Kaybedecek zamanımız yok Çeviri İngilizce
121 parallel translation
Kaybedecek zamanımız yok.
Come, there's not a moment to be lost.
Kaybedecek zamanımız yok.
There's no time to lose.
Kaybedecek zamanımız yok efendim.
There's no time to lose, sir.
Kaybedecek zamanımız yok.
We've no time to waste.
Kaybedecek zamanımız yok.
Us ain't got no time to lose.
- Kaybedecek zamanımız yok.
- We've no time to lose.
Kaybedecek zamanımız yok, hemen atınıza binerseniz bizi memnun etmiş olursunuz.
Haven't any time to lose, so I'd be obliged if you'd saddle up.
Sorun değil Livia ama artık kaybedecek zamanımız yok.
That's fine, Livia, but now there's no time to lose.
Kaybedecek zamanımız yok!
There's no more time to lose!
Kaybedecek zamanımız yok.
Let's go. We have no time to lose. Here we go.
İnin aşağıya, onu biraz yürütün, kaybedecek zamanımız yok. Ben de durumumuzu kontrol edeyim.
Help him walk a bit, but hurry, there's no time to waste.
- Kaybedecek zamanımız yok. Gidip diğerlerine haber verecektir.
There's not a moment to lose, he'll sound the alarm.
- Lütfen, kaybedecek zamanımız yok.
- Please, there's no time to waste.
Çabuk, kaybedecek zamanımız yok, Kaptan!
Quickly, Captain, there's not a moment to lose!
Haydi Cleofas, kaybedecek zamanımız yok.
Go on, Cleofas, we don't have any time to lose.
Tercihimiz sizsiniz fakat kaybedecek zamanımız yok.
Commander, we prefer you, but we can't waste any time.
Şimdi kaybedecek zamanımız yok.
Now there's no time to lose.
Kaybedecek zamanımız yok, beyler.
We do not have time, we lose men.
Acele edin, kaybedecek zamanımız yok.
Quickly, there is no time to waste!
Kaybedecek zamanımız yok.
This is no time for killing.
Kaybedecek zamanımız yok.
Theres no time to lose.
Kaybedecek zamanımız yok.
We have not an instant to lose.
Kaybedecek zamanımız yok.
We have no time to lose.
Kaybedecek zamanımız yok.
We haven't a moment to lose.
Kaybedecek zamanımız yok.
There is no time to waste.
Kaybedecek zamanımız yok.
No time to lose!
İktidarsız! Kaybedecek zamanımız yok!
Impotent, we have no time to lose!
Çabuk, kaybedecek zamanımız yok.
Quick! We have no time to lose!
Kaybedecek zamanımız yok. Hemen çöp sahasına gidin.
Get to the dumpsite immediately and...
Kaybedecek zamanımız yok.
No time to lose.
Kaybedecek zamanımız yok!
We don't have time to fuck around!
Öyleyse kaybedecek zamanımız yok.
Then we've no time to lose.
- İşte bu yüzden kaybedecek zamanımız yok.
- So we have no time to waste.
- Kaybedecek zamanımız yok.
- There's no time to waste.
Sen bunu yaparken... bizim kaybedecek zamanımız yok.
- We don't have time for you to dick around.
Sen bunu yaparken... bizim kaybedecek zamanımız yok.
- I'll call my CO. - We don't have time for you to dick around.
Yanlış kaynaklara bakarak kaybedecek zamanımız yok.
We don't have time for this near-missing.
Kaybedecek zamanımız yok.
We can't waste anymore time.
Galen haklıysa ve Drakhlar saldırıya geçmeye hazırlanıyorsa kaybedecek zamanımız yok.
If Galen was right and the Drakh are preparing to move any delay could be costly.
Kaybedecek zamanımız yok.
This isn't the time to lose it!
Kaybedecek zamanımız yok!
- We don't have time to waste!
Peki, kaybedecek zamanımız yok, değil mi?
Yeah, we don't have one hour to waste, do we?
Şimdi, kaybedecek zamanımız yok.
Now, we got no time to lose.
Kaybedecek fazla zamanımız yok, deniz hızla yükseliyor.
Yes. We haven't much time to lose, the tide's coming in fast.
Kaybedecek fazla zamanımız yok.
We haven't got much time to lose.
Kaybedecek hiç zamanımız yok.
We have no time to lose.
Kaybedecek zamanımız yok.
Let's go to Jane's.
Teşekkür ederim, Kaybedecek hiç zamanımız yok.
Thank you, we've not a moment to lose.
Kaybedecek zamanımız yok.
No time to waste, Niles.
- Farklılıklarımızı tartışarak kaybedecek zamanım yok Ajan Doggett.
Look, I don't have time to waste debating our differences, Agent Doggett.
- O zaman kaybedecek zamanımız yok.
- Then there's not a moment to lose.
zamanımız yok 144
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yok musun 43
yok et 47
yoksa ne 75
yok yahu 26
yok etmek 16
yoksa o 24
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yoktu 131
yok musun 43
yok et 47
yoksa ne 75
yok yahu 26
yok etmek 16
yoksa o 24
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73