English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ Y ] / Yoksa ne

Yoksa ne Çeviri İngilizce

4,123 parallel translation
- Oğlumdan uzak dur yoksa... - Yoksa ne?
- Stay away from my son, or I - - or what?
Yani tüm mesele bu yoksa ne diye aile diye kasacaksın ki?
That's the whole point. Otherwise, why bother?
Yoksa ne olur? Bilimle uğraşan ineğin teki gelip, ödeneği almamam için beni döver mi?
Or what, some science nerd's gonna beat me up, make sure that I don't get the grant first?
Senden para falan istemiyorum. Sadece araştıracak başka bir şey bulmanı istiyorum. - Yoksa ne olur?
I'm not asking for money, just for you to find something else to research.
- Konuşmaya başlasan iyi olur. - Yoksa ne?
You need to start talking.
Ancak ya bu kadar paranız bile yoksa ne olacaktı?
But what if you didn't have that kind of cash?
- Yoksa ne olur?
Or what happens?
Yoksa ne olur?
Or what?
Yoksa ne?
Yes? You'll what?
Peki tüm bunları yapmak için zamanınız ve paranız yoksa ne olacak?
But what if you don't have the time or money to do all that?
Biriniz çevirecek mi, yoksa ne?
Someone gonna spin, or what?
Sana dedimki, bugün karşıma çıkmak istemezsin, tamam mı? - Yoksa ne olur?
I said you don't want to be getting in my face today, all right?
Yoksa ne yaparsın, fıçı?
Oh, what you gonna do, Stumpy?
- Yoksa ne olur?
- Or what?
Yoksa ne yaparsın, gece kulübünde yaptığın gibi yumruklarını mı konuşturursun?
Or what? Gonna throw your fists around, like you did at Boxes?
Yoksa, ne?
Or... what?
Ne o yoksa bilmiyor musun?
Did he take any medications? - Any drugs?
# Ne güzel tüyleri var, değil mi? # # Yoksa beğenmedin mi renklerini?
don't they have lovely feathers or don't you like the color farmer, how do you like my chickens farmer, how do you like my rooster
Yani... eğer hiç fıkran yada öykün yoksa bari şimdi ne yapacağını söyle bize.
So... if you've any jokes, or one-liners.. .. you'd like tell us, you can do that now.
Ne, yoksa duymadınız mı?
What, you haven't heard?
İlişkiniz yoksa o zaman kovulmanızın sebebi ne olabilir?
If you didn't have an affair, then what reason could there possibly be for you to be fired?
Sevdiğiniz ne var ne yoksa yok etmiş birisi var.
That someone is responsible for destroying all that is dear to you.
Tabi senin Bayan Ekim ile biraz daha zamana ihtiyacın yoksa. Ne?
Unless, of course, you need some more time with Miss October.
Ne istersem mi yapayım yoksa istemek zorunda olduğumu mu yapayım?
Do whatever I want... or whatever I have to want?
Ne, seni korkuttuk mu yoksa?
What, we scare you or something?
Tüm bu gizlilik falan mahsuru yoksa bunun ne olduğunu sorabilir miyim?
Hey, um... all the secrecy. Can I ask, what is it?
Ne demek tek boynuzlu at mı yoksa gerbil mi kazanır?
What would win between a unicorn and a gerbil?
Ne? Ben mi gidiyorum yoksa?
What the...?
Mahzuru yoksa bana burada ne yaptığını açıklar mısın?
Perhaps you'd care to explain just what it is you're doing here?
Başka bir şey yoksa... 12 yıl önce kaybolan bir kızın dünkü cinayetle ne ilgisi olduğunu sorabilirsiniz.
If there's nothing else... You might ask what a girl who disappeared 12 years ago has to do with the murder at the factory yesterday.
Denemeniz gerek yoksa bu yeminlerinizin ne tür bir fedakarlık olduğunu anlayamazsınız.
You should try... Otherwise what sort of sacrifice are these vows of yours.
Parmak izi tarayıcısı ve VİCAP veri tabanı yoksa başka ihtiyacımız olan ne var ki?
Yeah, well, unless he has a fingerprint scanner and the ViCAP database, what does he have that we need?
Ne, yani hayatımla falan mı, yoksa...
What, like, in my life, or...
Ne çeşit bilgi? Gemi hakkında mı yoksa...?
What sort of information?
Babamın arazisi hakkında ne biliyorsun, söyle, yoksa şu kapıdan çıkar giderim, sen de tekrar göremezsin.
Tell me what you know about my father's land, or I will walk out that door and you will never see me again.
Hepsi senin suçun ve cezasını çekeceksin ve elinde ne var, ne yoksa alacağım.
It is your fault, and you are gonna pay for it, and I am gonna take you for everything you're worth!
Beni hangisi daha çok korkuyor emin değilim Michael'a mı yoksa bebeğe mi ne olacağı?
I'm not even sure which frightens me most... What may have happened to Michael or... the baby.
Bunun ne olduğunu duymak ister misin yoksa istemez misin?
Do you want to hear what it is or not?
Yoksa "Ne yapıyorsun be, biz akrabayız!" mı dedi?
Or did she say,'What the hell are you doing? We're related?
Ne yapıyorsun, bir süt için Wisconsin'e mi gidiyorsun yoksa?
What are you doing, going to Wisconsin for the milk?
Deacon, bu adam tam olarak ne Hristiyan mı yoksa Hristiyan bilimadamı mı?
Deacon - I mean what is he, a Christian or a Christian scientist?
Yoksa ne yaparsın?
Or what?
Ne olduğunu bilmiyor musun yoksa?
Don't tell me you don't know what that is...
Beyler, ne yani, bütün gün burada dikilip Ron'un vesaire, vesaire hakkında alakasız şeyler saçmalamasını mı dinleyeceğiz, yoksa oynayacak mıyız?
Hey, guys, what, are we gonna stand around all day and listen to Ron spout off unrelated facts about blah, blah, blah, or are we gonna play?
Ne için, manevi yardım için mi yoksa beni kontrol edebilesin diye mi?
For what, moral support or so you can check up on me?
Onu bana karşı gelmesini sağlayacak ne dediğini söyle yoksa sana kendi gözlerini yediririm.
Tell me what you said to turn him against me or I will feed you your own eyeballs.
Bayan Florrick,... ne yazık ki, programını Pazar günü saat 7 için tekrar düzenledi, eğer sakıncası yoksa.
Um, Mrs. Florrick, unfortunately, has to reschedule for Sunday at 7 : 00, if that's all right.
Onu götünden siktiğin için mi yoksa Halk Merkezi'ne gizli girdiğin için mi toplum hizmeti aldın?
Did you get community service for fucking him up the arse or breaking into the community centre?
- Ne, biraz içtinmi yoksa?
What, did you have a few?
Sakıncası yoksa sorabilir miyim fikrini ne değiştirdi?
If you don't mind me asking, what made you change your mind?
Yoksa "Açlık Oyunları" nı izlerken başlarına ne gelebilir ki?
You know, I'd just feel better if there's a parent there.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]