Allah bilir Çeviri İngilizce
715 parallel translation
Nedenini Allah bilir.
The Lord knows why.
Allah bilir şu an hangi korkunç felaketler oluyor sen burada oturmuş radyo konseri dinliyorsun
Heaven knows what frightful disaster is happening and you sit there calmly listening to the wireless.
İki mezuniyete de katılsaydı nasıl olurdu Allah bilir.
Heaven knows what she'd have been like if she'd got to both graduations.
Allah bilir neler düşünüyordun.
Who knows what you were really thinking about. But I was thinking that after I graduate...
Otel komisini, geçen yazki can kurtaranı da unutamadın Allah bilir başka kimleri de.
And you don't forget the bellboy or the lifeguard last summer, and who knows how many others?
Bu saatte orada kimse var mıdır, Allah bilir.
Goodness only knows whether there'll be anybody there.
Allah bilir, ne hesapları vardı verilecek.
And how his audit stands, who knows save heaven?
Allah bilir!
Hm, that may be so.
Çocuk bezleri, işemeler, bakım derdi bakıcı tut, beşik salla ve Allah bilir daha neler.
Diapers and pee and child care and babysitters and cots and God knows what else.
Allah bilir!
God knows!
Allah bilir ne haldedir.
God knows what shape it's in.
Allah bilir burayı severim, bir kadın severim.
Here, if you look at a woman, God knows everything.
Uçağa binseydik 15 saatte orada olurduk, şimdiyse Allah bilir.
I say time is a crook. If we took a plane, we'd be there inside 15 hours, instead of who knows when.
Allah bilir o da senin gibiydi.
I bet he wasn't any better than you are.
Olup olmadığını Allah bilir.
Lord knows whether it's all right
Ne zaman döneceğimizi Allah bilir.
Heaven knows when we shall be back.
Ben yanlarına varmasaydım, Allah bilir ne olacaktı.
If I hadn't come along, heck knows what would've happened.
Allah bilir onun o küçük kırmızı şapkasıyla eve dönecektim.
Heck knows I might have come home with her little red hat.
Nereye götürdükleri Allah bilir.
They're taking me God knows where.
Allah bilir o günlerde nasıl katlandığını.
Heaven knows how she lived through those weeks.
Sadece Allah bilir ne hissettiğini!
Only God knows how much!
Evet, o bayanın seninle bira içmesini sağla. Ardından bir de bakmışsın, balığa çıkmak istiyor. Daha sonrasında ise, Allah bilir, ne yapar.
Yeah, you get that dame to drink beer with you, and the next thing you know, she'll wanna go fishing and after that, there's no telling what she'll do.
Allah bilir.
Who knows.
Ne kadar çok harcamıştır Allah bilir.
How much has he paid for these?
Onu otobüsün önüne itenin ne olduğunu Allah bilir.
Heaven knows what threw her in front of it.
O ne zaman bağırarak savaş narası atarsa, ne yapacağını Allah bilir!
When he lets out that war whoop, the Lord only knows what's gonna happen!
Stroud şartlı tahliyeyle çıkıp, laboratuarı da olursa neler keşfeder allah bilir.
If Stroud's paroled and gets a laboratory, there's no telling what he might do.
Allah bilir.
God knows.
Allah bilir, nereye götürdüler seni.
God knows where those boys took you.
Tek başına büyüdü, yavru bir serçe gibi,.. ... etrafına bakınarak,.. ... ve Allah bilir, neyi arayarak.
He grew up alone, like a poor little sparrow, looking all around, searching for God knows what.
Ne yaptığını, ne düşündüğünü Allah bilir.
Lord knows what he's doin'or thinkin'.
Yalnız Allah bilir, ha?
Only Allah knows that, huh?
Kızın aklını, ruhunu almış Allah bilir daha nelerini de - Aynı diğerleri gibi.
He's taken her mind, her soul... the good Lord knows what else- - just like the others.
- Çünkü nerede olduğunu Allah bilir.
Because who knows where you are. It is not true.
Kaç fincan zehirli kahve içtiğimi Allah bilir.
Who knows how many cups of poisonous black coffee I consumed?
Allah bilir saçlarını tarayıp, yüzünü mıncıklıyordur.
Combs his hair, squeezing his face. God only knows!
Bubber Reeves disarida serbestken. Allah bilir nerede.
Bubber Reeves running around loose, God knows where.
Allah bilir.
Heaven only knows.
Allah bilir bunun kim olduğunu da bilmiyorsundur?
You don't know who this is neither, do you?
Bana verdiğin o söz Allah bilir o fırıldak herifede söz vermişsindir Allah bilir baban lanet çiftliğini kurtarmak için seni peşkeş çekmiştir.
The promises you've made I suppose you also gave them to the con man your father hooked you up with to save this goddamned ranch!
Kızlar sana deli oluyorlardı ve Allah bilir sen ne durumdaydın.
The girls were patty about you and so, Heaven knows, were you.
İskoçya'da neyle karşılaşacağımı Allah bilir.
God knows what I'll find in Scotland.
Allah bilir, sabaha elimizde kaç uçak kalacak.
God knows how many aircraft we'll have in the morning.
Allah bilir sen "yapıciym" "ediciym" filan diye konuşuyorsundur.
I suppose we say "ehnvelope" And "larngerie" And "sarndwiches on the settee."
Allah bilir ne kadar yatar.
God knows till when.
Allah bilir o berbat yerde başına neler gelecek?
Whatever will become of her in that terrible place?
Allah bilir henüz gidip konuşmamışsındır bile.
Oh, hell, I bet you ain't even asked him.
Allah bilir çirkin gudubet bir şeydir de ayıp olmasın diye böyle söylüyorsundur.
Uh-huh. Pretty goddamn ugly... and pretty likely to stay that way.
Allah bilir, kimse sizi sordu!
God knows, nobody asked you!
Motivasyonu nasıl sağladığını Allah bilir.
Heaven knows what his motivations are.
Allah bilir -
Though, God knows it...
bilirsin 3409
bilirim 164
bilirsin işte 407
bilir misin 110
bilirsiniz 1045
bilirsiniz ya 19
bilirsin ya 42
bilirsiniz işte 75
bilir misiniz 24
allah rahmet eylesin 22
bilirim 164
bilirsin işte 407
bilir misin 110
bilirsiniz 1045
bilirsiniz ya 19
bilirsin ya 42
bilirsiniz işte 75
bilir misiniz 24
allah rahmet eylesin 22
allah 1043
allah belanı versin 77
allah razı olsun 22
allah korusun 42
allah kahretsin 591
allahım 187
allah allah 96
allah belanızı versin 22
allahaısmarladık 51
allaha şükür 45
allah belanı versin 77
allah razı olsun 22
allah korusun 42
allah kahretsin 591
allahım 187
allah allah 96
allah belanızı versin 22
allahaısmarladık 51
allaha şükür 45