Biliyormusun Çeviri İngilizce
3,192 parallel translation
Neden biliyormusun?
And you know why?
Sana karşı mesafe koymak bizim için ne kadar zor oldu biliyormusun?
Do you know how hard it was for us to distance us from you?
Kendimle arama mesafe koymak benim için ne kadar zor oldu biliyormusun?
Do you know how hard it is to me distancing of myself?
Ve biliyormusun?
And do you know what?
3 Yıl boyunca genel müdür yardımcılığı yaptım ve biliyormusun?
I have been three years an assistant store manager, and do you know what?
Family Mart'ın neden ulusun en büyük dördüncü parekendecisi olduğunu biliyormusun?
Do you know why the fourth largest Family Mart large supermarket chain in the country?
Biliyormusun Matt, söylemediğim birşey var Oraya gitmeden önce söylemek istiyorum
You know Matt, I have not said and It would have to before I go out.
Biliyormusun, bıktım. Ben gidiyorum.
You know what, I quit.
- biliyormusun boka benziyorsun...
You know, you look out lousy.
Ve biliyormusun neden Çünkü başka seçeneğimiz yokda ondan, o zaman kendimizi kandırmayı bırakalım. Burdayız çünkü bombalar yüzünden.
And you know why we've got no choice, too, so let's just stop pretending we're here because of bombs.
- Biliyormusun?
- You know what?
Lanet olasıca bana ne kadara mal olduğunu biliyormusun, Piç kurusu!
Do you know how much fucking money you cost me, you son of a- -
Ne kadar para kaybettim biliyormusun?
You know how much money you cost me?
- Bunu biliyormusun?
- Have I?
Hey, Biliyormusun Senin hakkında komik bir şey düşünüyorum- - Arkanı dönüp sinsi bir şekilde gidersen Seni vururum.
Hey, you know, the funny thing about destiny- - it has a way of sneaking up behind you and kicking your ass.
Bunu şuan yapmazsak daha sonra olacakları biliyormusun sanmıyorum..
And I don't want to do that... Because I know you are going to be all right...
Bu benim için ne demek biliyormusun
You think all this is easy for me?
Ama Chapourri neyi anlamamı sağladı biliyormusun
"But Chapourri gives me hell knows what"
- Biliyormusun, işin komik yanı.
You know, it's funny.
Ne kadar kazanmak istediğini biliyormusun?
Do you know how much you would like to earn?
Onu aradığımda bana söylediğini biliyormusun?
Do you know what she told me when I called her?
Biliyormusun, Danielle?
You know what, Danielle?
Biliyormusun, onu yakalamayı senin kadar çok istiyorum.
You see, I want to catch him just as badly as you do,
Biliyormusun Yüzbaşı...
You know something Captain...
Fakat biliyormusun Hiç, o adamın suratına bakarken babanın yüzünü gördün mü?
But, you know, at any point when you were looking at that gun thug,
Sen neden olduğunu biliyormusun?
Do you know why? You're a psycho!
Golf ve fıkraları unut, sen kavga etmesini biliyormusun?
Forget about golf or telling jokes, do you know to fight?
Sen kavga etmesini biliyormusun?
By the way, do you know to fight?
Ben hiç yaşamımda böyle bi gün geçirmedim biliyormusun?
I've never experienced such day in my life, you know that? Okay.
Kızın adını biliyormusun?
Do you know the girl's name? - What?
Unut gitsin neden biliyormusun?
Yes, I'm drinking. Mixing it with this. Taste it.
Sen bize karışıp gizliligi ihlal ettigini biliyormusun.
Butjust came to know you'd trespassed into our love story.
Sen ailemin daha önce kimi sevdiğini biliyormusun?
Do you know who much my parents love each other even today?
Birine kalbini açtığında, onun seni yüzüne karşı reddetmesi nasıl bir duygu biliyormusun?
Do you have any idea what it feels like to pour out your heart to somebody, only to have them reject you to your face?
boşver... ne biliyormusun?
Never mind... You know what?
Biliyormusun, hiç kimse habersiz senin üstüne gelemz, özelikle suyu bulandırmadan.
You know, I really don't think anyone's going to walk in on you, especially not to nick the water.
Biliyormusun, Greg?
You know what, Greg?
Bunun anlamını biliyormusun?
Have you any idea what that means?
Şey, onların öldükten sonra... kutsal bir suaygırı arkasında... bir sonraki yaşama geçtiklerine inandıklarını biliyormusun?
Well, did you know that they believed that when you die, you are carried into the next life on the back of a sacred hippopotamus?
Seni sınır dışı ettirebilirdim, biliyormusun!
I could get you deported, you know!
Biliyormusun Treena, Bende filmlere bayılırım.
You know, Treena, I'd be up for a movie.
Ne kadar zamandır havalimanında beklediğimi biliyormusun?
Do you know how long I've waited at the airport?
Daniel, biliyormusun?
Daniel, you know what?
Ne kadar güçlü olduğunu biliyormusun?
You know how strong he is?
Biliyormusun bu senin Madam gerçekten büyük bir dolandırıcı?
Do you know what a big cheat your madam really is?
Nerde olduğunu biliyormusun?
do you know where she is?
Problemin ne biliyormusun?
You know what your problem is?
Biliyormusun
Know what?
Mark'ın beni duygusal olarak ne kadar tükettiğini biliyormusun
You know how much mental energy Mark took up?
Bana ne göstercegini biliyormusun?
Don't know what he'll show me next?
Biliyormusun?
You know what?
biliyormusunuz 35
biliyorum 15888
biliyorsun 4418
biliyor musun 6673
biliyor 196
biliyorum tatlım 44
biliyorum ama 99
biliyorum canım 32
biliyorum hayatım 20
biliyor musunuz 1377
biliyorum 15888
biliyorsun 4418
biliyor musun 6673
biliyor 196
biliyorum tatlım 44
biliyorum ama 99
biliyorum canım 32
biliyorum hayatım 20
biliyor musunuz 1377
biliyorsunuz ki 33
biliyorum baba 24
biliyorsunuz 744
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum anne 31
biliyor musun al 19
biliyorum bunu 16
biliyordum 1178
biliyorum baba 24
biliyorsunuz 744
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum anne 31
biliyor musun al 19
biliyorum bunu 16
biliyordum 1178