English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ D ] / Değişiklik yok

Değişiklik yok Çeviri İngilizce

634 parallel translation
Bayan Avrupa da bir değişiklik yok.
Miss Europe hasn't changed.
Bir yer değişikliği yok, çoklu grafikte değişiklik yok, üçlü küme yok, bilindik hiçbir şifre çözme formu yok.
It's not a transposition, not a polygraph transposition, not a trigraph, nor any known form of decoding.
Emirlerde bir değişiklik yok, değil mi efendim?
- Will there be any change in orders, Colonel?
Değişiklik yok.
No change.
Elimizdeki üç farklı görüntünün her birine yüksek derecede farklı kontrastlar uygulamayı denedik. Yine de bir değişiklik yok.
We've tried three different grade of stock, developed each one to its higher gamma as possible and still it's made no difference.
Çok fazla değişiklik yok.
( Del ) Not much.
Üzgünüm Albay, bir değişiklik yok.
Sorry, Colonel, there's nothing really definite to report.
Değişiklik yok, doktor.
No change, Doctor.
Majestelerini hayal kırıklığına uğrattığım için üzgünüm. Majestelerinin sağlık durumunda değişiklik yok.
I am sorry having to disappoint Your Majesty, but the health condition of Her Majesty is unchanged.
Bir değişiklik yok.
No change as yet
- Bir değişiklik yok.
- Nothing's changed.
- Hiç değişiklik yok. Coffman!
- Wouldn't mind a change at all.
Ateşinde değişiklik yok. İstirahat ediyor.
No temperature change, resting comfortably.
Bir değişiklik yok.
There's been no change. All right.
Hiçbir değişiklik yok.
No change at all.
- Değişiklik yok. Halen 0-0.
They're still in tie. 0 : 0, this is warm.
Değişiklik yok.
There's no change.
- Değişiklik yok efendim.
- No change, sir.
- Değişiklik yok Bayan!
- No change. ma'am.
Yeniden askere alınma durumuma bakıldığında değişiklik yok Binbaşı.
Well, as far as my re-enlisting is concerned, no chance, Major.
Görüyorsun, insanlara etrafta bir şeyler yapmalarını söylüyorsun ve hiçbir değişiklik yok.
You tell people to do things around here, and it doesn't make any difference.
Değişiklik yok, Kaptan.
- No change, captain.
Görüyorsun, bir değişiklik yok.
See, no change.
- Değişiklik yok.
No change, sir.
- Değişiklik yok.
- No change.
Çekim ölçümlerinde, önemli değişiklik yok.
Gravimetric reading, no significant change. Zero space density.
Fizyolojik değişiklik yok.
No physiological changes.
Değişiklik yok mu?
No change?
- Son ölçümden beri değişiklik yok.
No change from last reading, sir.
Değişiklik yok.
Status unchanged.
Sıcaklıkta değişiklik yok.
Temperatures holding the same.
- Değişiklik yok.
- The same.
Delirdin mi, planlarımızda hiçbir değişiklik yok.
Are you mad? Of course, we won't change our plans.
Restoran? Pek fazla değişiklik yok.
Restaurants haven't changed much.
- Değişiklik yok.
- About the same.
Hiçbir değişiklik yok komiserim.
Nothing new, chief.
Vücut ısısında değişiklik yok.
No change in temperature.
# Hâlâ çok bir değişiklik yok
~ Things aren't so very different now ~
Bir değişiklik yok!
Not better yet.
Bir değişiklik yok. dırdıra devam ediyor.
Just the same. She's still nagging.
- Değişiklik yok mu?
- No changes?
- Değişiklik yok. Hiçbir değişiklik olmadı.
- Absolutely no change.
Değişiklik yok, kemik ve doku sağlıklı.
No changes. All good healthy bone and tissue.
Hayatım, sana olan duygularında bir değişiklik yok, bunu bilmen gerekir.
My dear, his feelings for you are unchanged, you must know that.
- Değişiklik yok demek.
- No change then.
Hiç değişiklik yok
There are no changes.
Son analizlere göre, sizin durumunuzda bir değişiklik yok.
Your condition remains unchanged.
Hiçbir değişiklik yok
He's still like a mad dog
Mola yok, değişiklik yok, ceza yok.
No breaks, no substitutions, no goalies.
Değişiklik yok.
- No change.
- Değişiklik yok.
No change.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]