliğini hatırlayanlardan gelenler. Babanız karşılaştığı herkese karşı iyiydi.
Независимо от того, что Карлота может сделать для вас, ничто не будет достаточной наградой за вашу доброту.
Carlota ne yaparsa yapsın, umarım hak ettiğin güzelliklere sahip olursun!
Ты получала от нас только любовь и доброту... И ты за всю жизнь не давала нам ничего, кроме любви, доброты и очарования.
Sana hep sevgi dolu ve iyi davrandık ve sende hayatın boyunca bize aynı şekilde davrandın.
Техас был добр к Джету Ринку. И Джет, не забывая его доброту, всегда готов отдать свои средства, на еще большую славу штата, который вырастил его и который, в свою очередь, воздает ему почести сегодня на этом торжественном собрании.
Bu cömertliği asla unutmayan Jett de... onu yetiştiren, büyüten... şimdi de bu gece bu büyük toplantıda onu onurlandıran... bu eyaletin daha ileri bir seviyeye gelmesi için... varını yoğunu harcamaya hazır.
Ого, ну спасибо. Ценю твою доброту.
Sag ol ya, çok incesin.
К черту мою глупость, из-за которой я тратил свои знания, свою доброту и дружбу на эту бессердечную самозванку!
Zorluklarla kazandığım bilgimi ve onca ihtimam ve samimiyetimi... kalpsiz bir sokak kızına harcadığım için aptallığıma lanet olsun!
Так всегда, на доброту отвечает злобой.
Ne kadar aksi bir velet, şefkate kötülükle yanıt veriyor.
Вместе с кимоно ты бросила в грязь и его доброту.
Kimonoyla birlikte doktorun nezaketini de çamura attın.
Я благодарен вам за вашу доброту!
İnceliğiniz için minnettarım!
За твою доброту тебе не миновать преисподней!
Nezaketinden dolayı, cehennemi boylayacaksın.
- Достаточно понятно : " Спасибо за Вашу доброту!
Eh, yeterince açık... Nezaketinize teşekkür ederiz, James Clifford.
Вы оскорбляете Божественную доброту!
İlahi Yaratıcı'ya hakaret ediyorsun!
Так как любовь моя к ней была ревнива и безгранична. Я любила ее за доброту, красоту и энергию.
Onu seviyordum çünkü o çok kibar ve güzel ve canlıydı ve tüm benliğiyle "ben varım" diyordu.
За всю благодетель и нежную доброту Твою к нам и ко всем людям.
Sana en içten şükranlarımızı sunuyoruz.
Мой брат проявляет к нам крайнюю доброту.
Kardeşimin gönlü çok fazla cömert.
Крайне признателен за твою доброту, но надеюсь, этого больше не повторится.
Minnettar olsam da, umarım bir daha böyle bir şey yaşanmaz.
И это - твоё воздаяние за его доброту?
Peki onun gösterdiği anlayışa verdiğiniz karşılık bu mu?
Я буду проповедовать доброту, может вступлю в церяковь.
İyilik için dua edeceğim. Belki de kiliseye katıIırım.
Благодарю за доброту, но я не достойна Вашего доверия.
Nezaketiniz için çok teşekkür ederim, ama kendimi güveninize layık görmüyorum.
Это, конечно, было не так для меня и, возможно, поэтому я не верю в детский рай, невинность детей или в природную доброту.
Benim için kesinlikle değildi. Sanırım bu yüzden, çocuksu cennete ve çocukların masumiyetine inanmıyorum.
не надеемся на свои заслуги, а только на доброту Твою, сделай так, чтобы святая вода, что протекает под твоей Голгофой, смыла всё зло с души и тела.
Günahlarımız için çarmıhta ölen sen bizim sevaplarımız adına değil ; ama senin iyilikseverliğin adına bu suya Kudüs'ün şifasını ver ki vucuttaki ve ruhtaki hastalıkları iyileştirsin,
Я никогда не забуду вашу доброту.
ıyiliğinizi asla unutmayacağım.
Я никогда не забуду вашу доброту.
Yaptıklarınızı asla unutmayacağım.
За безмерную доброту к страждущим, и прочие благие деяния, о коих поставил меня в известность... мистер Кар-Гомм, вам Наша искренняя благодарность.
Bay Carr Gomm tarafından bana iletilen bu ölçülemez şefkat ve diğer merhamet dolu davranışlarınız için size minnet borçluyum. İmza, Victoria. "
Я хочу видеть радушие, доброту, и человеческое тепло.
Candan olun. Cömert olun. Nazik olun.
Надеюсь, теперь я смогу отплатить за твою доброту.
Belki şimdi sana borcumu ödeyebilirim bana yaptığın tüm o iyiliklerden sonra.
И за эту доброту, Я благодарю тебя во веки веков и присно.
ve bu nezaketinden ötürü, sonsuza dek teşekkürler.
И я искал какой-нибудь способ показать тебе свою доброту.
Ve sana merhamet göstermek için bir yol bulmaya çalıştım.
- Доброту. - Верно.
Biraz iyilik?
Это меньшее, что я могу сделать, чтобы отплатить за твою доброту.
Bana gösterdiğin onca anlayışa bir teşekkür çok hafif kalır.
Его мечты. Что он видел, но не мог доказать. Его доброту.
Görüp, kanıtlayamadıklarını, içindeki iyiliği sevdim.
Я не успела поблагодарить Вас за Вашу доброту к Сесиль!
Size Cecile'e gösterdiğiniz incelikten dolayı teşekkür bile edemedim.
Теперь ваш черёд проявлять доброту.
- Ve şimdi iyi bir şey yapma sırası sende. Yakında benimle bir akşam yemeği ye.
Мысль об этом мальчике пробудила во всех любовь и доброту.
Kuyuda mahsur kalmış bir çocuk düşüncesi... bütün halkın iyilikseverliğini ortaya çıkardı.
Спасибо, отец, за твою отличный характер и доброту.
Teşekkürler Tanrım, cömertliğin ve iyiliğin için. Amin.
На Атрии есть поговорка, что ребенок, рожденный от родителей, любящих друг друга, будет носить в своем сердце лишь доброту.
Atrea'da bir deyiş vardır. Birbirini seven bir çiftten doğan çocuğun kalbinde iyilikten başka bir şey olmaz.
Элен, спасибо тебе за твою доброту.
Misafirperverliğin için teşekkür ederim, Helene.
Но сегодня будет порка! я желаю им спокойной ночи и пытаюсь предупредить : или кто-то получит ". спасибо за вашу доброту если не получим добрую порку ". как доходят до лестницы. ты меня трогаешь!
Onlara iyi geceler derken, uyarmaya çalışmıştım hâlbuki. "Lütfen, annenizin dediğini yapın. Yoksa birisi dayak yiyecek."
За доброту и сочувствие.
Dostları kibar ve hassas davranışınız için minnettardır.
Не недооценивай доброту простого человека, Филипп.
Sıradan insanlar nazik olurlar Phillip.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]