Bir de ben deneyeyim Çeviri İngilizce
201 parallel translation
Bir de ben deneyeyim mi?
You mind if I try?
- Bir de ben deneyeyim mi?
- Let me try.
Bir de ben deneyeyim.
Give me a try here.
Birileri gidip asker çağırsın. Bir de ben deneyeyim.
Send somebody for the militia.
Dur bir de ben deneyeyim.
Here, let me try it.
- Bir de ben deneyeyim.
- Well, here, let me try.
- Dur bir de ben deneyeyim.
- Let me have a go.
- Bir de ben deneyeyim şunu.
Now it's my turn to try it.
Bir de ben deneyeyim.
Let me give it a try.
Bir de ben deneyeyim.
I will change.
- Bir de ben deneyeyim.
I'll try too.
Dur bir de ben deneyeyim bakalım.
Here, let me try it.
Bir de ben deneyeyim.
All right. Let me try.
Hadi bir de ben deneyeyim.
Come on, let me try it.
Çekil bakalım biraz baba Willy, bir de ben deneyeyim.
BACK OFF THERE, WILLIE BOB. LET ME GIVE IT A SHOT.
Bir de ben deneyeyim.
Bo-o-o-o! Let me try.
Bir de ben deneyeyim.
LET ME TRY.
Bir de ben deneyeyim.
Let me try.
Bir de ben deneyeyim.
Wait a minute, let me see it
Bana ver Dolly, bir de ben deneyeyim.
Come on, dolly, I'll have a try.
- Bir de ben deneyeyim.
Let me try that.
Sen daha önce vurmuştun, Miss Raveena. Bir de ben deneyeyim.
You hit him earlier, Miss Raveena.
Şimdi bir de ben deneyeyim.
[Chortling] Let me try one.
Bir de ben deneyeyim.
Here. Let me try.
Bir de ben deneyeyim.
Let me have a go at it.
Dur, bir de ben deneyeyim.
Here, let me try.
- Salak, bir de ben deneyeyim.
- Dumb-ass, let me try.
Ver bir de ben deneyeyim.
Here, let me see if I can do this.
O zaman bir de ben deneyeyim dedim.
So I'm like, "Yo, I'll give it a shot."
Bir de ben deneyeyim.
Let me try it.
Bir de ben deneyeyim bakalım.
Let me have a go.
Hey, bir de ben deneyeyim.
Hey hey hey. Let me try, let me try.
- Bir de ben deneyeyim.
Let me try. Let me try.
Ooh, bir de ben deneyeyim.
Ooh, let me try.
Dur bir de ben deneyeyim...
Here, let me give it a try, huh?
Ver, bir de ben deneyeyim.
Let me try it on.
Bir de ben deneyeyim.
Let me try first.
Sen onu konuşturamıyordun bir de ben deneyeyim dedim.
Well, you weren't getting him to talk, so I had to give it a shot.
- Bir de ben deneyeyim.
Let me have a go.
Bir de ben deneyeyim.
Here, let me try.
Ben de bir deneyeyim demiştim.
I thought I'd like to have a bash at it.
Bir de ben deneyeyim, Joe Sonra yemeğe gideriz.
# Let me have a swing, Joe, then we'll go to lunch
O zaman ben de bir tane deneyeyim.
Then I'll have one.
Bir de ben deneyeyim.
This looks like fun.
Bana ver, ben deneyeyim bir de.
Give it to me, let me try.
Ben de öyle yaptım, dostum. Bir deneyeyim, dedim.
I figure, give it a shot.
Televizyonda bir şey yoktu. Ben de şansımı bir deneyeyim, dedim.
There were nowt on telly so I thought I'd give it a go.
Ben de bir deneyeyim dedim.
So I thought I would give it a shot.
- Ben de bir deneyeyim.
- -I think I'll have some, too!
Ben de gidip şu Sokerini bir kez daha deneyeyim.
Ah, I'll give the ah, I'll give the Soccherins another try.
- Bir de ben deneyeyim mi?
- May I?
bir defa 29
bir de bana sor 80
bir de bu 17
bir de 274
bir de bu var 20
bir deneyelim 58
bir dene 145
bir derdin mi var 39
bir değişiklik var mı 16
bir deneyelim bakalım 17
bir de bana sor 80
bir de bu 17
bir de 274
bir de bu var 20
bir deneyelim 58
bir dene 145
bir derdin mi var 39
bir değişiklik var mı 16
bir deneyelim bakalım 17
bir deneyin 26
bir deneyeyim 52
bir dene bakalım 29
bir de şöyle düşün 17
bir de şuna bak 16
bir de şimdi bak 16
bir değil 26
ben deneyeyim 24
bir dakika 5689
bir dakikaya geliyorum 18
bir deneyeyim 52
bir dene bakalım 29
bir de şöyle düşün 17
bir de şuna bak 16
bir de şimdi bak 16
bir değil 26
ben deneyeyim 24
bir dakika 5689
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dilek tut 57
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir dakika bekle 619
bir daha asla 148
bir daha yapma 24
bir dakika bekler misiniz 17
bir dolar 65
bir dakika sürmez 36
bir dilek tut 57
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir dakika bekle 619
bir daha asla 148
bir daha yapma 24
bir dakika bekler misiniz 17
bir dolar 65
bir dakika sürmez 36