Çok kötüsün Çeviri İngilizce
791 parallel translation
Çok kötüsün.
You're so mean
Buli, çok kötüsün.
Bad Buli.
Peppi, çok kötüsün.
Peppi, you're such a bad boy.
Çok kötüsün!
You're mean!
Geciktin. Çok kötüsün.
Oh, you devil for being late.
Stan, çok kötüsün.
Stan, you are awful.
Martin, çok kötüsün. Bayan Crozier ile briç oynayacağım.
Now, Martin, that's too bad, but I'm playing bridge.
Çok kötüsün baba!
You're horrible, Dad!
Çok kötüsün Tom, gerçekten kötü.
It's rotten of you. Simply rotten.
- Çok kötüsün.
- You're not nice.
Çok kötüsün!
You're horrible!
- Çok kötüsün.
- Oh, you.
- Çok kötüsün.
You're so wicked.
Hem de çok kötüsün.
Through and through, bad.
Çok kötüsün.
You're terrible.
Çok kötüsün!
You are terrible!
Çok kötüsün, buraya saklanıp haber bile vermiyorsun.
You're terrible, hiding out here and not even calling me.
Çok kötüsün, Claire.
You're mean, Claire.
- Çok kötüsün.
- You're awful.
- Çok kötüsün.
- You are depraved.
Pierre, çok kötüsün!
Pierre, you are wicked!
- Çok kötüsün.
- I think you're mean.
Gerçekten çok kötüsün.
Awfully big of you.
Çok kötüsün!
Don't get above yourself!
- Çok kötüsün.
You're so mean.
Çok kötüsün.
You're naughty.
Çok kötüsün.
You're evil.
Mark, bence çok kötüsün.
Mark, I think you are horrible.
Çok kötüsün.
You're awful.
Sen çok kötüsün.
You're evil.
Çok kötüsün Masao!
You're so bad, Masao!
Çok kötüsün, benimle hep alay ediyorsun.
You're flippant and always tease me
Çok kötüsün.
You're mean.
Çok kötüsün!
You're awful!
- Çok kötüsün.
You're really mean.
Çok kötüsün.
You're so bad.
Kes şunu. Chih-hao kardeş, çok kötüsün.
Brother Chih-hao, you're bad.
Bana karşı çok kötüsün.
You're so mean to me.
Çok kötüsün, amca!
You're no good, uncle!
- Çok kötüsün.
That is a rotten thing to say.
"Çok kötüsün Stanley." Hiç milli olmamış gibi konuşuyor.
"You're very rude, Stanley." Sounds like a fucking virgin.
Tang San-yao, sen çok kötüsün.
Tang San-yao, you're so malicious
# Çok kötüsün!
You're horrible!
Çok kötüsün!
Horrible!
Çok kötüsün, Eduardo.
You are bad, Eduardo.
Richie, çok kötüsün.
Richie, you're so full of shit.
Çok kötüsün.
You're mean
Çok mu kötüsün evladım?
Dear me, are you very ill?
Ama çok kötüsün!
I don't know it very well.
- Gerçekten çok kötüsün!
- Now you really are being nasty to me.
- Çok mu kötüsün?
- How bad are you?
kötüsün 16
çok komiksin 151
çok kötüyüm 33
çok komik 891
çok kibarsın 55
çok kötü 847
çok kötü bir şey 17
çok korkuyorum 271
çok kibar 31
çok küçük 77
çok komiksin 151
çok kötüyüm 33
çok komik 891
çok kibarsın 55
çok kötü 847
çok kötü bir şey 17
çok korkuyorum 271
çok kibar 31
çok küçük 77
çok karışık 33
çok kibarsınız 94
çok karanlık 65
çok kötü hissediyorum 33
çok kötü kokuyor 16
çok korktum 176
çok kötü görünüyor 21
çok kötü bir şey oldu 27
çok kısa 47
çok komiksiniz 18
çok kibarsınız 94
çok karanlık 65
çok kötü hissediyorum 33
çok kötü kokuyor 16
çok korktum 176
çok kötü görünüyor 21
çok kötü bir şey oldu 27
çok kısa 47
çok komiksiniz 18