Imza yok Çeviri İngilizce
138 parallel translation
- şey.. imza yok, ama... bir kadından gelmiş.
- Well, there's no signature, but... it's from a woman.
Bakın bayan, imza yoksa benzin de yok.
Look, ma'am, you don't sign, you don't get no gas.
- Mektupta imza yok mu?
An anonymous letter... An anonymous letter?
Orijinal olduğunu söylüyorsun ; imza yok, ama orjinale benziyor.
You say it's genuine ; no signature, but it seems to be well authenticated
Zincir yok, imza yok, kutsama yok.
No chains, no signatures, no blessings
Hayır, imza yok.
No, there's no signature.
İmza yok, imza yok!
No autographs, no autographs!
Lütfen artık imza yok, resim de yok.
Please, no more autographs, no more pictures.
Özür dilerim, imza yok.
I'm sorry, no autographs.
Bu not kimseye bırakılmamış, üzerinde de imza yok.
I am not a Communist. I'm a Marxist-Leninist.
Lütfen, şimdi imza yok.
Please, no autographs right now.
Üzerinde imza yok Leon.
No, there's no sign of it, Leon.
Bu kadar yeter, daha fazla imza yok.
That's it. No more autographs.
Sonra daha fazla imza yok.
And then, no more autographs.
Mührün üstünde imza yok.
No initials on the seal.
Altında imza yok.
It doesn't say.
Üzgünüm millet, imza yok.
Sorry, folks, no autographs.
Hayır, imza yok.
No, no autographs.
- İmza yok.
- There isn't one.
Stop. Küba'da savaş yok. İmza :
"There is no war in Cuba." Signed "Wheeler." Any answer?
İmza yok, itiraf yok.
No signature, no confession.
Ama imza falan yok.
But it isn't signed "Nicolas" at all.
İmza yok.
No autographs.
İmza atmadan uyku yok.
You won't sleep before you sign.
İmza yok.
No autographs, please.
- gerçi umudum yok ama dışarıda benden imza almayı bekleyen.
- Don't expect me to spell it out.
İmza listesinin dava üzerinde bir etkisi yok.
I explained that her petition had no effect on these proceedings.
İmza için ekstra bekleme yok.
No extra charge for the autograph.
İmza yok!
No sign!
İmza yok.
No signature.
İmza yok.
There's no signature.
İmza falan yok.
It is not signed.
İmza yok.
No signing.
Annem ölmeden önce asla imza atmak yok demişti.
My mother said never ever... no signing... before she died.
İmza yok!
No autographs!
İmza yok.
No middle initial.
Bu imza bırakan katillerle ilgili dediklerini hatırladım. Kendilerine güvenleri yok, vücut çalışmak için spor salonuna gidiyorlar.
Well, I remember what you said about signature guys and how they have low self-esteem- - they're always going to the gym to work out- - so I'm thinking gym towels.
İmza yok, parmakizi yok...
No signature, no fingerprints
Sen istemedikten sonra bir imza için yok olacağız.
Unless you want to be the guy that didn't save us because of asignature.
İmza yok.
- No autographs, please.
Bir gelişme olmamış ve plan da yok. İmza :
There were no extensions so there's no map.
Yolu yok ben imza -
There's no way I'm signing...
İmza defterinde adın yok.
Your name wasn't on the sign-in sheet.
İmza yok. Düşünsenize.
No signature, imagine that!
İmza yok... gönderenin adresi de.
There's no signature... and no return address.
Zarf yok, iade adresi yok. İmza da yok.
No envelopes, no return address.
İmza alamayan yok, değil mi?
Is that everybody? Did I get everybody?
- Hayır, gerek yok, sadece bir imza.
- No, it's all right, it's just one signature.
İmza yok.
- It's not signed.
- İmza yok.
- No autographs.
İmza istemek yok.
There will be no autographs.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65