English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ A ] / Aynen dediğin gibi

Aynen dediğin gibi Çeviri İspanyolca

152 parallel translation
Arka bahçelerden uzunca bir sıra yüksek ve hüzünlü evler de aynen dediğin gibi.
Una hilera larga de patios traseros, y las casas, altas y tristes, iguales.
Aynen dediğin gibi, kılımıza bile dokunulmayacak, yani...
Dice que todo está bien. Ningún policía se meterá con nosotros.
- Aynen dediğin gibi.
- Exactamente.
Aynen dediğin gibi.
- ¡ Mierda! ¡ Esa es una maldita palabra!
- Aynen dediğin gibi kardeşim.
- Tú lo has dicho, hermano.
Onu çıkardık oradan, aynen dediğin gibi.
Lo sacamos de allí, como querías.
Aynen dediğin gibi.
Exactamente lo que tú dijiste.
Evet. Aynen dediğin gibi.
Sí, exactamente como tú querías :
Aynen dediğin gibi, o karşılaştırılmak zorunda.
Es lo que querías, tienes que hacerlo.
Hayır, aynen dediğin gibi.
Para nada. Es exactamente así.
Salonda yakaladık, aynen dediğin gibi. Sana ne oldu?
Lo pillamos en el gimnasio, tal como dijiste. ¿ Qué te pasó?
Tüm süper aktiviteleri aynen dediğin gibi çıkarttım.
He hecho el gráfico que me pediste.
Aynen dediğin gibi onu bir eskort eşliğinde uçağa bindirdim.
Lo metí en un avión como mandaste. Con un guardaespaldas.
Aynen dediğin gibi. Ben senin hayat sigortanım.
Es como tú dijiste - yo soy tu seguro de vida.
Aynen dediğin gibi öldürdüler.
Lo mataron exactamente como dicen.
Bak şimdi, aynen dediğin gibi.
Mira, es como dijiste.
Aynen dediğin gibi, Noel tatili çok yakında.
Como dijiste, la Navidad es tan pronto.
Aynen dediğin gibi boyadım.
Lo pinté tal como me dijiste.
Aynen dediğin gibi, kertenkele.
Lo que dijiste, hombre lagarto.
Aynen dediğin gibi.
Era falso. - Era como tú decías : un cuento.
Aynen dediğin gibi, hikayeler.
Eso es lo que eran. Cuentos.
Aynen dediğin gibi yaptım. Bana söylediğin gibi onu dövdüm, ama işe yaramadı.
Le pegué, como me dijiste, pero no surtió efecto.
Aynen dediğin gibi.
Tú lo dijiste pero.
Aynen dediğin gibi umduğumdan daha ilginçmiş.
Si, bueno... Como dijiste, esto ha atraído más atención de la que pensé tendría.
Aynen dediğin gibi, güzel ve kolayca.
Como dijo, suave y con calma.
Aynen dediğin gibi yapıyoruz. İyi düşünmelisin.
Estamos haciendo lo que Ud. pidió, pero tiene que pensar bien esto.
Haklısın, aynen dediğin gibi.
Ahora mismo, eso es lo que parece.
O bir ibne... Aynen dediğin gibi, lanet bir ibne.
Él es maricón... como tú dijiste, un maldito maricón.
- Aynen dediğin gibi yaptım.
- Hice tal como me dijiste.
- Aynen dediğin gibi. Vır vır vır.
Es como dices...
Ben... bence aynen dediğin gibi.
Tenías razón.
Şey, biz tam olarak aynen dediğin gibi... onu prensese güvenli bir şekilde düşürdük.
Hicimos exactamente lo que nos dijo. Lanzamos la caja sobre la princesa.
Aynen dediğin gibi. Bir hikayeymiş.
- ¡ No puedo creer haberte encontrado, compadre!
Aynen dediğin gibi, Jerry.
Lo que digas, Jerry.
- Evet, aynen dediğin gibi. Öyle düşünüyorum.
- Ya que lo mencionas, así es.
Aynen dediğin gibi Tom, ne yazık.
Tú lo has dicho, Tom, menuda faena.
Aynen dediğin gibi baba.
Bueno, es como dijiste.
Aynen dediğin gibi.
Exacto.
- Bilirsin... zengin olmak çok zordur. - Aynen dediğin gibi.
- Es difícil ser rico.
Dediğin herşeyi yaptım, aynen söylediğin gibi.
He hecho todo lo que me dijo tal como me lo dijo.
Fakat ilacı hastalık numarası yapmak için kullanıyormuş. Aynen senin dediğin gibi Coop.
Pero creen que la usaba solo para simular su enfermedad, Coop.
Hayır, aynen dediğin gibi.
Así es, como tú dices.
Ama belki de, beni bana karşı kullanıyorlardır, aynen senin dediğin gibi.
Pero quizá me estén usando contra mí mismo, como tú dijiste.
Peki ala, aynen senin daha önce dediğin gibi, bu şey heyecanlandırıcı olmalı.
- Como dijiste antes, puede que esto sea excitante.
Aynen senin dediğin gibi oldu.
Fui abajo justo como dijiste.
Aynen dediğin gibi.
Sí.
- Bu yerde sunulan hizmet aynen dediğin gibi.
- Lo es, lo es.
İşte bizim nikahımız aynen o dediğin gibi olacak
Así es exactamente como será nuestra boda.
Dün gece, Pittsburgh Basın Derneğinde, aynen senin dediğin gibi, olanlarla dalga geçer gibi konuştum.
Hablé con la Asociación de Prensa de Pittsburgh la noche pasada, lo hice exactamente como dijísteis, me reí de ello.
- Aynen dedigin gibi dostum.
- Como dijiste, hermano.
Aynen senin dediğin gibi olmuş.
Todo pasó como lo dijiste.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]