Bir hata yaptı Çeviri İngilizce
4,621 parallel translation
Çok büyük bir hata yaptım.
I've made a huge mistake.
Ben bir hata yaptım, sen bana kızdın ve bu işin arkasını toplamak zorunda kalan benim.
I make a mistake, you get mad at me, and I'm the one who has to clean things up.
Gençlik yıllarımda bir hata yaptım.
I did make a mistake back in the day when I was younger.
Senin gibi bir hata yaptı.
She was mistaken for you.
Han Tae Sang'a ilet. Büyük bir hata yaptı.
Tell Tae-sang that he messed up really bad.
O iyi bir çocuk ve gerçekten aptalca, safça bir hata yaptı.
He's a good kid, and he just made a really dumb, naive mistake.
Bak adamım. Bir hata yaptı, arkadaşı ona tuzak kurdu.
Look, man, he made a mistake, his friend set him up.
Bir hata yaptım. Ne diyeceğimi bilmiyorum bebeğim.
I made a mistake, I don't know what to tell you babe.
- Tamam, bir hata yaptım.
Look, I made a mistake!
Biz bir hata yaptık teyze.
We made a mistake, aunty.
Ben bir hata yaptım ve gitmem gerekiyor.
Man, I just made a mistake. I gotta go.
Övgülere ve iltifatlara boğulduğu sırada bile Themistokles bir hata yaptığını biliyordu.
Yet even as the praise and glory were heaped upon him. Themistokles knew in his heart he had made a mistake.
Sanırım bir hata yaptı.
Well, she made a mistake.
Üzgünüm, büyük bir hata yaptım.
I'm sorry, I just made a huge mistake.
Belki de buraya çok büyük bir hata yaptığını söylemek için gelmişsindir.
Perhaps you've come to tell me it was some terrible mistake?
Bobby, aptal bir hata yaptın ve adam da eline verdi.
You made a stupid mistake, and you got your ass handed to you.
Galiba buraya gelmekle çok büyük bir hata yaptım.
No I keep thinking I made a terrible mistake.
Bir hata yaptım.
I've messed up.
Baba. Ben bir hata yaptım.
Dad, I made-I made a mistake.
Ve siz az önce çok büyük bir hata yaptınız.
And you've just made a very serious mistake.
Korkarım ikimiz de korkunç bir hata yaptık.
I'm afraid we've both made a terrible mistake.
- Bir hata yaptığımı hissediyorum.
- I feel I made a mistake.
Doktor, bir hata yaptı.
The doctor, he made a mistake.
- Komiser olarak büyük bir hata yaptım.
- I made a big mistake as captain.
Ona, ne düşündüğümü sorarsa büyük bir hata yaptığını söyledim.
i said i thought that he was making a huge mistake.
Deepthi'yi öldürdün ve bir hata yaptın, Senin 2.büyük hatan beni canlı bırakmaktı!
You killed Deepthi and committed a mistake, your second biggest mistake is leaving me alive!
Bir hata yaptın!
You made a mistake!
Onu öldürerek çok ciddi bir hata yaptın.
You committed a grave mistake by killing him.
Dragna, bir hata yaptım.
Dragna, it was a mistake.
Ama anestezist bir hata yaptı.
But the anesthetist made a mistake.
Bir hata yaptım.
I made a mistake.
Sen bizi karşına alarak çok büyük bir hata yaptın.
You made a big mistake locking horns with us.
Biz çok büyük bir hata yaptık...
We've made a huge mistake...
Peki, belki de ben koç Nolan'ın kulağına fısıIdarım ve ona bir hata yaptığını söylerim.
Well, maybe I can whisper in coach Nolan's ear a little bit, tell him you made a mistake.
Dün gece korkunç bir hata yaptım.
I made a terrible mistake last night.
Şimdiye kadar yaptığım en korkutucu ameliyattı ve bir hata yaptım.
And that was the scariest surgery that I have ever done. And I made a mistake.
- Biliyorum ama tek bir hata yaptım.
What I'm saying... it's one mistake.
Laboratuara gidip bir hata yaptığımı söyledim.
I went to the lab, and I told them I made a mistake.
# # sınıfın önünde sana konuşma hakkı vererek bir hata yaptım.
♪ ♪
"Korkunç bir hata yaptım"
"I have made a terrible mistake."
Senin aklına aşkı soktum, ben büyük bir hata yaptım.
I evoked love in your heart, I made a mistake..
Ayrılırken de bir kaç hata yaptım.
Also, as a sort of follow-up mistake when I finished it with him.
Yaptık bir hata, affedin siz de.
I messed up so forgive me.
Bir hata mı yaptın?
A mistake in the past?
Bir hata falan mı yaptık?
Is that some kind of mistake or what?
Tek sorun, bir politikacı hata yaptığında.
The only problem, when a politician makes a mistake "
- Bir hataydı. Tek hata yaptım.
- It was a mistake.
Davalıların hataları sonucu ülkemiz milli çıkarları için çok öneme sahip Yağmurcu adlı kitle imha silahının kaybıyla kalmamış fakat bundan da önemlisi, yaptıkları hata, yaşamı bize emanet edilen bir askerimizin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanmıştır.
But the errors of these defendants... resulted in the loss of a weapon of mass destruction... called Rainmaker, which was a rare opportunity of immense national interest. But even more significant than that... their errors resulted in the loss of a life of a soldier... whose life was our responsibility.
Ama kimseye kalbimi açmadığım için beni suçladın durdun. Ben de korkunç bir hata mı yaptım diye düşünmeye başladım.
But then you just kept going on at me about how I never let anyone in and I started thinking, "Did I make a terrible mistake?"
Bir çok hata yaptım...
I've made a lot of mistakes...
acaba bir hata mı yaptım?
What if I made a mistake?
bir hata yaptın 21
bir hata yaptım 105
bir hata 32
bir hata oldu 23
bir hata olmalı 96
bir hataydı 48
bir hata yapıyorsunuz 18
hata yaptın 26
hata yaptım 57
yaptı 88
bir hata yaptım 105
bir hata 32
bir hata oldu 23
bir hata olmalı 96
bir hataydı 48
bir hata yapıyorsunuz 18
hata yaptın 26
hata yaptım 57
yaptı 88
yaptın 100
yaptım 350
yaptılar 29
yaptık 46
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
yaptım bile 41
yaptığını beğendin mi 27
yaptım mı 24
yaptığım bu 21
yaptım 350
yaptılar 29
yaptık 46
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
yaptım bile 41
yaptığını beğendin mi 27
yaptım mı 24
yaptığım bu 21
yaptı mı 24
yaptığına bak 22
bir hafta sonra 49
bir hafta önce 34
bir hafta 109
bir hediye 84
bir hafta oldu 20
bir hayalet 36
bir hafta mı 41
bir hayvan 28
yaptığına bak 22
bir hafta sonra 49
bir hafta önce 34
bir hafta 109
bir hediye 84
bir hafta oldu 20
bir hayalet 36
bir hafta mı 41
bir hayvan 28